Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı ve Dünya Yatırım Ajansları Birliği (WAIPA) Başkanı İlker Aycı, Türkiye’nin bir “yatırım adası” olarak yeni dönemde de cazibesini devam ettireceğini söyledi.

Aycı, Türkiye’ye yapılan uluslararası yatırımları ve Başbakanlık Yatırım Ajansı’nın faaliyetlerini AA muhabirine değerlendirdi.

Türkiye’ye yapılan uluslararası doğrudan yatırımların geçen yılın 10 ayında, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6,4 artarak 10,05 milyar dolara ulaştığını ifade eden Aycı, şöyle konuştu:

“Madencilik sektörü yatırımları aynı dönemde neredeyse iki katı artış göstererek 250 milyon dolardan 446 milyon dolara yükselmiştir. Ajansımız, gerçekleştirdiği tanıtım faaliyetleri ile bir ağ oluşturarak madencilikte öne çıkan ülkelerin dikkatlerini ülkemizdeki rezervlerin ortaya çıkarılmasına ve yeni projelere çekmeyi ve bu sayede madencilik üretimini ve dolayısıyla sanayi üretimini sürdürülebilir şekilde artırmayı hedeflemektedir. Yapılan tanıtım ve destek faaliyetleri çerçevesinde lojistik, sondaj maliyetleri ve vergi alanlarındaki avantajların yatırımcılara aktarılması söz konusudur. Böylelikle de 2012 yılından günümüze küresel madencilik sektörü düşüşe geçmesine rağmen ülkemizde bu sektörün büyümeye devam ettiğini görmekteyiz. Önceliğimiz, Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerinde bulunacak, ülkemize teknoloji transferi sağlayacak, cari açığın azaltılmasına katkıda bulunacak ve 2023 yılı hedeflerine ulaşılmasında destek olacak yatırımları ülkemize kazandırmak için çalışmalarımıza ara vermeden devam etmektir.”

Aycı, çevre ülkelerde meydana gelen siyasi, ekonomik ve toplumsal krizlere rağmen Türkiye’nin “bir yatırım adası” olarak yeni dönemde de cazibesini devam ettireceğini söyledi. 

Ajansın 2011-2014 yılları arasında sektör odaklı stratejiler hazırladığını ve özellikle cari açığın temelde geldiği sektörler olan imalat sanayi ve enerji sektörlerine odaklandığını dile getiren Aycı, “Söz konusu çalışmalar neticesinde, 2002-2010 yılları arasında imalat sanayi ve enerji sektörlerinin yüzde 27 olan payı, 2010 ile 2014 yılının Ağustos ayı arasındaki dönemde yaklaşık yüzde 50’ye çıkmıştır” ifadesini kullandı.

“Çevre ülkelerdeki istikrarsızlıklar yatırımları olumsuz etkilemiyor”

Aycı, çevre ülkelerde yaşanan gerilimler ve Rusya’daki son ruble krizi gibi gelişmelerin yatırımları etkilediğini fakat Türkiye’nin uluslararası doğrudan yatırım kaynaklarını ve yatırım çektiği sektörleri çeşitlendirmesi sayesinde bu riskleri yönetebildiğini belirtti. Türkiye ekonomisinin son 20 çeyrektir büyüdüğüne dikkati çeken Aycı, şöyle devam etti:

“Türkiye, 1980-2002 yılları arasında toplam 15 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırım çekebilmişken, 2002 yılından bu yana çekilen uluslararası yatırım miktarı 145 milyar doların üzerinde gerçekleşmiştir. Konjonktürel risklerin varlığı ilk planda Türkiye’nin yatırım çekme performansı açısından olumsuz gibi görünse de 2011 yılından bu yana uyguladığı strateji ile yatırım kaynaklarını ve çektiği sektörleri çeşitlendirmiş olan Türkiye bu riskleri de yönetme becerisini göstermiş ve göstermeye devam edecektir.”

Aycı, ayrıca yatırım kaynaklarını çeşitlendirmek için yaptıkları çalışmalar neticesinde, son dönemde özellikle Japonya, Çin, Malezya ve Singapur gibi Asya ekonomilerinin Türkiye’deki yatırımlarını artırdıklarını ve bu ilginin 2015-2017 döneminde de devam edeceğini öngördüklerini kaydetti.