Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye Varlık Fonu’nun yol haritasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
G20 üyesi ülkelerde sadece Türkiye’nin böyle bir fona sahip olmaması üzerine harekete geçtiklerine dikkati çeken Zeybekci, özellikle proje bazlı teşvik sistemi üzerinde çalışırken böyle bir enstrümana ihtiyaç duyulduğunu tespit ettiklerini söyledi.
Zeybekci, büyük yatırımlar yapılırken Varlık Fonu gibi bir değerin bulunması gerektiğinin altını çizerek, bazı yatırımcıların “10 milyar dolarlık bir yatırım var ama tek başına giremem, bu kadar imkanım yok, kaynağım da yok” dediğini aktardı.
Bu gibi durumlarda Varlık Fonu’nun devreye girmesinin planlandığını ifade eden Zeybekci, “Biz de yatırımcıya diyeceğiz ki ‘Gel beraber girelim, yüzde 51’i senden, yüzde 49’u kamunun.’ Yönetimde özel sektörün ağırlığının olmasını istiyoruz. Şart olarak da şunu koyuyoruz. ‘5 yıl içinde bu hisse geri alınmalı, almazsan Varlık Fonu bunu alır, piyasaya satar.’ İşte Varlık Fonu’nun kuruluş amaçlarından birisi buydu, değerlendirilemeyen kaynakların, projelerin değerlendirilmesi.” diye konuştu.
Zeybekci, Varlık Fonu’nun fonksiyonunu havalimanı örneğiyle şöyle açıkladı:
“Dünyanın en büyük havalimanına 25 milyar avro yatırım yapılacak. Türkiye, her sene bundan 1 milyar avro gelir sağlayacak. 25 sene devam edecek ama ben bunu bugün nakde çeviririm, uluslararası piyasaya çıkarım, derim ki ‘Benim elimde böyle bir ürün var. Buna yatırım yapmak isteyen var mı?’ Varlık Fonu’na bunu devredince mülkiyetini devretmiyorsun. Varlık Fonu, Hazine’ye diyor ki ‘Ben senin paranı aynı şekilde ödemeye devam edeceğim. Ben 25 yıl gelecek parayı bugün nakde çevireceğim.”
Elde edilen paranın da Türkiye’nin değerlendirilmesi gereken diğer projelerinde kullanılmasını sağlayacaklarını dile getiren Zeybekci, Varlık Fonu’nun fikir babalarından biri olduğunu ve kanunlaşması sürecinde de görev üstlendiğini bildirdi. Zeybekci, Fonun şu anda Başbakanlığa bağlı olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
“Geldiğimiz noktada uluslararası arenada bilinir hale gelmesi, tüm fonksiyonlarını kazanması lazım. Şu anda da öyle oluyor zaten. Kurum, uluslararası diğer fonlarla temas ve akrabalık ilişkisi kurmalı, onlarla enstrüman, kaynak ve imkan değişimi, fon transferi yapmalı. Kurulumu da biraz vakit aldı, uzadı, onu da kabul etmek lazım. Bu yıl sonu itibarıyla istediğimiz fonksiyonları kazanır.”