Fransa’nın Stasbourg kentindeki Avrupa Parlamentosu’nda gündem Türkiye.
Dün sabah başlayan oturumda ilk olarak Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında 17-18 Mart 2016 tarihinde sığınmacılar konusunda varılan anlaşma ele alındı. Oturumun başında söz alan Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Donalt Tusk, varılan anlaşmanın mükemmel olmadığını, ancak başka çarenin de kalmadığını belirtti ve anlaşmada Kıbrıs Rum yönetiminin de çıkarlarını gözettiklerini ifade etti.
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker de ‘Anlaşma var diye Türkiye’deki insan hakları ihlallerini görmezden gelemeyiz’ şeklinde konuştu. Juncker buna karşılık Türkiye ile üyelik müzakereleri yeniden canlandırılmasının AB’nin de çıkarına olduğunu söyledi.
ÇOĞUNLUK KARŞI
AP’deki siyasi grupların büyük çoğunluğu ise bu anlaşmaya karşı. Ancak bu gruplar Türkiye’den çok, tek başına bu sığınmacı sorununa çözüm üretemeyen AB’yi suçluyor.
EN SERT RAPOR
AP’de dün öğleden sonra ise Hollandalı parlamenter Kati Piri tarafından hazırlanan ve son yıllardaki en sert ifadelerin yer aldığı iddia edilen yıllık olağan Türkiye Raporu tartışıldı. Türkiye’de medya özgürlüğü, Kürt sorunu, Güneydoğu’daki son durum, Türkiye – AB Sığınmacı Anlaşması ve Kıbrıs konuları özellikle bu yılki rapora damgasını vurdu. Raporda PKK bir kez daha terör örgütü olarak tanımlanırken, terör örgütüne ayrıca silah bırakma ve terörist taktiklerden vazgeçme talepleri için barışçıl ve yasal yolları kullanma çağrısı yapıldı. Türk vatandaşlarına vizesiz Avrupa konusuna çok az değinilirken, bu konunun Ankara tarafından tüm kriterler tam olarak yerine getirildiği zaman ve AB üyeleri arasında ayrımcılık yapılmadığı takdirde ‘Güney Kıbrıs) gerçekleşebileceği belirtildi.
RUMLARIN TEZLERİ
‘Kıbrıs Sorunu’ bölümünde ise her zaman olduğu gibi Kıbrıs Rum kesiminin görüşleri ve tezleri rapora yansıdığı görüldü. Raporun bugün öğle saatlerinde Avrupa Parlamentosu’nda oylamaya sunulması bekleniyor