Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Osmaniye’de Eğitim Bir-Sen Şube binasının açılışını yaparak, sendika üyeleriyle bir araya geldi. 

Açılışın ardından Osmaniye Korkut Ata Üniversitesinde (OKÜ) düzenlenen “Memur-Sen buluşması” etkinliğine katılan Yalçın, buradaki konuşmasında, coğrafyada yaşanan olayların sıradan bir hadise olmadığını belirtti.

Türkiye’ye karşı hamlelerin her geçen gün arttığına işaret eden Yalçın, “Coğrafyada dişe dokunur bir tek Türkiye kaldı. Bizim üç kıtada hüküm süren medeniyetimizde 5 şehir var. Medeniyeti domino eden 5 şehir. Bunlar Kudüs, Bağdat, Şam, Kahire, İstanbul’dur. 4’ü kontrol altında. Sadece İstanbul var. Onun için ülkemize yönelik hamleler her geçen gün artıyor çünkü işin arka planında, Lordlar Kamarasında 120 yıl önceki süreci devreye koyanlar var. Yanı başımızda cereyan eden hadise, küçük İsrail ordusuna vererek koridor oluşturarak Türkiye’yi kuşatma ve daha sonra da mavi çizgi olarak ifade ettikleri Türkiye kısmını almaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

Yalçın, Türkiye’nin kendi geleceğinin yanı sıra bölgenin ve dünyanın geleceği için tarihi bir misyon ifa ettiğini söyledi.

Türkiye’nin 15 Temmuz’da asil bir duruş gerçekleştirdiğini dile getiren Yalçın, “Bu asil duruş sayesinde ülkemiz 2000’den sonra yapılan bütün hamlelerin tamamının altından kalktığı gibi Türkiye, 15 Temmuz’da da en amansız işgal hareketinin de üstesinden gelmiş yeni bir kurtuluş destanı yazmış, bağırsaklarını temizlemiştir. Daha sonraki süreçte ise 1,5 ay geçmeden Fırat Kalkanı gibi o bölgeye bir dalış yaparak emperyalizmin şah damarını kesmiştir. Peşinden de Afrin harekatıyla terörü küresel anlamda bitirme harekata imza atmıştır.” diye konuştu.

Yalçın, Türkiye’nin DEAŞ ile özdeşleştirilmek istendiğini ifade ederek, şöyle devam etti:

“PKK’ya çekiç güçle İncirlik’ten kalkıp dün kargo uçaklarıyla silah atanlar, terörü bizzat destekleyerek, sonra dünyanın gözüne baka baka dalga geçerek, bir dizayn yapmak istiyorlar. Tarihin önemli bir sürecindeyiz, çok önemli bir kesitteyiz. Bu sürecin içerisinden millet olarak, memleket olarak çıkmamız sadece memleketin selameti açısında değil, bu coğrafyanın selameti açısından, medeniyet coğrafyasının geleceği açısından, insanlığın geleceği açısından son derece kıymetlidir.”

“Memur-Sen’in derdi millet yükü yeni bir medeniyet”

Memur-Sen üyelerinin yaşanabilir bir gelir alabilmeleri için çalıştıklarını anlatan Yalçın, şunları kaydetti:

“Memur-Sen, birçok çalışmanın altında teri olan bir teşkilattır. Memur-Sen’in aile olarak derdi millet, kendi millet, yükü yeni bir medeniyettir. Bu ülkenin korku tünelinden çıkması noktasında iradesi tam olan, 15 Temmuz’da milletin yanında saf tutan, ‘Gece hele biraz ilerlesin, duruma bir bakalım, nasıl olursa ona göre pozisyon alırız’ diyerek, kalabalığın arasına daha sonra karışıp, fotoğraf verip hikaye yazan bir teşkilat değil bu teşkilat. Bu teşkilat bir sendikadan çok daha öte bir teşkilattır çünkü bu teşkilatın kapasitesi çok yüksektir. Yeni bir dünya kurulacaksa yeni bir Türkiye olacaksa sizin dışınızda bir şey olma şansı yoktur.”

Toplantıda daha sonra Yalçın’a kara kalemle çizilmiş bir portresi hediye edildi.