CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep Gazeteciler Cemiyetini (GGC) ziyaretinde, Türkiye’deki gazetecilerin baskı altında olduğunu savundu.
Bir medya kuruluşuna polis eşliğinde baskın yapıldığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Bu ülkede demokrasiyi savunacaksak bunun birinci basamağı medya özgürlüğünü savunmaktır. Medya özgürlüğünün olmadığı yerde demokrasiden söz edilemez” diye konuştu.
Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, seçim ve güvenliğiyle ilgili bir soru üzerine, şöyle konuştu:
“Seçim yapmamanın yollarını arıyorlarsa eğer, bu Türkiye demokrasisine vurulmuş en ciddi darbelerden biri anlamına gelir. Bakın bir kişinin kişisel hırsıyla, kiniyle, öngörüsüyle tekrar seçime gidiyoruz. Erken seçim yok, tekrar seçim var. Niçin tekrar seçim? ‘Benim dediğimi yapmadınız, ben de sizi zorla benim dediğimi yapıncaya kadar sandığa götüreceğim.’ Anteplilere şu görev düşüyor. ‘Sen beni zorla sandığa götürüyorsan kusura bakma benden sana oy yok’ demesi lazım. ‘Sana oy verdim, oturup adam gibi milli iradenin gereğini yapın.’ Koalisyon mu ‘evet’, ortaya bu tablo çıktı. ‘Niye koalisyon kurmadınız, hangi gerekçeyle kurmadınız? Tüm bunların hepsinin düşünülmesi lazım.”
“Toplumsal barışı sağlamanın yolu silahtan geçmez”
Ülkede kan akıyorsa, kanın akmaması için aklı başında olan herkesin çaba harcaması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Uzun süredir şunu söylüyorum. Toplumsal barışa ihtiyacımız var. Toplumsal barışı sağlamanın yolu silahtan geçmez. Silahla bu sorun çözülmez. Bu sorun parlamentoda çözülür. Adresi parlamentodur. Bunu defalarca ama defalarca söyledim. Önce bize itiraz ettiler, dediler ki ‘efendim parlamento ne çözdü ki bunu çözsün?’ Şimdi onlar da söylemeye başladı. Bu işin çözüm yolu parlamentodan geçer. Toplumsal barışı sağlamanın 4 temel kuralı vardır. Bunu da söyledik kendilerine. Bir, samimi ve dürüst olacaksınız. Samimi ve dürüst mü iktidardakiler? İki, kişisel bir ajandanız olmayacak. Sarayda oturan beyefendinin gizli kişisel ajandası var. Üç, millete hesabını veremeyeceğiniz angajmanlara girmeyeceksiniz. Dört, halka bilgi vereceksiniz.”