Lahey Stratejik Araştırmalar Merkezi Strateji Uzmanı Willem Oosterveld, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Çin ziyaretinde gündeme gelen Türkiye-Çin ticaretinde dolar yerine Çin para birimi yuan veTLkullanımının, yeni kurulan Asya Altyapı Yatırım Bankasının (AAYB) kurulma hedefleriyle aynı doğrultuda olduğunu söyledi.
Oosterveld, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’nin bu ziyarette Çin ile ilişkileri yumuşatma yoluna gittiğini ifade ederek, iki ülke arasındaki ticarette yuan ve TL kullanılması önerisinin de yeni kurulan AAYB’nin hedeflerine uyduğunu dile getirdi.
Türkiye’nin, Çin Halk Cumhuriyeti’nin “Tek Kuşak ve Tek Yol (One Belt & One Road)” stratejisinde anahtar pozisyonda olduğunu tekrar ortaya koymak için de fırsat anlamına geldiğini ifade eden Oosterveld, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Türkiye’ye kurulması planlanan 3. nükleer santrali inşa etme isteğiyle ilgili, “Çin’in nükleer teknolojide uluslararasılaşmaya yeni başlayan bir ülke ve nükleer santral inşasında kendi sınırları içerisinde kısa bir geçmişe sahiptir. Bu konuda uluslararası piyasaya gireli bir kaç yıl oldu. Çin bu teknolojide ABD’li Westinghouse’un teknolojik tasarımlarını kullanmasına rağmen uluslararası güvenlik standartlarına uygun santraller inşa edebilecek mi ? soruları hala akıllarda” diye konuştu.
Türkiye’nin nükleer santral kurulumunda Rusya, Fransa, Japonya ve şimdi de Çin ile iş birliği yaptığını hatırlatan Oosterveld, bunun Türkiye’nin tek bir ülkeye bağımlı kalmak istemediğinin göstergesi olduğunu vurguladı.
Boğaziçi Üniversitesi Asya Çalışmaları Merkezi Uzmanı Altay Atlı da ticaretin dolar kullanılmadan yapılabileceğini ve bunun dolardan kaynaklanan kur risklerine de önleyeceğini belirterek, “Ancak pratikte bu ancak uzun vadeye yayılarak zaman içerisinde uygulanabilir. Bunun birinci sebebi halen doların küresel ticaretin belkemiğini oluşturmasıdır” dedi.
Atlı, Çin’deki bankacılık altyapısının yetersiz olduğunu savunarak, iki ülke arasındaki ticaretin yuan ve lira ile yapılması için Türk ve Çin bankaları arasında kuvvetli bir iş birliğinin sağlanması gerektiğini ifade etti.
Son dönemlerde olumlu gelişmelerin yaşandığını kaydeden Atlı, “Çin bankası Industrial and Commercial Bank of China’nın (ICBC) Tekstilbank’ta çoğunluk hissesini alarak Türkiye piyasasına girmesi önemli bir gelişme. Ancak Çin’deki Türk bankalarına baktığımızda, iki banka var. Bunlar yıllardır Çin mevzuatını aşamadıkları için temsilcilik seviyesinde hizmet veriyor ve bankacılık hizmetleri sunamıyorlar” dedi.
ABD merkezli Orta Doğu Enstitüsü Uzmanı John Calabrese de Türkiye-Çin ikili ticaretinde yerli para biriminin kullanılmasının zaman alacağına işaret ederek, birçok ülke için doların yine en fazla tercih edilen para birimi olacağını kaydetti.
Calabrese, Çin’in önemli adımlar attığını ve 20 den fazla ülkeyle dolar yerine yuan kullanılması içinanlaşma yaptığını hatırlattı.