Samsun’da ilçeleri ziyaret ederek Seçim Koordinasyon Merkezleri’ni açan Kılıçdaroğlu, yağmur altında vatandaşlara seslendi. CHP lideri, şunları kaydetti:

“1 Kasım’da niye, hangi gerekçeyle bir daha seçime gidiyoruz. Nedeni şu; saray dedi ki; ‘400 milletvekili vermezseniz, verinceye kadar gideceğiz’ ister 400 de isterse bin 400 de vermeyeceğiz. Yeter artık, 13 yılda ülkeyi nereye getirdiniz. Sıfır terörle aldı, şimdi terörden insanlar hayatını kaybediyor. Gencecik çocuklarımız, polislerimiz, askerlerimiz şehit olarak geliyor. Yüreğimiz kan ağlıyor. PKK’dan sonra bir de şimdi IŞİD çıktı. 

Telefonlarını dinlemişler, isimlerini saptamışlar, nerede olduklarını biliyorlar. Bomba patladıktan ve 102 vatandaşımız öldükten sonra önlem alıyorlar. Sen hükümet değil misin? Neden önlemini zamanında almadın? Çünkü bunlar vatandaşı değil, ülkeyi değil, ceplerini düşünüyorlar. Size sözüm söz bu ülkeye huzuru, barışı, kardeşliği biz getireceğiz.’

YETER Kİ HALK VERSİN

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kendisine hükümeti kurma görevi vermediği için eleştiren Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Biliyorsunuz Davutoğlu hükümeti kuramadı. Öyle bir becerisini gösteremedi. Neden? Eğer sen iradeni saraya hapsetmişsen, ülkeye faydan olmaz senin kardeşim. İraden bağımsız olacak, gücü saraydan değil, halktan alacaksın. Bize Sayın Erdoğan görev vermedi. Efendim diyor ‘sana görev niye vereyim?’ diyor. Ben yetkiyi senden istemiyorum, halktan alacağım, halktan. Hiç meraklanmayın ‘tıpış tıpış’ görev verecek. Yeter ki halk o yetkiyi bize versin. Hiç endişe etmeyin” diye konuştu.

MERKEL’E YALVARIYORLAR

Almanya Başbakanı Angela Merkel ile yapılan görüşmeyi eleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Merkel gelmiş ona ‘bizi Avrupa Birliği’ne davet edin’ diye yalvarıyorlar, ‘orada zirve yaptığınızda bizi de davet edin’ diye. Siz hiç böyle bir Türkiye tablosu gördünüz mü? Böyle bir tablo olabilir mi? ‘Ne olur bizi davet edin, bizi çağırın’… Bir ülkeyi böyle bir konuma devleti yönetenler getiremezler. Saygınlığın varsa seni davet ederler. Seni davet etmiyorlarsa sen kendini zorla davet ettirmeyeceksin oraya. Türkiye’yi düşüneceksin Türkiye’yi ne hale getirdiğinin farkında mısın sen?”