Özeren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sosyal medyanın olağanüstü durumlarda dezenformasyonun kaynağı haline geldiğine dikkati çekerek, “Bu tür paylaşımları yapan kişi ve kurumların güvenilir olduğuna dikkat edin” diye konuştu.
Sosyal medya üzerinden her gün binlerce bilgi geldiğini ve bunun her birinin doğru olup olmadığının kontrol edilmesinin mümkün olmadığını dile getiren Özeren, vatandaşların bu tür paylaşımlara mesafeli olması gerektiğini belirtti. Özeren, şunları kaydetti:
“Vatandaşların bilgi aldıkları kaynaklar olan televizyon, gazete ve dergi gibi konvansiyonel medya, teyit edilmiş bilgileri içermektedir. Ancak sosyal medyada yapılan paylaşımlar kaynağı belli olmayan ve çoğu zaman dezenformasyona neden olan paylaşımları içeriyor. Özellikle terör saldırılarında paylaşılan görsel ve yorumların terör saldırıları propagandalarına alet olduğu bilinmelidir. Vatandaşların bu tür paylaşımlarda bilgi kaynağına ve bilginin güvenirliliğine dikkat etmesi gerekir.”
Bilgi güvenliği nasıl sağlanır?
Özeren, sosyal medyada paylaşılan bilginin güvenilir olup olmadığının bir kaç yoldan sağlanmasının mümkün olduğuna işaret ederek şunları söyledi:
“Sosyal medyada takip ettiğiniz kişilerin gerçek kimliklerini kullanan kişiler olduğuna özen gösterin. Bunun yanında rumuz kullanan kişilerin bilgilerini doğru kaynaklardan mutlaka kontrol edin. Bilginin veya görselin toplumu olumsuz etkileyebileceğini göz önüne alın. Bütün bunların aynında sosyal medyanın sınırsız bir özgürlük alanı olmadığını, genel ahlak kurallarına veya yasalara aykırı içeriğin paylaşımının suç olduğunu bilin.”