Altay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üyesi bulundukları Tüketici Birliği Federasyonunun (TBF) yaptığı araştırmayla son yıllara damga vuran en önemli mağduriyetin telefon dolandırıcılığı olduğunun ortaya çıktığını ifade etti.
Araştırmaya göre, telefonla vatandaşlardan çeşitli yöntemlerle para istenerek yapılan dolandırıcılığın çok büyük boyutlara eriştiğini dile getiren Altay, şöyle devam etti:
“Türkiye’de 2015 yılında 40 milyon lira civarında kayıtlı dolandırıcılık olayı oldu. Bu, buz dağının görünen yüzü, bir de bunu en yakın arkadaşına anlatamayan vatandaşlarımız var ki bu paranın 100 milyon liranın üstünde olduğunu düşünüyoruz. Her gün binlerce kişi, bu telefon dolandırıcılarının mağduru oluyor. Bunu gurur meselesi yapıp acziyet içinde kimseye bildirmeyenlerin sayısı da çok fazla. İstanbul Adliyesine günde 100 kişi telefon dolandırıcılığı dolayısıyla şikayette bulunuyor. Elimizdeki resmi rakam bu ancak Türkiye genelinde bu rakamın çok büyük olduğunu düşünüyoruz.”
“İnsanları önceden takibe alıyorlar”
Altay, telefonla dolandırıcılığa karşı hem kamu otoritesinin hem de dernek ve federasyon olarak kendilerinin vatandaşları sürekli devlet görevlilerinin ya da kurumlarının telefonla para istemeyeceği konusunda uyardıklarını ancak benzer olayların yaşanmaya devam ettiğini aktardı.
Dolandırıcılığı yapanların son derece profesyonel ve organize olduklarına işaret eden Altay, şunları söyledi:
“Telefonla dolandırıcılıkta, insanların okumuş veya okumamış olmasının çok önemi yok. Hakim, polis, öğretim görevlisi, işçi, farketmeden herkes bir şekilde dolandırılabiliyor. Bizim tespit ettiğimiz, telefon dolandırıcıları son derece profesyonel çalışıyor, ‘Ben kanmam’ diyen aldanıyor. Bir şekilde hipnoz mu ediyorlar, biz bunu tam çözemedik. İnsanları bir şekilde kandırıyorlar. Öyle bir teknik geliştirmişler ki insanları önceden takibe alıyorlar. İnsanların ev veya işyerleri ile eş ve çocuklarının telefon kayıtlarını alıyorlar. O kişiye telefon açıldığında eşinin veya çocuğunun sesini duyan kişi ne yapacağını şaşırarak bu dolandırıcının isteğini mutlaka yerine getiriyor.”
“Ceza artırımı ile caydırıcılık sağlanmalı”
Altay, telefonla dolandırıcılık olaylarının önlenmesi için vatandaşları bilinçlendirmenin yanı sıra bu suçun cezasının artırılarak caydırıcılık sağlanması gerektiğini savundu.
Telefonla yapılan dolandırıcılıkta verilen cezaların hırsızlık suçuna oranla az olduğuna dikkati çeken Altay, “Yetkililer, buna bir ceza artırımı yaparak veya caydırıcı bir ceza uygulayarak bir çözüm getirebilir. Geçtiğimiz yıl, dolandırıcılık dolayısıyla çok sayıda kişi yakalandı ancak sonu gelmiyor” dedi.