OLAY TV’nin fark yaratan programlarından Spor Saati’nin bu haftaki konuğu Bursaspor’un şampiyonluğundaki önemli isimlerden İbrahim Öztürk oldu.

Tam 6,5 yıl yeşil beyazlı formayı giyen ve mücadelesiyle, hırsıyla, efendiliğiyle takdir edilen tecrübeli stoper, şu sıralar Sivasspor’un başarısı için ter döküyor. Tabii ki ana konumuz, Bursaspor ve o muhteşem sezon…

İbrahim o dönem yaşanılanların hiçbir zaman unutulmayacağını söylüyor. O süreçte ‘Fedakarlığın, mücadelenin, hırsın, isteğin, birlik ve beraberliğin karşılığını aldık’ diyen İbrahim’in ağzından işte o inanılmaz şampiyonluk…

11 DEĞİL 12 KİŞİ OYNUYORDUK

‘Şampiyonluk tabii ki kolay olmadı. Ancak bir sene önce onun temelleri atılmıştı. Takım birbirini iyi tanıyordu. Arkadaşlık anlamında tek sıkıntı yoktu. Abi kardeş ilişkileri çok iyiydi. Herkes birbirinden birşeyler öğreniyordu ve bu performansımıza yansıdı. Aramızda her zaman konuştuk; Biz futbolumuzu oynayalım, gerisi zaten gelir diye. Önemli bir ayrıntı var. Biz maçlarımızı 11 değil 12 kişi oynuyorduk. Gerek içeride, gerekse deplasmanda taraftarımız her zaman farkını ortaya koydu. Kendi içimizde konuşuyorduk ‘Neden olmasın’ diye. Futbol olarak göz dolduruyorduk ve skorlar geliyordu.’

2 KİŞİLİK KOŞARDIK

‘Mesela Batalla… Çoğu zaman 60’da sahaya giriyordu. O dönem Batalla için 90 dakikalık oyuncu değil yorumları yapıldı. Biz de ‘Ben iki kişilik koşarım yeter ki Batalla veya Ergic gol atsın’ mantığı vardı. Herkes görevini biliyordu. Batalla beklerken Ergic vardı önünde. Ergic’in de çok katkısı olmuştur Bursaspor’a. Bu tecrübelilerin yanında gençler de çok şeyler öğrendi. Biz böyle bir gruptuk ve şampiyonluk geldi. Bursaspor neden 2. şampiyonluğu yaşamasın. Bu taraftar varken bence zor değil. Yeter ki herkes bir olsun, bütün olsun. Bizim yakaladığımız arkadaşlığı, mücadeleyi, hırsı isteği oluştururlarsa emin olun gerisi gelir. Çünkü tek şampiyonluk Bursaspor’u kesmez.’

BİZDE PARA KONUŞULMAZDI

‘Şampiyonluk döneminde maddi sıkıntılar vardı, ama hiç sorun olmadı. O dönem para konuşulmuyordu. Parayla işimiz yoktu bizim. Alırsan, gelecek zaten. Şehir arkanda, şehrin büyükleri arkanda. Yeter ki başarı gelsin. Önemli olan istemekti, göstermekti. Herkes onu düşündü. Para bizim için her zaman ikinci plandaydı.’ 

1 DAKİKA 90 DAKİKA GİBİ GELDİ

‘Son maçta Beşiktaş’ı yeneceğimize inandık. Biz gerekeni yapalım dedik. Maç bitti, İstanbul’dan gelecek haber anında ömrümüzden ömür gitti. 1 dakikalık süreç 90 dakikadan daha uzun geldi. Sonucunda yaşanan mutluluğu biliyorsunuz. Fenerbahçe puan kaybedip, biz de kayıp yaşasaydık düşünün neler olurdu. Daha fazla yıkılırdık, daha fazla üzülürdük. Bir hafta sonra Fenerbahçe-Trabzon maçını izledim. İyi bir şampiyonluk yaşadığımızı anladım. Biz haketmişiz.’

AH O BAŞAKŞEHİR MAÇI

‘Galatasaray’la Ali Sami Yen’de golsüz berabere kaldığımız bir maç var. Liderliği kaybetmiştik. Moral bozukluğu oldu fakat o puan bizi şampiyon yaptı. Çünkü arkadan gelmek her zaman daha tehlikeydi. O dönem İstanbul’daki Başakşehir maçına çok üzülmüştüm. Taraftarımız adeta Olimpiyat’ı doldurmuştu. Çok üzülmüştük tüm takım olarak. Deplasmanda kazandığımız ve geriden gelip üstünlük kurduğumuz Fenerbahçe ve Beşiktaş maçları oldukça kilitdi. Kırılma maçlarıydı. Rakibe yenilmemek önemliydi biz kazanıp geldik.’

HOCA İYİ İŞLER YAPTI

‘Ertuğrul Sağlam’ın da yaptıkları ortada. Sözle değil icraatla iyi işler yaptı. Bursaspor’u her yıl Avrupa savaşının içine soktu. Herhalde o dönem sadece ligi 2. bitirmedik. Birlikte güzel dönemler yaşadık.’

ÖNEMLİ OLAN BIRAKTIKTAN SONRA HATIRLANMAK

‘O dönem takımda iyi bir arkadaşlık vardı. Tesise gittiğiniz zaman canım cicim, dışarıda tanımamak olur mu? Bu noktalar işte başarıyı getiriyor.

Biz halen görüşüyoruz. O günleri anlatıyoruz. Zevk alıyoruz, mutlu oluyoruz. Futbolda oynarken değil, bıraktıktan sonra hatılanmaktır önemli olan. Biz de hata yaptık ama hiçbir zaman art niyetli değildik.’

ÇOK ACEMİYDİK

‘Şampiyonlar Ligi farklı dünyaydı. Çıktığınız zaman o farkı hissediyorsunuz. Futbol her yerde futbol ama tecrübe farklı bir olay.  Valencia, Manchester United, Glasgow’la mücadele ettik. Kolay olmayacağını biliyorduk. En azından Bursaspor ismini daha çok duyurmayı istemiştik. İçimde burukluk var çünkü istediklerimizi yapamadık. Biraz daha camiayı taraftarı mutlu edebilirdik. Fırsatı kaçırdık. Acemilikten dolayı fazla bir şey yapamadık.’

TWENTE MAÇINA KAHROLMUŞTUM

‘Avrupa Ligi’ndeki Twente maçını asla unutamam. İkinci maç Bursa’da olsaydı, turu atlardık. Rakip o dönem iyiydi. Şimdi o derecede iyi değiller belki ama o dönemki kadroları çok iyiydi. Kaliteli bir takıma karşı oynadık. Tecrübesizlik o maçta bizi yakmıştı.’

TELEFONLARIMA BAKILMADI

‘Bursaspor’dan ayrılış sürecimde sıkıntılar yaşadım. Ancak vicdanım çok rahat. Burada çok güzel 6,5 yılım geçti. Ayrılık sürecimde kırgınlıklarım oldu. Bu şekilde sonuçlansın istemezdim. İnsanlar konuşup anlaşabilir. Ortada büyük problem de yoktu. Eğer maç üzerinden değerlendiriyorsa, benim burada 200 maçım var. Bu kadar basit bitmesi beni üzdü. Kesinlikle telefonlarıma bakılmadı. En çok buna üzüldüm. Telefonuma bakılsaydı daha farklı olabilirdi. Biz oynarken de, para pulu konuşan birisi olmadık. Bursaspor adına leke gelecek bir şey yapmaktan her zaman uzak durdum. Benim için önemli olan Bursaspyor’du. Bana o süreçte kızan, tepki gösteren de olmuştur ama süreç benden kaynaklanan bir süreç değildi.’

TARAFTAR OLSUN STADYUMUN ÖNEMİ YOK

‘Sivas’ta çok güzel bir stadyum oldu. Herkesin gelip görmesini isterim. Timsah Arena’ya gelmedim. Televizyondan gördüm, gerçekten etkileyici. Bursaspor taraftarı içinde olduğu sürece stadyumun aslında pek önemi yok. Atmosfer her zaman etkileyici oluyor. Oynamak isterdim tabii ki Timsah Arena’da. İnsanın içinde olan duygular bunlar. Yeni stadyum Sivas’ta kısmet oldu bize.’

İYİ TRANSFER BAŞARI DEMEK DEĞİLDİR

‘Bursaspor’u yakından takip ediyorum. Son dönemlerde zor süreçler yaşandı. Öncelikle şunu belirteyim; Biz 3. veya 4. olurken kızanlar vardı. Şimdi tablo nerelere geldi. Takımlarda geçiş dönemleri olur. Bursaspor’un her zaman Avrupa’ya gitmesini isterim. Şu an görüyorum ki, doğru zamanda doğru hamleler yapılıyor. İyi transfer demek, başarı demek değildir. İsim getiriyorsunuz ama bazen katkısı olmuyor. Mesela bizde İnsua vardı. Kaliteli futbolcuydu ama tutmadı. Bu bir örnektir. Sabır ve zaman Bursaspor’un ilacı bence şu an. Burada taraftar olduğu sürece bunlar bana göre geçicidir’

FUTBOLU AKLIYLA OYNAYAN ADAM

‘Batalla’yı hala zevkle izliyorum. Şimdi kaptan ve sorumluluğu arttı. Hep aynı tempoda. Topla oynamayı seviyor. Topu aldığı vakit gideceği yeri çok iyi biliyor. Siz onu o an göremiyorsunuz ama bir bakmışsınız kale dibinde. Futbolu aklıyla oynuyor. Fiziksel olarak ikili mücadeleye girmiyor mesela. Herşeyden önce kendini çok iyi tanıyor. Futbolu çok iyi biliyor. Onun için Batalla zaten. Onunla oynamak büyük bir zevkti. Türkiye’ye gelen en iyi 10 numaralar içinde ilk 3’te bana göre.’

BURSASPOR’U VAKIFKÖY AYAKTA TUTUYOR

‘Vakıfköy Bursaspor için çok büyük bir maden. Bursaspor bugün sıkıntı yaşamıyorsa orasının sayesinde. Diğer takımlarda transfere harcanan rakamları görüyoruz. Hayretler içersinde kalıyorum bazen. Bursaspor’u bence Vakıfköy ayakta tutuyor. Transfer olmasa bile altyapıda her zaman bir alternatif çıkartabiliyor. Emin olun şu an hangi şehre giderseniz gidin bütün gençler, Bursaspor altyapısında oynamak için can atıyor. Burada şans bulabileceklerini biliyorlar.’

40’A KADAR OYNARIM

’35 yaşındayım. 40’a kadar oynayacak gücü, kuvveti kendimde görüyorum.. Oynayabildiğim kadar devam etmek istiyorum. Kendime iyi bakıyorum. Sonu gelecek tabii ki bununda. Antrenörlük hayalim var. Futbolun içinden kopmak istemiyorum. Çok hocayla çalıştım. Bu süreçte çok şeyler öğrendim. İyi bir antröner olma yolunda ilerleyeceğim.’

JÜBİLE HAYALİM VAR

‘Jübile konusunda düşüncelerim var. Şampiyon olan kadro ile Bursaspor’un o günkü takımının yapacağı bir maç olabilir. Mesela Bursaspor-Sivasspor mücadelesi de olabilir. Sonuçta Süper Lig’de sadece Bursaspor ve Sivasspor’da forma giydim. Tabii ki zaman ve süreç neler gösterir bilemem.’