Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 7 Haziran’da gerçekleştirilecek seçimler öncesi Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde vatandaşlarla sık sık bir araya gelerek özellikle Çözüm Süreci’ne ilişkin değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi.

HDP, CHP ve MHP’nin Çözüm Süreci’ni gerçekleştirecek takati bulunmadığını belirten Çelik, “AK Parti hem Çözüm Süreci ile ilgili bir sigortadır hem Türkiye’nin birliği, bütünlüğü açısından bir sigortadır hem istikrarı açısından sigortasıdır hem de Türkiye’nin güvenle geleceğe yürümesi açısından sigortadır” dedi.

“Olmadık ittifaklar var”

Bakan Çelik, daha önceki açıklamalarında defalarca “Bir tarafta barış bir tarafta silah, bir tarafta zeytin dalı, bir tarafta silahla bu yürümez” dediğini anımsattı.

Bu sözünün şimdi çok net görülebileceğine işaret eden Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Şu an söylemlerin sertleşmesinin altında bu var. Bir tarafta demokrasi, güllük gülistanlık, sevecen ifadeler ama öbür tarafta bel altında silah da var. Yani böyle bir demokrasi olur mu? Böyle bir sandık anlayışı olabilir mi? Bırak silahını gel. Gücün neyse görelim. Ev ev, kapı kapı, köy köy gezerek, tehditler yağdırarak milletin oyuna engel olma faaliyeti, olmadık ittifaklar var. Paralel Yapı ile HDP’nin, diğerlerinin. Bölgede (Doğu ve Güneydoğu Anadolu) onları görmek mümkün. Bu ittifaklar neticesinde netice alma. Ne neticesi? Böylece bir barajı aşıp 4’üncü bir parti barajı aşarsa AK Parti’nin milletvekili sayısında düşme olur. Böylece de istikrarsızlaşma konusunda da bir kaos ortamının oluşması birilerinin işine geliyor.”

“Silahlar terk edilmeli”

Çelik, Doğu ve Güneydoğu’da artık silahların terk edilerek sandık mücadelesi verilmesi gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu:

“Silahın olmadığı bir HDP mutlaka Parlamento’da güçlü bir şekilde olmalı ama siz bir tarafta silahın gölgesinde Meclis’e taşınırsanız bu, demokrasi değil. Onun için zaten şu anki belki de yükselen isyan sesinin altında bu yatıyor. Silahla Parlamento’da var olma; bu, kabul edilebilir bir şey değil. Bunu herkesin sağduyuyla düşünmesi gerekiyor. Bırak silahları, gel Parlamento’da hakkını ara. Konuş, alınması, verilmesi, konuşulması gereken ne varsa Türk demokrasisi bu olgunluktadır ama silah konusu çözülecekti. Çözmeden seçime gidiyoruz. Silahlar bırakılmadan, gömülmeden seçime gidiyoruz, AK Parti’nin buradaki sesini yükseltmesinin altında yatan, çözüm sürecine karşı olmak değil.”