TBMM’nin 26. dönem ikinci yasama yılı çalışmaları, 1 Ekim Cumartesi günü başlayacak.

20 Ağustos’ta tatile giren TBMM Genel Kurulu, haftaya yeniden mesaisine başlayacak.

1 Ekim Cumartesi günü ilk tören TBMM Atatürk Anıtı’nda yapılacak. Anıta çelenk konulacak, saygı duruşunda bulunulacak ve İstiklal Marşı okunacak.

Anayasa ve İçtüzüğe göre ekim ayının ilk günü saat 15.00’te TBMM Genel Kurulu çağırısız olarak kendiliğinden toplanıyor.

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, birleşimi açtıktan sonra sunuş konuşması yapacak. Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı Genel Kurula takdim edecek ve İstiklal Marşı okunacak. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Genel Kuruluna hitap edecek.

Bu sene de açılış resepsiyonu yapılması beklenmiyor.

Meclisin ilk işi ise Irak ve Suriye’ye sınır ötesi operasyon konusunda hükümete verilen yetkinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin Başbakanlık tezkeresi olacak.

1 Ekim Cumartesi günü, açılış töreninin ardından, TBMM Başkanlığına gönderilen ve 2 Ekimde süresi sona eren tezkere ele alınacak.

Öte yandan Mecliste başlatılan tadilat çalışmaları da 1 Ekim’e yetişmesi için tüm hızıyla sürüyor.

Tezkere

Başbakan Binali Yıldırım’ın imzasıyla gönderilen ve 1 Ekim’de Genel Kurulda görüşülmesi beklenen tezkerede, “Türkiye’nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan gelişmeler ve süregiden çatışma ortamının ulusal güvenliğimiz açısından taşıdığı risk ve tehditler, gerek nicelik gerekse nitelik bakımından artmıştır.” ifadesine yer veriliyor.

Türkiye’nin, Irak’ın toprak bütünlüğünün, milli birliğinin ve istikrarının korunmasına büyük önem atfettiği belirtilerek, “Diğer taraftan, Irak’ın kuzey bölgesinde silahlı PKK terör unsurlarının varlığını sürdürmesi, ülkemizin güvenliğine yönelik doğrudan bir tehdit oluşturagelmektedir. DEAŞ ve diğer terör örgütlerinin Suriye’nin kuzeyindeki mevcudiyeti devam etmekte, bu terör örgütleri ülkemize yönelik silahlı eylemler ve bombalı intihar saldırıları gerçekleştirmektedir.” deniliyor.

Öte yandan, Suriye’de altıncı yılına giren çatışma ortamında, rejimin, halka yönelik zulüm, şiddet ve saldırılarını, terör gruplarına desteğini, etnik ve mezhepsel politikalarını sürdürdüğü vurgulanarak, şunlar kaydediliyor:

“Bu durum karşısında, Irak ve Suriye’den kaynaklanan, ulusal güvenliğimize tehlike oluşturabilecek her türlü risk, tehdit ve eyleme karşı, uluslararası hukuktan doğan haklarımız doğrultusunda gerekli önlemlerin ulusal düzeyde tespit edilerek hayata geçirilmeye devam olunması elzemdir.”