Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Başkanı Yaşar Doğan, Türkiye’nin süratle 2023 gündemine dönmesi gerektiğini belirterek, “Siyasi tartışmalar iş dünyası için biraz daha geri plana çekilmek durumunda. Biz geleceğe yürümeliyiz. Bizim öncelikli şiarımız katma değer olmalı.” dedi.

Doğan, AA muhabirine TÜMSİAD’ın faaliyetlerine ve Türkiye’nin 2023 hedeflerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

TÜMSİAD’ın çeşitli komiteleriyle beraber Gençlik Konseyi tarafından kendilerine sunulan ayağı yere basan projeleri desteklediğini aktaran Doğan, Türk KOBİ’lerinin kendi arasında ve küresel ölçekte olan ticaretini regüle edebilecek bir proje üzerinde çalıştıklarını söyledi.

Yurt içi ve yurt dışında 12 bin üyesi bulunan TÜMSİAD’ın üyeleri arasında iş hacmini artırabilecek bir mobil uygulama üzerinde çalıştıklarını anlatan Doğan, projeye ilişkin şu bilgileri verdi:

“TÜMSİAD Gençlik Konseyi’nden bize proje sunan başarılı bir ekip ‘TÜMSİAD Mobil’ aplikasyonunu yaptı. Aplikasyonu cep telefonunuza indiriyorsunuz. Bu aplikasyon sayesinde hangi üye nerede, ne üretiyor öğrenebiliyorsunuz. Kendi hinterlandınızı kurabiliyorsunuz. Böylece bir mal alacağınız zaman bu aplikasyon üzerinden çok rahat bir şekilde en uygun fiyata ve aradığınız kalitede hangi Türk işletme bunları üretiyorsa görebilecek, yeni iş ortaklıkları kurabileceksiniz.

İşletmelere şu imkanı sağlamak istiyoruz; Türkiye içerisinde bir işletme ürün ve hizmetlerini ülke içinde ve ülke dışında bir aplikasyon sayesinde doğru kitlelere sunabilecek. Burada bizim hedefimiz öncelikle kendi 12 bin üyemiz arasında doğru match (eşleştirme) sistematiğini kurmak. Üyelerimizin birbiriyle olan iş hacmi artacak. Böylece üyelerimiz üretim, satış ve pazarlama konusunda daha proaktif hareket edebileceği yeni bir mecraya kavuşacaklar.”

“Endüstri 4.0’ı ısrarla dile getiriyoruz”

İnovasyon ve Ar-Ge çalışmalarının toplumsal refah için önemine dikkati çeken TÜMSİAD Başkanı Doğan, Türkiye ekonomisinin 2023’te 500 milyar dolar ihracat hedefini yakalamasının hala mümkün olduğunu ve tasarruf oranının artması için yapılan çalışmaların sürat kazanması gerektiğini söyledi. Doğan şöyle konuştu:

“Biz yıllardır 2023 hedeflerini konuşuyoruz, 2053, 2071 diyoruz ama bizim bir an önce tasarrufla alakalı yapılanmamız lazım. TÜMSİAD olarak Endüstri 4.0’ı ısrarla dile getiriyoruz. Çünkü üretim süreçlerinde nitelikli ve bütüncül dönüşüm anlamına gelen Endüstri 4.0 tasarrufu mikro ve makro ölçüde artıracak ve toplumsal refahımıza çarpan etkisi yapacaktır.

Maalesef orta gelir tuzağına yakalanmış durumdayız ama bakıyorsunuz çok ciddi müsrifiz. Hep beraber bir araya gelelim, tasarrufun ne şekilde yapılacağıyla ilgili her idari mekanizmada, kurumda mahir isimlerden teşkil birimler kuralım.”

Doğan, TÜMSİAD’ın israfla mücadeleye yönelik yenilikçi çalışmalar hazırladığını kaydetti.

“İş dünyasının gündeminde daha çok 2023 hedefleri olmalı”

Türk işletmelerin katma değeri yüksek ürünler üretmesi ve yeni başarı hikayeleri yazması gerektiğinin altını çizen Doğan, “Gelinen noktada gündemimiz ne kadar yoğun olursa olsun, dahili ve harici düşmanlar ne kadar saldırırsa saldırsın biz iş dünyası olarak, bu ülkenin üreticileri olarak ekonomi ve siyaseti birbirinden ayrı tutabilmeliyiz. Bizim öncelikli hedeflerimiz katma değer artışı ve küresel piyasalarla tam ve kesintisiz entegrasyon olmalı. 2023 hedeflerine ulaşmak istiyorsak

2019 dönemi ve süreci kampanyaları, hazırlıkları yaşanacak ama Türkiye’de yaşayan 80 milyon insanın gündeminde özellikle iş dünyasının gündeminde daha çok 2023 hedefleri olmalı. Siyasi tartışmalar iş dünyası için biraz daha geri plana çekilmek durumunda. Biz geleceğe yürümeliyiz bizim öncelikli şiarımız katma değer olmalı.” değerlendirmesini yaptı. 

“Devlet gerektiği zaman mutfağa da girmeli”

Türk iş dünyasının son yıllarda gerçekleşen yapısal reformlar sayesinde ayağındaki prangalardan ve yoğun bürokrasiden kurtulduğunu hatırlatan Doğan, 2023 hedeflerini yakalamanın hala mümkün olduğunu bunun için teşvikler dışındaki yapısal reformlara öncelik verilmesi gerektiğini anlattı.

Doğan, değerlendirmesini şöyle tamamladı:

“Hükümet son teşvik düzenlemeleriyle gerçekten üretmek isteyen kesim için gereken tüm kolaylığı sağladı. Prim ödemeleri, yer tahsisleri, cazibe merkezleri… Bundan sonra üretimin katma değerli olması için her sektörün çatı oluşumlarına büyük sorumluluklar düşüyor. Çatı konumundaki oda ve birlikler yeni yaklaşımlar sergileyerek üyelerine küresel pazarı anlatmalı, pratik ipuçları vererek yol göstermeli.. Dünyada hangi alanda üretim açığı varsa araştırıp süratle seri üretime geçebilmeliyiz.

Baktığımız zaman bunun gerçekleşmesi için devlet gerektiği zaman mutfağa da girmeli. Çünkü gerek savunma sanayisinde gerekse ileri teknolojili pek çok alanda devletimizin yetişmiş insan gücü ve saha avantajları bulunuyor. Devlet, özel sektöre geçici süreli de olsa personel ve know-how transferleri yapabilir.”​