Yıldırım’a bağlı Siteler Mahallesi Muhtarı Selma İncesu, gönüllülük ilkesiyle 8 yıldır mahallelinin ihtiyaç fazlasını, ilçedeki ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Örnek muhtarlık anlayışıyla adeta “modern Robin Hood’luğa” soyunan muhtar İncesu, tüketim çağının getirisi olan evlerdeki fazla eşyaları ilçenin yoksul mahallelerinin muhtarlarıyla iletişime geçerek, ihtiyacı olan vatandaşlara ulaştırıyor.

Siteler Mahallesi Muhtarı İncesu, esnaflık yıllarından kalma uğraşını bugün de sürdürerek ihtiyaç sahiplerini sevindiriyor. Giyimden kırtasiyeye, kitaptan mobilyaya, beyaz eşyadan oyuncağa kadar akla gelen her türlü fazla ev eşyasını farklı mahallelerdeki ihtiyaç sahiplerine ulaştıran İncesu, Robin Hood’dan esinlendiğini belirterek şunları kaydetti: 

 

“Siteler Mahallesi’nde 15 yıldır yaşıyorum. 8 yıldır da muhtarlık yapıyorum. Muhtarlıktan önce büfe işletmeciliği yapıyordum. İhtiyaç fazlasını alıp yoksullara ulaştırma alışkanlığının esnaflık yıllarıma dayanıyor. Esnaflık da muhtarlık gibidir zaten. Çok kişi tanırsınız. Bu nedenle zamanla bunu benden talep ettiler diyebilirim. Fazla eşyaları vermek için tanıdığım biri olup olmadığını sorarlardı. Ben de yardımcı olmak için onları ihtiyaç sahiplerine ulaştırırdım. İhtiyaç sahiplerinin mutluluklarına şahit olunca fayda yarattığımız için çok mutlu oldum. İlçenin diğer mahallerindeki muhtarlarla temasa geçip, bu fazla eşyaları dağıtabiliyoruz.”  

MANEVİ TATMİN…

Evlerde ihtiyaç fazlası eşya barındırmak yerine bunları elde edemeyen kişilere ulaştırmanın bir muhtar olarak manevi tatmin sağladığını söyleyen İncesu, vatandaşların en çok, fazla giysilerini elden çıkardıklarını kaydetti. Muhtarlık binasına bırakılan giysileri bölüp paketledikten sonra yoksul köylere ya da mahallelere gönderdiğini aktaran İncesu, sözlerine şöyle devam etti: “Ev eşyasını değiştirmek isteyen beni arıyor. Oturma gruplarını vermek istiyorlar. Ben de diğer muhtar arkadaşlarımla iletişime geçiyorum. Yıldırım ilçesi de olabilir, farklı ilçeler de. Nakliye en zorlandığımız konu. Maddi desteğimiz yok. Sevkiyatı biz ayarlamaya çalışıyoruz. İhtiyaç sahibi ailelere, yoksul mahallelerdeki yeni evlenen çiftlere bu eşyaları ulaştırıyoruz. Hiç kullanılmamış eşyaları ise genç kızlara çeyiz olarak dağıtıyoruz. Bana gelen kitaplar da var. Onları yoksul mahallelerdeki çocuklara gönderiyoruz. Bir kamyon dolusu ansiklopediyi Karapınar Muhtarlığı’nın üst katında kütüphane oluşturmak üzere sevk ettik. Arabayatağı, Duaçınar, Şirinevler mahalelerinin muhtarları ile de temasa geçiyorum. Siteler Mahallesi’nde fazla eşyasını ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak isteyen çok kişi var. Şükraniye’de iki çocuğuyla birlikte tek başına yaşayan ihtiyaç sahibi bir kadına mahalleden oturma grubu ve çamaşır makinesi ayarlayıp verdik örneğin. Oyuncaklar da var bize gelen. Onları Büyükorhan Hacıahmetler Köyü’ne gönderdik. Çocuklar çok mutlu olmuş.”

İran kedisi bile bırakmışlar

 

Yorulmadığını, Robin Hood gibi fazlayı alıp eksik olanı tamamlamanın kendisine gençlik enerjisi kattığını söyleyen İncesu, başına gelen ilginç bir olayı da şu sözlerle özetledi: “Bir defasında muhtarlık binasının önüne İran kedisi bırakmışlar. Mama kabı, taşıma sepeti ve kum kovasıyla birlikte. Kediyi sahiplendirmem için bırakmışlar. İnanamadım. O kadar eminler ki o kediye de bir ev bulacağımdan. O kedi bir gün bende kaldı. Sonra Mollaarap muhtarımız kızı için o kediyi sahiplendi. Şimdi bu sevimli kediye kraliçeler gibi bakılıyor. Yine de o bir canlı, bir eşya değil.”