AYKUT GÜNGÖR

Batı Trakya’da yaşanan sıkıntılarla ilgili Lozan Anlaşması’ndan bu yana önemli gelişmelerin sağlanmadığını belirten dernek Başkanı Taner Mustafaoğlu, Türkiye ile Yunanistan’ın ilişkisinin olumlu yönde ilerlediği oranda her 2 ülkede yaşayan azınlıkların haklarında iyileşmelerin sağlandığını ifade etti. 

Yunanistan’ın Batı Trakya’da yaşayan Türk azınlığın etnik kimliğini Müslüman olarak tanımladığını anlatan Mustafaoğlu, Yunanistan’ın Türk kelimesi ile ilgili kaygı ve korkularının artık yersiz olduğunu dile getirdi. Sınırların artık çok fazla anlamı kalmadığını anlatan Mustafaoğlu, gönüllerde bulunan sınırlarında kaldırılması gerektiğini vurguladı. 

Yunanistan’da bir süre önce azınlıklar ile ilgili çıkan yasada hiçbir azınlık temsilcisi ile görüşülmediğini belirten Mustafaoğlu, azınlık okullarında Ortadoks eğitimi verildiğini ve küçük çocukların bundan etkilenerek haç çıkardığını iddia etti. Ailelerin bu durumdan rahatsız olduğunu anlatan Mustafaoğlu, azınlık okullarında Türkçe eğitim veren anasınıfı açılmasını istedi. Batı Trakyalı gençlerin Türkiye ile yapılan anlaşmalar çerçevesinde liseyi bitirdikten sonra Türkiye’de bulunan üniversitelerde eğitim alma şansına sahip olduğunu anlatan Mustafaoğlu, gençlerin anadillerinde üniversite eğitimi almasının kendileri için önemli  olduğunu söyledi. 

ORTAK PROJELERE HAZIRIZ

Türkiye’de yaşayan Rumların sorunlarını empati yaptıklarını ve en iyi kendilerinin anlayacağını dile getiren Mustafaoğlu, Rum azınlık ile her türlü işbirliği ve ortak proje yapmaya hazır olduklarını söyledi. 

Batı Trakya’da Türk toplumu olarak kendi müftülerini seçmek istediklerini belirten Mustafaoğlu, 1997 yılından bu yana Yunanistan’a giriş yasağının olduğunu ve kendisi gibi bir çok kişiye Batı Trakya ile ilgili derneksel çalışmalardan dolayı bu yasağın konduğunu anlattı. Birçok hemşehrisinin aile bireylerinin vefat ettiği zaman cenaze törenine katılamadığını ve bunun çok acı verici bir durum olduğunu söyleyen Mustafaoğlu, Yunanistan’ın giriş yasağı koyduğu kişilerden bu yasağı kaldırmasının 2 ülkenin pozitif davrandığını göstermesi açısından önemli bir adım olacağını belirtti. 

İsmi içerisinde Türk kelimesi bulunan derneklere izin verilmemesinin artık çağ dışı bir uygulama olduğunu dile getiren Mustafaoğlu, Türkiye’nin Rumlarla ilgili yaptığı olumlu çalışmaları Yunanistan tarafından da görmek istediklerine dikkat çekti.