Siemens Satış Müdürü Christoph Masopust, yerli tedarikçiye ihtiyaç duyduklarını ifade ederek, Türkiye’ye ilk etapta 80 milyon Euro yatırım yapacaklarını kaydetti.

Ekonomi Bakanlığının desteğiyle Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından yürütülen Raylı Sistemler Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi (UR-GE) Projesi kapsamında ilk yurtdışı pazarlama gezisi Avusturya’ya yapıldı. BTSO Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Akif Altan, Bursa Raylı Sistemler Kümelenmesi (BURAY) Başkanı Taha Aydın ve 14 farklı firmadan 23 katılımcının yer aldığı BTSO heyeti, Avusturya Ekonomi Odası ve MÜSİAD Avusturya’da ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Heyet ayrıca, raylı sistemler sektöründe dünya devleri arasında yer alan Siemens ve Bombardier firmalarının Viyana’daki üretim tesislerini de yerinde inceledi. Mehmet Akif Altan, burada yaptığı açıklamada, BTSO olarak MÜSİAD ile ilişkilere çok önem verdiklerini söyledi. BTSO üyeleriyle MÜSİAD Avusturya üyesi iş adamlarını bir araya getirerek yeni iş birliklerinin yolunu açmak istediklerini ifade eden Altan, ”Türkiye-Avusturya ticaretinde, ticaret fazlası veren taraf Türkiye. Bu başarıyı artırarak sürdürmeyi arzu ediyoruz. Amacımız firmalarımızın tanışmalarını sağlamak ve yeni iş birlikleri oluşmasına öncülük etmek” dedi.

HEDEF TİCARET HACMİNİ ARTIRMAK

MÜSİAD Başkanı Faruk Can ise, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesi adına çalışmalar gerçekleştirdiklerini belirtti. MÜSİAD Avusturya olarak her türlü iş birliğine hazır olduklarına işaret eden Can, ”Bizlerin ortak hedefi Türk firmalarının buradaki ticaret hacimlerini artırmak. Bu sebeple MÜSİAD Avusturya’yı, BTSO’nun da bir şubesi olarak görebilirsiniz” diye konuştu.

REKABETÇİLİĞİNİ KAYBETMEYE BAŞLADI

Siemens Satış Müdürü Christoph Masopust ise, heyetin ziyareti sırasındaki konuşmasında Siemens’in, Viyana’daki üretimini destekleyecek yeni bir yatırım arayışında olduğunu vurguladı. Viyana’daki tesislerde bin 200 işçiyle yılda 450’ye yakın araç gövdesi üretimi gerçekleştirdiklerini dile getiren Masopust, ”Çok kaliteli bir mühendislik yapısına sahibiz. Ancak Euronun yükselişi ve diğer sebeplerden ötürü tesisimiz rekabetçiliğini kaybetmeye başladı. Bu fabrikadaki üretimimize destek olacak yurt dışında yeni bir yatırım yapmayı amaçlıyoruz” dedi. Masoust, Türkiye’de gelişen altyapı çalışmalarıyla birlikte raylı sistemler sektöründe önemli bir yerli tedarikçi havuzu oluştuğunun altını çizdi.

BURSALI FİRMALARI BULMAK İSTİYORDUK

Bursa’nın otomotivin baskıcı üretim hızına alışkın bir şehir olduğuna dikkat çeken Masopust, şehrin raylı sistemler sektöründe de önemli bir pazara sahip olduğunu ifade etti. Masopust, şöyle devam etti: ”Aslında biz Bursalı firmaları bulmak istiyorduk ancak sizler buraya kadar geldiniz. Bu da bizi çok mutlu etti. İstanbul’daki metro ihalesi başta olmak üzere tüm projelerde Türk hükümeti tarafından yüzde 51 yerlilik şartı getirildi. Bu yüzden yerli tedarikçiye fazlasıyla ihtiyaç duyuyoruz. Türkiye’ye ilk etapta 80 milyon Euro yatırım yapacağız.”

YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ

Bombardier Hafif Raylı Taşıtlar Bölüm Müdürü Marcus Pfaff da, Bursa’yı yakından takip ettiklerini söyledi.

Halihazırda Bursa’da iş birliği gerçekleştirdikleri firmalar olduğuna değinen Pfaff, Türkiye’deki projelerin sayısının gün geçtikçe arttığını, yerlilik şartı getirilmesinin Türk sanayisine ve mühendisliğine olumlu yansıyacağını dile getirdi. Bombardier olarak yatırım ortağı arayışında olduklarını kaydeden Pfaff, Bursalı firmalarla yeni iş birliklerine açık olduklarını da sözlerine ekledi.