New York’taki Cornell Üniversitesi Siyaset Bilimi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gustavo Flores Macias, Venezuela’da ekonomik durumun “korkunç” olduğunu belirterek, “ABD’nin Venezuela enerji sektörüne yaptırım uygulamasının ülke ekonomisi üzerinde çok önemli etkileri olacaktır. Şu anda ortalama bir vatandaşın tek derdi evine biraz yemek götürebilmek.” dedi.
Macias, Venezuela’da anayasanın yeniden yazılması için oluşturulacak kurucu meclis temsilcilerinin belirlenmesine yönelik seçimin ardından yaşanan gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.
Venezuela’da geçen pazar gerçekleştirilen seçimin muhalefet tarafından protesto edildiğini hatırlatan Macias, söz konusu seçim sonrası muhalefetin, elindeki tek koz olan yasamayı da kaybedeceğini söyledi.
Macias, bu olası durumun muhalefete siyaset sahasında hiçbir alan bırakmayacağını vurgulayarak, “Yasama organını yöneten millet meclisinin yerine, yeni bir kurucu meclisin getirilmesi düşünülüyor. Hükümet yargıyı denetleme hakkına zaten sahip. Böylece yasama yetkisi de kaybedilecek. Son olarak iki muhalif lider Leopoldo Lopez ve Antonio Ledezma’nın gece yarısı evlerinden alındığı söylendi. Bu ülkede biraz demokrasi olsaydı, zaten bu olaylar da o az demokrasinin sonunu getirirdi.” değerlendirmesinde bulundu.
Macias, ABD’nin de Venezuela Cumhurbaşkanı Nicolas Maduro’nun dahil olduğu üst düzey yetkililere yaptırım uygulama kararı aldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Venezuela’da ekonomik durum korkunç. ABD’nin Venezuela’nın enerji sektörüne yaptırım uygulaması durumunda bunun Venezuela ekonomisi üzerine çok önemli etkileri olacaktır. Şu anda ortalama bir vatandaşın tek derdi evine biraz yemek götürebilmek. Eğer yaptırımlar uygulanırsa, ortalama bir Venezuela vatandaşı için zararlı bir durum olur orası kesin. Ancak söz konusu krize barışçıl bir çözüm olur mu orası soru işareti. Çünkü, bu bir numaralı problemi evine yemek götürmek olan halk için iyi bir gelişme olmaz. Yeni kurucu meclis şekil alır ve yeni bir anayasa hazırlanırsa şu anda geçerli ekonomik modelin esasları, temeli değiştirilmediği takdirde ekonomik durumun iyileştirilmesi pek olası değil.”
Venezuela’da hükümet ile muhalefet arasında şiddetli çatışmaların devam ettiğini hatırlatan Macias, seçimin Arjantin, Peru, Kolombiya ve Panama tarafından tanınmayacağını da vurguladı.
Ekonomi petrolle ayakta
Yaklaşık 300 milyar varil ile dünyanın en büyük petrol rezervine sahip Venezuela, OPEC rezervlerinin yüzde 25’ini toplam dünya rezervlerinin de yüzde 20’sini bulunduruyor. Ülkede ihracat gelirlerinin yüzde 95’i ve kamu gelirlerinin yüzde 56’sı petrolden sağlanıyor.
Yüksek enflasyon ve devletleştirme uygulamalarının hakim olduğu ülkede işsizlik son dönemde yüzde 21’e ulaştı. 2015’te tüketici fiyatları enflasyonu ortalama yüzde 122 olarak gerçekleşirken, 2016’da yüzde 424’e kadar yükseldi.
Günde yaklaşık 750 bin varil ham petrolü Venezuela’dan alan ve bu ülkenin en büyük petrol müşterisi olan ABD’nin ülkenin ham petrol ihracatındaki payı yüzde 40 düzeyinde seyrediyor. Bu, aynı zamanda ABD’nin toplam ithalatının da yaklaşık yüzde 10’unu oluşturuyor.
Uluslararası medyaya göre ham petrol ticaretinin yanı sıra gündeme gelen önemli bir diğer yaptırım konusu da ABD’nin Venezuela’ya sattığı hafif petrol olabilir.
Venezuela’nın en büyük petrol şirketi PDVSA, ABD’den satın alınan bu ürün ile ham petrolünü petrol rafinelerine satmadan önce seyreltiyor. Eğer sadece beş günlük gemi yolculuğu sonrası ABD ile gerçekleşen bu ticaret sona ererse PDVSA Libya, Cezayir ve Nijerya gibi daha uzaktaki ülkeler yönelmek zorunda kalabilir.
Muhalefet cephesinde yaşananlar
Venezuela’da muhalefetin boykot ettiği seçimlerde anayasanın yeniden yazılması için oluşturulacak 545 üyeli mecliste temsilci olabilmek için aralarında hiçbir muhalefet üyesi bulunmayan 6 bin aday yarışmıştı.
Kurucu meclis, muhalefet partilerinin oluşturduğu Demokratik Birlik Masasının (MUD) kontrolündeki Ulusal Kongre’nin müdahalesi olmadan yeni anayasayı oluşturma yetkisine sahip olacak.
Venezuela’daki Ulusal Seçim Konseyi, seçime katılım oranının yüzde 41,53 olduğunu, bunun 8 milyon 89 bin 320 kişiye tekabül ettiğini duyururken, muhalefet seçimde sadece 2-3 milyon kişinin oy kullandığını öne sürerek, konseye tepki göstermişti.
Venezuela muhalefeti, seçim boyunca ülkede yaşanan şiddet olaylarında 15 kişinin yaşamını yitirdiğini, başsavcılık da sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada en az 7 ölüm vakasının araştırıldığını duyurmuştu.
ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıkların Hazine Kontrol Bürosundan dün yapılan yazılı açıklamada, Maduro’ya ülkesinde otoriter bir rejim kurmaya yönelik girişimleri nedeniyle yaptırım uygulanacağı bildirilmişti.
Venezuela’da Maduro hükümetine karşı nisan başından bu yana devam eden protestolarda en az 115 kişi yaşamını yitirmiş, bin 500 kişi yaralanmış, 500’den fazla protestocu ve hükümet karşıtı tutuklanmıştı.