Vural, düzenlediği basın toplantısında, TBMM Genel Kurulu’nda, İç Güvenlik Paketi ile ilgili  duruşlarının açık ve net olduğunu belirterek, MHP olarak iktidara yıllarca “terörle mücadele edin, müzakere etmeyin,  terör örgütü ve silahı meşrulaştıracak adım atmayın” dediklerini ifade etti.  

Vural, “PKK ile pazarlık yapan sizsiniz. Şimdi Ahmet Davutoğlu, utanmadan sıkılmadan MHP’yi, HDP ile beraber gösteriyor. Bu ne utanmazlıktır. MHP olarak molotof, demir bilye, sapan üzerinden terörle mücadele edeceklerini söyleyen safdillere karşı, biz bunlara varız diyoruz. Toplumda huzursuzluk meydana getiren, terör ve şiddeti çoğaltacak eylemler karşısında alınması gereken tedbirler molotofsa molotof, demir bilyeyse demir bilye, sapansa sapan… Getirdiğiniz bu tedbirler terörle mücadele yöntemleri değilse bile varız diyoruz” dedi.

Vatandaşı sorgusuz sualsiz gözaltına almayı, istihbari dinlemelerle haberleşme özgürlüğünü yok etmeyi, valinin keyfi emirlerine uymamayı suç haline getirmeyi, yargıyı yürütmeye bağlayacak, insanı ve  özgürlükleri yok etmeye yönelik diktatörce taleplerin hukuka uygun olmadığını ifade eden Vural,  PKK’nın isteğiyle Jandarma’nın saf dışı bırakılmasına götürecek sürece hayır dediklerini kaydetti.  İktidarın İç Güvenlik Paketi’ni HDP ile görüştüğünü, içişleri Bakanı Efkan Ala’nın bunu ifade ettiğini savunan Vural,  şöyle konuştu:

“AKP’ye çağrımız; terörle mücadele ekseninde getirdiğiniz tedbirler yeterli olmamakla birlikte molotof, taş atma ya da diğer suretlerle şiddeti yaygınlaştırmaya yönelik girişimler karşısında hazırız. Ama elinizi sivil vatandaşın, elinde silah, taş, sapan olmayanın üstünden çekin. Gidin terör örgütüyle uğraşın, vatandaşı tehdit görmeyin, korkutmayın. Yapılması gereken ilk iş AKP’nin hemen bu tasarıyı Komisyon’a geri çekmesi… Partilerin birer milletvekilinden oluşacak komisyon vasıtasıyla tasarının mahsurlu yanlarını çıkararak, toplumu terörden, şiddetten yıldırmaya çalışan, demokrasi, hukuk düşmanı, devletin ve milletin birliğine kastedenlere karşı demokrasi içinde gerekli tedbirleri alalım. PKK’nın silah bırakmasını sağlamayanların, Jandarma’ya  silah bıraktıracak hükümleri ayıralım. Milleti gerilime sokmadan, Parlamento’nun güvenliğini zedelemeden, sorumlu siyaset içinde adım atmaya davet ediyoruz. Komisyon’da bir-iki günlük çalışmayla, uzlaşma olduktan sonra Parlamento’da gerilim olmadan, vatandaş endişe ve korkuya sevkedilmez, terörle mücadele konusuna Hükümet’in öngördüğü tedbirler varsa alınmış olur. 

Ben sana soruyorum Ey Serok Ahmet, çık millete açıkla Serap’ı yakan molotof kokteylini atanlar içinde MİT görevlisi, KCK’lı kimse var mıydı? Bu kişinin eylemlerde bulunması, KCK’da bulunması için talimatı kim verdi? Talimatı veren MİT görevlileri hakkında soruşturmayı engelleyen AKP olmadı mı? Yargı soracaktı onlara. Bunun sorulmasını niye engellediniz ey serok Ahmet? Serap’ı yakanlar cezaevinde açlık grevi yaptılar. Serap’ı yakan ve  açlık grevi yapanların istek ve arzularını kabul etmek hangi vicdana sığar?  Serap’ı yakanların 4 yılda çıkmasına neden olacak indirimin yolunu kim açtı? Serap’ın katillerini kurtaracak noktaya getirdiler. Sen ulu orta PKK’nın kuyruğunda İmralı, Kandil’e gittin, HDP ile görüşüyorsun, MHP’nin yürüttüğü şerefli mücadeleyi kirletmek istiyorsunuz. Terör örgütüyle pazarlık yapanlar, tedbir almak istemiyor, müzakere ile sonuç almak istiyorlar. Bu nasıl münafık siyasettir?” 

Vural, vahim olan konulardan birinin de düzenlemenin arkasındaki iradenin muhalefet ve vatandaşı sindirmek olduğunu ileri sürerek, AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın’ın dün geceki görüşmelerde “Tasarıya ancak suç işleme eğiliminde olanların karşı çıkabileceği” ifadesini kullanarak,  muhalefeti makul şüpheli görüp, muhalefeti sindirmek, terör örgütünü serbest bırakmak için çıkardıklarını itiraf ettiğini savundu.  

Başbakan Davutoğlu’nun “gizli gündemlerini kapatmak için tasarıyı kullandığını” ifade eden Vural, “Halep oradaysa, arşın burada… Çekin bu tasarıyı, muhalefet olarak önerilerimiz hazır. Endişe ettiklerimizi ayıklayın, milleti korkuya ve endişeye sevketmeyin. Bakanlar ve sen, HDP ile ne görüşüyorsun? Tavla mı atıyorsun, pişpirik mi oynuyorsun? Çekil git, bas git. Bizim kimle beraber olduğumuzu bu millet gayet iyi biliyor. HDP’ye karşı gıkı çıkmayanların, MHP’ye karşı saldırgan olmaları çok ilginç…” dedi. 

 

Vural, İç Güvenlik Paketi’nin görüşmelerinin nasıl olacağı sorusuna, Hükümet’i uzlaşmaya ve yanlıştan dönmeye çağırmaya devam edeceklerini, İçtüzük’ten kaynaklanan haklarını kullanacaklarını ve hukuk çerçevesinde mücadelelerini sürdüreceklerini belirterek, terör örgütünün menfaatine olacak maddelerin çekilmesini arzu ettiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’a yönelik suikast iddialarıyla ilgili soruya karşılık Vural, “TBMM’nin öncelikli olarak bu suikast iddiasını gündeme almasında fayda var. Bu, çok vahim bir iddiadır ve geçiştirilemez. Bu iddiayı paylaşmak, eğer böyle bir suikast girişiminde bulunanların hazırlığı varsa, bunların yakalanmasını da engellemiş olabilir. Böyle bir tezgah, hazırlık da varsa, tepelerine binmek lazım. Bunların yakalanması, hukuk önünde hesap vermelerini temin etmeli. Devlet bunu yapmalı. Bunu deşifre etmek, aslında belki de suçüstü yakalanmayı engellemek amacı da olabilir. Ama bu konu mutlaka Parlamento tarafından da değerlendirilmeli” karşılığını verdi.