CHP’de grup toplantısı İstanbul’da yapıldı. Genel Başkan Özgür Özel, grup toplantısında konuştu.
CHP İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturmalara tepki gösteren Özel, soruşturmaları darbe olarak nitelendirdi.
“Bütün darbeler, seçilmişe karşı seçilmemişi getirmek üzere yapılır.” diye konuşan Özel, Kent Uzlaşısı konusunda açıklamalarda bulundu.
Özel’in açıklamaları şöyle:
“Türkiye’nin geleceğine ihanet içinde olan bir avuç insan var karşımızda. Çünkü arkalarında halk yok, millet yok, kalabalıklar yok. Arkalarında devletin tamamı da yok. Devlet dediğiniz onu yönetmek için milletten yetki isteyen, milletin yetkisiyle başa gelen bir avuç muhteristen ibaret değildir.
Bu devletin 100 yıllık hatta çok daha gerilere dayanan, içinde vicdan olan, akıl olan kodları vardır.
Bir organize kötülükle karşı karşıya olduğumuzu biliyorduk. Ellerinde ne varsa, ne kötülük planladılarsa, kötülüklerin bütün tuşlarına basarak terör soruşturması, yolsuzluk soruşturması açtılar. Ben o gün uyandığımda ilk işim İstanbul’a ulaşmak, bu darbenin hedeflediği mekanı savunmaya geçmek oldu. Çünkü her darbenin bir simge mekanı vardır. Darbeler iktidara karşı yapılır, iktidar nerede temsil ediliyorsa orası ele geçirilmeye çalışılır.
Son seçimlerde onu yenecek rakip bulmakta da zorlandılar, kendilerini ortaya attılar. Çok uğraştılar ama Ekrem Başkan’ın bileğini bükemediler. Ekrem Başkanı biraz önce Silivri Cezaevi’nde gördüm. Diğer başkanlara da selamlarımı bırakıp geldim. Hepimiz biliyoruz ki 300’ün üzerinde müteffişin konuçlandığı yıllarsa didik didik yapıp bir kusur bulamadıkları İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde birkaç gizli tanık bulup yalancı şahitliklerle yaptıklarını seçilemedikleri belediyeye kayyum atamak suretiyle çökmeye niyetlendiler.
Bütün darbeler, seçilmişe karşı seçilmemişi getirmek üzere yapılır.
TERÖR SUÇLAMASI
Diyorlar ki CHP, DEM Parti ile Kent Uzlaşısı yaptı. Öncelilikle Kent Uzlaşısı bizim değil DEM Parti’nin tanımlamasıdır. Bu süreçte DEM Parti kendi adaylarını belirlerken seçimleri kazanacağaımız yerlerde aday çıkaracağız, kaybedeceğimiz yerlerde kente karşı suç işlemeyecek dürüst çalışacak adayları destekleriz. CHP’nin bazı adaylarının olduğu yerde aday göstermediler, bazı yerlerde ise kendi deyimleri ile kaybettirmeye çalıştılar.
Kent Uzlaşısını suçlamak için değil takdir etmek için yazarım. Batıdaki Kürtlerin yönetimde temsil edilebilmeleri belediye meclis üyeliklerine yazılmaları terörse ben terörist olayım. Demokrasi bunun adı demokrasi.
ERDOĞAN’IN AİLESİNE HAKARET
Üç beş kişinin hangi ruh haliyle, hangi terbiyeyle yaptıklarını bilmeksizin ağızlarından çıkan küfrün Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın annesine yöneldiğini büyük bir üzüntüyle gördüm. Attığım tweeti aynen gözünüzün içine baka baka söylüyorum; Tayyip Erdoğan’ın annesine edilmiş küfrü kendi anneme edilmiş sayıyorum. Bizim içimiz temiz dillidir. Hakeretle küfürle değildir.
Tayyip Erdoğan’ın anneciğine küfür eden de polise saldıran da Türkiye’nin Taksim’in dostu değildir. Tüm gençleri provokasyonlara karşı uyarıyorum.”