Suphi Altındöken’in trafik kazasında beyninde hasar oluşması nedeniyle askerlik yapmadığını belirten Behzat Altındöken, “Travma geçirdikten sonra psikopatlaştı artık, babasını bıçakladı, annesini her gün dövmeye başladı. Annesi babası boşandı. Biz ne düğününe gittik, ne de başka bir şeyine katıldık. Onu zaten aileden dışlamıştık” dedi. 

Kamuoyunda büyük infial yaratan cinayetin ardından Altındöken ailesinin kuyumculuk yapan fertlerinden Behzat Altındöken, olup bitenlerin tedirginliği ve üzüntüsü içinde DHA’ya konuştu.

‘BABASINI BIÇAKLADI, ANNESİNİ DÖVDÜ’ 

Katil zanlısı yeğeni Suphi ile uzun zamandır görüşmediklerini belirten amca Behzat Altındöken şunları söyledi: 

“Konuşacak hiçbir şey yok, sözün bittiği yerdeyiz. Yani üzgünüz. Onlarla görüşmüyoruz zaten, maalesef daha önceden de babasını bıçakladı, annesini her gün dövüyordu. Bir trafik kazası geçirmişti o günden sonra bu çocuk hayır görmedi. Böylelerini otobüs gibi toplu taşıma gibi araçlarda görev yapmalarını yasaklamaları lazım. Her şoförü bir muayeneden geçirmeleri gerekir. Zaten yüzünden belli başında koskocaman yara izi var, beyni parçalanmış bir çocuk. Askerlik yapmamış bunu nasıl koskoca otobüse veriyorlar. Yani bunların müdürlerinin de suçu var.”

“SOYADINDAN UTANIYORUZ” 

 

Bu olaydan sonra duydukları utanç nedeniyle soyadını değiştireceklerini belirten Behzat Altındöken, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu soyadını taşımaktan da utanıyoruz, artık ne yapalım utanıyoruz. Bizim de kızımızın başına gelse, başkasının kızının başına da gelse aynı değil mi? Yazık değil mi? Bu zor bir şey yani kolay bir şey değil utanıyoruz. Böyle bir olayın gelmesini kimse istemez. 70-80 yıllık bir soyadımız var. Bizim sülalede bir tane kötü insan yoktur. Hepsi kuyumcu, bütün sülale Adana, Mersin, Antalya’da kuyumculuk yapar. Ancak, bu olaydan sonra soyadımızı değiştirmek istiyoruz. Ama nereye kadar? Değiştirince ne olacak? Hadi değiştirdikten sonra bir tane daha sapık çıksa hasta çıksa ne olur? Çocuklarımız için endişe ediyoruz. Kötü bir leke ama her aileden çıkabilir. Özgecan’ın ailesi ile görüşmek isteriz. Aileye taziyeye gitmek isteriz. Allah kimsenin başına vermesin, onlardan daha fazla üzülüyoruz. Hem bunlara üzülüyoruz, hem de kendi adımıza üzülüyoruz. Başka diyecek bir şey yok sözün bittiği yer yani.” 

“KAZADAN SONRA PSİKOPATLAŞTI” 

Konuşmasında sık sık çok büyük üzüntü içinde olduklarını kaydeden Behzet Altındöken, yeğeni Suphi Altındöken’in 18 yaşındayken trafik kazası geçirdiğini ve beyninde hasar oluştuğu için askerlik de yapmadığını anlattı. 

Behzat Altındöken, “Travma geçirdikten sonra psikopatlaştı artık babasını bıçakladı annesini her gün dövmeye başladı, annesi babası boşandı. Biz ne düğününe gittik, ne de başka bir şeyine katıldık. Onu zaten aileden dışlamıştık. Evinde devamlı şiddet vardı, şimdi 3 yaşında bir çocuğu var. Duvara kafa atıyormuş, psikopatın çocuğu ne olur?” dedi.

ÜNİVERSİTE, DAVAYA MÜDAHİL OLACAK 

Öte yandan Özgecan Aslan’ın eğitim gördüğü Çağ Üniversitesi de gazetelere başsağlığı ilanı verdi. Özgecan’ın uğradığı hunharca saldırının kınandığı ilanda, üniversite olarak davaya müdahale edileceği belirtilerek şöyle denildi:

“Bu vahşeti yaşatan suçluların en ağır cezalarla yargılanacaklarına dair adalete güvenimiz tamdır. Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi olarak davaya müdahil olup sonuna kadar takipçisi olacağız.”

YAYIN YASAĞI YOK

Özgecan Aslan cinayeti soruşturmasında ‘gizlilik ve yayın yasağı’ olduğuna ilişkin iddiaların ise yanlış anlamalardan kaynaklandığı anlaşıldı. Soruşturmayı yürüten Tarsus Cumhuriyet Savcısı’nın CMUK’un 153’üncü maddesine göre delillerin toplanabilmesi için şüpheli ve mağdur avukatlarının dosyadan belge almasının kısıtlanmasına ilişkin ilk günkü kararın ailenin isteği üzerine kaldırıldığı, yayın yasağı yönünde ise bir talep bulunmadığı, bir karar da verilmediği belirtildi. 

AİLELER TEDİRGİN

Özgecan Aslan’ın evine gitmek için bindiği minibüste öldürülmesi, kızları üniversitede okuyan aileleri tedirgin etti. Kızlarını arayan anne ve babalar, onlardan minibüslere ve dolmuşlara binerken çok dikkatli olmalarını istiyor.