Otomotiv pazarında satışlar, bu yılın ocak-ağustos döneminde geçen yılın ilk 8 ayına göre yüzde 7 azalarak 584 bin seviyesinde gerçekleşti. Otomotiv sektörü temsilcileri, AA muhabirine yaptıkları değerlendirmede, düşüşün geçici olduğunu belirtirken, kalan 4 ayda satışların hareketlilik kazanarak eski seyrine dönmesini beklediklerini kaydetti.

 

Toyota Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Ali Haydar Bozkurt, 15 Temmuz süreci ve sonrasındaki bazı olumsuz durumların piyasalara yansımasını normal gördüğünü ifade ederek, otomotiv pazarında ilk 8 ayda daralma olsa da bu tablonun kendilerinde umutsuzluğa yol açmadığını söyledi.

 

Bozkurt, sağlam temeller üzerine oturan Türkiye ekonomisinin geleceğe olumlu bakmalarını sağladığını belirterek, “Eskiden olduğu gibi bu tip olumsuzluklar karşısında durağanlaşan bir ekonomimiz artık yok. Önümüzdeki 4 ayda bu düşüşün toparlanma sürecine gireceğini ve satışların normal seviyelere geleceğini düşünüyorum. Tüm parametreleri değerlendirdiğimizde ekonomik düzenin devam ettiğini görüyoruz. Dolayısıyla son yaşanan olayların da otomobil satışlarını ciddi oranda etkilemesini ve pazarda küçülme yaratmasını beklemiyoruz.” şeklinde konuştu.

 

Otomotiv sektörünün önceki yıllarda yakaladığı tempoya bir an önce tekrar ulaşması gerektiğini vurgulayan Bozkurt, şunları kaydetti:

 

“Şu an için bazı teşviklere ihtiyaç olduğunu söyleyebiliriz. Bu teşvikler otomotiv ve onun direkt etkilediği sektörlerde rahatlamaya yol açar. Örneğin, konut faizlerinde indirim kararı alınmasının ardından otomobil kredilerinde de bu yöndeki bir indirim, sektörümüzü olumlu yönde etkileyecektir. Kredi faiz oranlarına yansıyacak muhtemel düşüşlerle birlikte otomotiv sektörü bir ivme yakalayacaktır. Bu tür teşviklerin kısa bir süre sonra açıklanmasını ve uygulamaya alınmasını bekliyorum. Temmuz öncesinde gündemde olan teşviklerin bir miktar daha genişletilmesi ekonomik anlamda büyük ivme kazandırır.”

 

Bozkurt, ağustosta etkileri görülmeye başlanan normalleşme ivmesinin eylül ayı ile birlikte artmasını beklediğini, bu yılın sonunda toplam pazarın 2015’in rakamına yakın olacağını söyledi. 

 

– “Son 4 aydan umutluyuz ve satışlar eski seyrine döner diye tahmin ediyoruz” 

 

Hyundai Assan Genel Müdürü Önder Göker de Orta Doğu’daki gelişmeler, terör olayları ve Rusya ile yaşanan gerginliklere rağmen temmuz ayına kadar 2016’nın ilk yarısının olumlu geçtiğini ve sektör olarak pazarın 1 milyona ulaşacağını düşündüklerini ifade etti. 

 

Göker, bu süreçte döviz kurlarındaki hareketleri fiyatlara yansıtmadıklarını belirterek, “Ancak darbe girişimi, temmuz ayındaki 9 günlük Ramazan Bayramı tatili ve ticari araçlara ilişkin ÖTV müjdesi sebebiyle haziran sonrası düşüş başladı. Pazarın 1 milyonun altına düşmemesi ve satışlarımızın herhangi bir sekteye uğramaması için çalışmalarımıza olağanüstü bir şekilde devam ediyoruz.” dedi.

 

Temmuz ayındaki dalgalı hareketliliğin doğal olarak satışlara da yansıdığını, ancak bunun, karamsar bir hava içinde oldukları anlamına gelmediğini ifade eden Göker, özellikle büyük şehirlerdeki showroom trafiğinin ağustosta daha canlı geçtiğini, eylül ayında ise Kurban Bayramı süresince bir miktar gerileme beklense de sonrasında okulların açılmasıyla satışların ve sektörün yaz aylarının aksine biraz daha canlanacağını tahmin ettiklerini söyledi.

 

Göker, hükümetin aldığı ÖTV kararıyla satışların geçen aylara göre daha hareketli olacağına işaret ederek, “Özellikle Hyundai markasına karşı sempatisi olan ticari taksi sahipleri bu yeni uygulama ile satın alımlarına başlayacaklar. Bizler de gerek araç stokumuz gerekse yedek parça ve satış sonrası hizmetlerdeki üstünlüğümüzle bu yeni kararı mutlulukla karşıladık.” diye konuştu.

 

Bu önemli gelişmenin yanı sıra Rusya ile gerçekleşen görüşmelerin etkisi, inşaat sektörüne ilave teşvikler, vergi ve borçlardaki yeniden yapılanmalar, Merkez Bankasının almış olduğu faiz indirim kararları ve ömrünü tamamlamış araçlara verilecek desteklerle iç pazarın hareketleneceğini vurgulayan Göker, yılın kalan son 4 ayından umutlu olduklarını ve satışların eski seyrine döneceğini tahmin ettiklerini söyledi.

 

Bu yıl otomotiv sektörü toplam pazarının 2015 ile benzer seviyelerde olacağı, belki çok düşük bir fark ile 900-950 bin adet aralığında gerçekleşeceği öngörüsünde bulunan Göker, “Otomotiv sektörü gelişmesini devam ettiriyor ve aynı zamanda bazı dinamikleri değişikliğe uğruyor. Fakat zor zamanlarda çok çalışanlar ve adımlarını doğru atanlar bu işten karlı çıkacaktır. Rekor beklemek, şu anki tabloya bakarak fazlasıyla iyimserlik olur ama çok hareketli bir sektör olduğunu da unutmamak gerekiyor.” yorumunu yaptı. 

 

– “Faizler düşerse talep artar”

 

Nissan Türkiye Genel Müdürü Sinan Özkök ise otomotiv pazarında bir toparlanma süreci gördüklerini ifade ederken, bu aşamada hükümetin taksi ve ticari araçlara ÖTV muafiyeti getiren kararının bu normalleşmeyi destekleyeceğini kaydetti.

 

Özkök, hükümetin dile getirdiği şekilde, kredi faizlerinin düşmesi ve bankaların daha uygun koşullarla kredi verir hale gelmesi neticesinde pazardaki talebin artacağını, bu şekilde sektörün ihtiyaç duyduğu canlanmanın sadece ticari araçla sınırlı kalmayacağını, binek araçlara da bunun hızla yansımasının olacağını söyledi.

 

Toplam otomotiv pazarının bu yılın sonunda 930 bine ulaşacağını düşündüklerini kaydeden Özkök, “ÖTV muafiyeti yasasından sonra pazarın, ticari araçlar üzerinde büyümesini bekleyebiliriz. Geçen yılı rekor bir düzeyde kapattıktan sonra 2016’yı kaybetmemeli, bu yılı da iyi bir seviyede tamamlamalı, otomotiv sektörünün gücünü ve bu sektöre olan talebi özelikle yurt dışındaki yatırımcıya göstermeyi önemsemeliyiz.” diye konuştu.

 

Özkök, markaların yapacağı çeşitli kampanyalarla yılın son çeyreğinin yine oldukça hareketli ve rekabetçi geçeceğini belirterek, “Bu rekabetten en karlı müşteri çıkacak ve bu pazara pozitif yönde bir ivme katacaktır. Bunun finansal kampanyalarla desteklenmesi için de faiz iyileştirmelerinin devamını ve psikolojik sınır olan yüzde 1’in altına inmesini hedeflemek gerek.” dedi. 

 

– “2016’nın geçen yıla benzer olacağı öngörümüzü koruyoruz”

 

Renault Mais Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Aybar, otomotiv sektörü için 2016’nın geçen yıla benzer olacağı öngörülerini koruduklarını belirtirken, piyasanın güçlü aktörlerinden birisi olarak faaliyetlerine ve yatırımlarına devam ettiklerini, sektörün geneli için istikrarın çok önemli olduğunu vurguladı.

 

Citroen Genel Müdürü Bahattin Tatoğlu da 2015 yılını 1 milyon satışla kapatan sektörde bu yılın ilk yarısında kurumsal pazardaki yüksek talep nedeniyle 2015’i aratmayan bir performansa imza atıldığını, temmuz ve ağustos aylarında ise hem mevsimsel etkenlere hem de son ekonomik gelişmelere bağlı olarak pazarda bir miktar yavaşlama gerçekleştiğini kaydetti.

 

Sektördeki hakim görüşün, sonbaharla birlikte pazarın tekrar toparlanıp yılın 900 bin civarında toplam satışla kapanacağı yönünde olduğunu bildiren Tatoğlu, Türkiye otomotiv pazarının ekonominin büyümesi doğrultusunda artık belirli bir seviye yakaladığını ve bunu gelecek yıllarda da sürdüreceğini söyledi. 

 

– “Pazarın 2015’teki sonuçlara ulaşması için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz”

 

Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) Genel Koordinatörü Hayri Erce de Türkiye’nin iç pazarını, otomotiv sektöründe küresel oyuncu durumundaki ülkelerin seviyesine taşıyacak teşvik ve uygulamalara ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Bu anlamda kamu katkısının önemine işaret eden Erce, insan ve yük taşımacılığı yapan araçların yenilenmesi ve gençleştirilmesine yönelik düzenlemeyi çok olumlu bulduklarını ifade etti.

Yatırımların proje bazında desteklenmesi, özel ve esnek teşvik mekanizmasının hayata geçirilmesinin büyük yatırımları Türkiye’ye çekeceğini umduklarını dile getiren Erce, yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik değişikliklerin de önemli yatırım ve Ar-Ge teşvikleri, KDV düzenlemeleri, damga vergisi ve harç düzenlemeleri içerdiğini anlattı.

Dünyanın düşük büyüme oranları ile karşı karşıya iken Türkiye’nin büyüme sürecinin devamlılığını sağlamak üzere iç pazar dinamiklerini destekleyecek, yaşlı araç parkını gençleştirmeye yönelik uygulamalar gibi politikaların hayata geçirilmesinin Orta Vadeli Plan’a, ülkenin büyüme dinamiklerine ve çevre koruma önlemlerine önemli katkı sağlayacağını vurgulayan Erce, “Büyüyen Türkiye ile birlikte otomotiv sektörü de küresel arenadaki yerini daha da sağlamlaştırma ve ileri gitme imkanına kavuşacaktır.” dedi.

 

Hayri Erce, Türkiye otomotiv pazarının 2015’teki sonuçlara ulaşması için sektör olarak ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini kaydetti.