Genelkurmay Karargahı’nda 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102’nci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen “Şehitleri Anma Töreni”ne, 61 şehidin 134 yakını katıldı. Törende en yaşlısı 73 yaşındaki bir şehit yakını ile en genci 5 yaşındaki şehit çocuğu da yer aldı.
Törende, Çanakkale, Kore Savaşı, Kıbrıs Barış Harekatı’nın yanı sıra Ankara Merasim Sokak’ta askeri servis aracının geçişi sırasındaki terör saldırısında, Fırat Kalkanı Harekatı’nda ve 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan asker, polis, sivil memur, korucu, öğretmen ve sivil vatandaşların aileleri katıldı. Özel Kuvvetler Komutanlığında 15 Temmuz gecesi darbeci Semih Terzi’yi vurarak darbenin seyrini değiştiren şehit Astsubay Ömer Halisdemir’in babası Hasan Hüseyin Halisdemir de törende yer aldı.
Atatürk Kültür Sitesi’nde saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, kısa film gösterimi yapıldı. Bu sırada gözyaşlarına hakim olamayan bazı şehit aileleri duygu yüklü anlar yaşadı.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde şehit düşen Astsubay Seçkin Çil’in ağabeyi Astsubay Hüseyin Çil’in yaptığı konuşmanın ardından, Albay Erhan Altunok da şehitleri anlatan bir sunum gerçekleştirdi.
Prof. Dr. Necdet Hayta “Çanakkale Muhaberelerinin Türk ve Dünya Tarihi Açısından Önemi” konulu konferans verdi.
“İbret ve esefle gördük”
Konferansın ardından konuşma yapan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, vatana, bayrağa, birlik ve beraberliğe göz dikenlerin asla emellerine ulaşamayacağına dikkati çekti.
Türk ordusunun daima milletinin emrinde olduğunu dile getiren Akar, ordunun şehitlerin izinde yürümeye devam edeceğini belirterek, şunları söyledi:
“15 Temmuz’da şanlı tarihimizin hiçbir döneminde rastlanmayacak bir şekilde aklını, fikrini, ruhunu ve bütün değerlerini birtakım ihanet şebekelerine tutsak eden zavallıların, hainlerin ve alçakların ortaya çıktığını ibretle ve esefle gördük. Böylesi acı bir deneyim karşısında iman dolu göğüslerini her türlü ihanetin önüne çelikten bir sur gibi çeken şehitlerimiz, uğruna feda olunacak gerçek değerlerin neler olduğunu bir kez daha göstermişlerdir.”
“Ordumuz, kanlarını yerde bırakmayacaktır”
Genelkurmay Başkanı Akar, geçen yıl 17 Şubat’ta Merasim Sokak’ta, 6 Eylül’de Dağlıca’da, 17 Aralık’ta Kayseri’de hain terör saldırılarında şehit verdiklerini anımsatarak, sınır ötesinde yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı’nda da kahramanların şehadete yürüdüğünü ifade etti. Akar, şöyle devam etti:
“Milletçe üzgünüz, kızgınız. Türk milletinin bağrından çıkan ordumuz, bugüne kadar evlatlarımızın kanlarını yerde bırakmadı, bundan sonra da bırakmayacaktır. Bu uğurda şehitlerimize layık olmak için azim ve kararlılıkla mücadeleye devam edeceğiz. Birliğimizi hedef alan tüm terör örgütlerine karşı asker-millet anlayışının bir timsali olan Türk Silahlı Kuvvetleri, milletimizin sevgi ve güveninden aldığı güçle kararlı ve tavizsiz mücadelesini yılmadan sürdürecektir.”
Türk Silahlı Kuvvetlerinin, jandarma, polis ve güvenlik korucularıyla omuz omuza tek bir terörist kalmayıncaya kadar yurt içinde ve sınır ötesinde mücadeleye artan azimle devam edeceğini bildiren Akar, ebedi başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, egemenlik ve bağımsızlık uğruna canlarını feda eden şehitlere ve onların ailelerine vefa borcunu hiçbir zaman unutmayacaklarını dile getirdi.