Bakan Faruk Çelik, teröristlerin bomba yapımında kullandığı nitratlı gübrelerin satışının yasaklanması kararının doğru olduğunu söyledi.
Bakan Çelik, dün NTV’de soruları yanıtladı. Nitratlı gübrelerin satışının yasaklanması ve toplanlamasıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Çelik, şunları kaydetti: ”2015 Temmuz’undan bu yana devam eden terör olayları dolayısıyla, el yapımı patlayıcılarda kullanılan temel madde olan nitratlı gübreler için bazı önlemler üzerinde durduk. Planlanan, üretimden kullanıma kadar bir kontrol mekanizması oluşturmak. Ancak ilk aşamada yurt genelinde nitratlı gübrelerin satışı durduruldu ve şimdiye kadar 298 bin ton gübre yediemine teslim edildi. Bu kararın seri olarak alınması gerekiyordu. Tartışma süreci aciliyetten dolayı mümkün değildi. Böyle ani bir karardan üreticimizin planları etkilendi ancak önce can sonra canan. Teröre malzeme olacak bir ürünün kontrol edilmesi için önlemler bir an önce alınmalıydı. Bu yönüyle bu kararın alınması doğru. Üretim açısından sezon itibarıyla, en az kullanıldığı bir dönem içerisindeyiz. Ayrıca nitratlı gübre önemli ama alternatifsiz değil.”
YENİ BİR GÜBRE ÇEŞİDİ
Gündemlerinde nitratlı gübrenin tamamıyla devlet kontrolüne alınmasının olmadığını dile getiren Çelik, ”Şu anda TÜBİTAK’la görüşmelerimiz sürüyor nitratlı gübrenin patlayıcı özelliğini ortadan kaldıracak yöntemler geliştirmek istiyoruz. Yani patlayıcı özelliğinden arınacak ama bitkiye ihtiyacı olan azotu yine sağlayacak. Yeni bir gübre çeşidiyle karşı karşıya kalabiliriz” diye konuştu.
ETLE İLGİLİ SIKINTI YOK
Bakan Çelik, şu anda etle ilgili bir sıkıntı bulunmadığının altını çizerek, şöyle devam etti: ”14 milyon civarında büyükbaş 41 milyon civarında küçükbaş hayvanımız var. Halihazırda elimizde 1 milyon 300 bin besi hayvanımız var. Etle ilgili spekülatif bir durum olmayacak. Üretici besici ve sanayici zincirinin iyi kurgulanması gerekiyor. Hayvan varlığımızı kendi iç bünyemizde çoğaltmamız gerekiyor. Hayvan ithal ederek, yem ithal ederek bu iş olmaz. Bunun olması için hayvan sayısını artırmamız lazım kendi damızlık çiftliklerimizi oluşturmalıyız. Yeni dönemde mutlaka besi olacak ama unutmayalım ki damızlık ağırlıklı bir döneme girdik.”