Suriye’den yaklaşık 4 yıl önce iç savaş nedeniyle aileleriyle Türkiye’ye sığınan ve bugün 20 yaşında olan Lilaf Selim 4 yıl önce Hatay’a geldiklerini, yaklaşık 1 yıl sonra Antalya’ya geçtiklerini anlattı.

Annesi, iki erkek kardeşi ve 19 yaşındaki kızkardeşi Nadya ile birlikte Antalya’da zemin katta bir ev kiraladıklarını ve uzun süre bu şekilde yaşadıklarını anlatan Lilaf Selim, girdiği her işte tacize uğradıklarını söyledi.

Bir çok işyerinde çalıştığını anlatan Lilaf Selim, “Garsonluk, kuaförlük, bulaşıkçılık, temizlikçilik. Her gittiğim işyerinde ilk başta ‘kızım gibi’ diyerek yaklaşıyorlardı. Sonra ise ‘Elini tutabilir miyim, çok güzelsin, öpebilir miyim’ gibi sözlerle karşılaştım. Para teklif ederek ilişkiye girmemi bile istediler” dedi.

İŞYERİ SAHİPLERİ VE ÇALIŞANLAR

Bir çoğunda tacizlerin işyeri sahipleri veya çalışanları tarafından, bazılarında da müşteriler tarafından yapıldığını anlatan Lilaf Selim, isteklerini yerine getirmeyip işten ayrıldığını ve bu kez de parasını alamadığını dile getirdi.

Bu şekilde 100’ün üzerinde taciz olayı yaşadığını anlatan Lilaf Selim, ‘Sen Suriyelisin, bir şey yapamazsın. Şikayet edemezsin. Zaten kaydın yok. Polis bize bir şey yapmaz’ gibi tehditlerle ve 20’li yaşlardan 50- 60’lı yaşlara kadar birçok kişinin taciziyle karşılaştığını söyledi.

EVDE DÖVME YAPIYOR

Suriye’de dövme yapmayı öğrendiğini ve küçüklükten beri de bu işi sevdiğini belirten Lilaf Selim, Suriye’de dövmenin kızlar için ayıp sayıldığından yapamadığını, Türkiye’de de çalıştığı işyerlerinde sürekli taciz edildiğinden çalışamadığı için dövme yapmaya başladığını dile getirdi.

Ciddi maddi sıkıntı yaşadıklarını ama Halep’teki evleri yıkıldığı ve her gün bombalar patladığı için Türkiye’ye sığınmak zorunda kaldıklarını aktaran Lilaf Selim, Suriye’de okula giderken öğrendiği dövme işini şimdi tacize uğramamak için evde yapmaya başladığını kaydetti.

ARKADAŞI DA PAZARLAMAYA ÇALIŞMIŞ

Evde çalışırken yanında ailesi olduğu için taciz olayıyla karşılaşmadığını kaydeden Selim, ancak bazılarının ‘Orada rahat edemiyorum, benim evde yapalım’ gibi isteklerde bulunduğunu, fakat kabul etmediğini söyledi.

Lilaf Selim, Antalya’da tanıştığı ve iki yıldır samimi görüştüğü bir kız arkadaşının, arkadaşı için dövme yaptıracağını söyleyerek kendisine erkeklerle para karşılığı ilişki kurma yönünde bir  girişimde bulunduğunu da şöyle anlattı:

“Çok iyi arkadaşımdı. O zaman dövme makinem yoktu ve makine almak için para biriktirmeye çalışıyordum. Dövme yaptıracak arkadaşının evinde makine olduğunu söyledi. Bir araç geldi ve kız arkadaşımla beraber bindik. 2 saat dolaştırdılar. Kız arkadaşım bana ‘Zaten paran yok. Paranı al yap git’ diyerek, araçtaki erkeklerle ilişkiye girmemi istedi. O an başımdan kaynar su döküldü. Araçtan inip 2- 3 saat eve yürüdüm. Bir daha onunla da görüşmedim.”

‘SURİYELİYİM’ DEYİNCE TACİZ BAŞLIYOR

Kız kardeş Nadya Selim ise günlük 10 lira yevmiye ile garsonluk, bulaşıkçılık, temizlikçilik gibi işlerde çalıştığını ama taciz nedeniyle birçok işte uzun süre çalışma imkanı bulamadığını söyledi.

Nadya Selim de “Suriyeliyim dediğimizde otobüste, yolda, her yerde taciz ediliyoruz ve birlikte olmak istiyorlar” diye yakındı.