Türkiye’nin ilk ve tek ödeme yöntemi olan TROY’un tanıtım toplantısında konuşan Canko, Türkiye’de ödeme sistemlerinin hızla gelişirken, bir ilkin daha gerçekleştiğini ve Türkiye’nin kendi ödeme yöntemini hayata geçirdiğini söyledi.

Son üç yıldır çalışmaları devam eden ulusal ödeme yönteminde sona gelindiğini ifade eden Canko, “Kredi ve banka kartlarının sağ alt köşesinde yer alan ve ödeme yöntemi markasını taşıyan bölümde artık bir Türk markası da yer alacak” diye konuştu.

BKM olarak 25. kuruluş yıl dönümlerini kutlarken, Türkiye’ye değer katmaya devam ettiklerini, ülke ve kartlı ödeme sistemleri için tarihi bir ana tanıklık ettiklerini vurgulayan Canko, bugüne kadar bilgi birikimi ve teknoloji gücü ile oluşan altyapıyla artık Türkiye’nin kendi ödeme yönetimi yarattıklarını dile getirdi.

Son 25 yıl içinde yerel kaynaklar ve kendi altyapılarıyla kümülatif olarak 28 milyar adet ödeme işlemiyle 1,8 trilyon dolara ulaşan kart harcaması hacmi yarattıkları bilgisini veren Canko, Türkiye’de 106 milyon banka kartı, 58 milyon kredi kartı ve 2,4 milyon adet POS cihazı olduğunu belirtti.

Canko, yıllık kartlı işlem tutarının 400 milyar dolar ve işlem hacminde Avrupa’da lider durumda olunduğunu kaydetti.

TROY, 1 Nisan 2016’da kullanıma hazır”

Küresel düzeyde 1 milyarın üzerinde kredi kartı ve banka kartı için faaliyet gösteren sistemlere, yerel düzeyde özelleşen taleplere cevap verecek, farklı bir alternatif ihtiyacın giderek arttığını söyleyen Canko, çeşitli ülkelerde de yerel düzeyde bakıldığında alternatif ödeme yönteminin mevcut olduğuna işaret etti.

Türkiye bankacılık sektörünün ulaştığı düzeye bakıldığında alternatif bir ödeme yöntemini yaratacak güce sahip olunduğuna dikkati çeken Canko, sektördeki bilgi birikimi ve teknoloji ile yeni bir dönemin kapılarını aralamanın vaktinin geldiğini ifade etti.

Canko, Türkiye’deki bankaların BKM çatısı altında güçlerini birleştirdiğini ve Türkiye’nin ilk ve tek ödeme yöntemini geliştirdiklerini kaydederek, konuşmasına şöyle sürdürdü:

“Türkiye’nin Ödeme Yöntemi’ markası Türkiye: TR, Ödeme: O, Yönetimi: Y harflerinden oluşan kısaltmayla, TROY oldu. TROY, 1 Nisan 2016 tarihinde kullanılmaya başlayacak. TROY’u kullanmak için geri sayıma başladık. Şu anda kadar ‘Ben buna katılmayacağım. Ben bu işte yokum’ diyen banka olmadı. 1 Nisan itibarıyla 2,4 milyon POS cihazında TROY kullanılabilecek ve 45 bin ATM de TROY’a para ödeyecek. Ödeme yaparken ya da alırken işlemler yine güvenli, hızlı ve sorunsuz şekilde gerçekleşsin diye, hem Türkiye’ye özel olsun hem Türkiye kazansın istiyoruz.”

TROY ile Türkiye için tasarruf yaratacağız”

Son beş yılda büyük bir dönüşüm içinde olduklarını ifade eden Canko, 2023’te nakitsiz toplum hedefini ortaya koyan BKM’nin ödeme teknolojilerinin geliştirilmesinde dünyada ve Türkiye’de öncü rolünü sürdüreceğini vurguladı.

Basit ve güvenli ödeme sistemleri sunan BKM’nin, bugünden geleceği şekillendiren ve kullanıcıları özgürleştiren uygulamalarıyla Türkiye ekonomisine değer katmaya devam edeceğini anlatan Canko, “Yüzde 100 nakitsiz toplum hedefine TROY ile daha kolay ulaşacağımızı ve Türkiye ekonomisine daha fazla değer kazandıracağımızı düşünüyorum” dedi.

Türkiye’nin kendi ödeme yönteminin oluşturduğu yeni ortamın, bir bütün olarak büyük bir tasarruf yaratılmasını sağlayacağına dikkati çeken Canko, “TROY’un bize yarattığı yeni koşullar ile bu tasarruf miktarının artacağını düşünüyoruz. TROY bizim için Türkiye ekonomisinin bütününde yaratacağı verimlilik ve tasarruf açısından önemli katkı sağlayacak” ifadelerini kullandı.

“TROY, yurtdışında da kullanılabilecek”

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Canko, TROY’un stratejisi hakkındaki soruya, “Türkiye’de gerçekleştirilen işlemlerin yüzde 60’ı nakit, yüzde 40’ı kartlarla yapılıyor. Var olan mevcut uluslararası markalarla kıyasıya bir mücadeleyi sürdürmek yerine, yüzde 60’lık nakitlik bölüme cephane kazanmak arzusu ile bu işe başlıyoruz. Ağırlıklı Anadolu’da yaşayan, emekli maaşı alan, öğrenci bursu alan kitlelere yönelik olarak bankalarımızın yapacağı stratejiler doğrultusunda kartlarınız size ulaşacak. Bilinçli kullanıcı belli bir müddet sonra kartların birbirleriyle olan avantajları ve teknolojilerine baktığı zaman ‘ben X kartı ya da Y kartını istiyorum’ deme şansına ulaşacaktır” dedi.

Türkiye’nin Ödeme Yöntemi’nin stratejik açıdan parayla ölçülemeyecek derece önemli olduğunu vurgulayan Canko, bunun arkasında 25 yılın birikimi olduğunu söyledi.

Bu kartın şu aşamada yurt içinde kullanılabileceğini, ancak uluslararası networklerle yapılacak iş birliği ile kartların yurt dışı kullanımının da olabileceğini dile getiren Canko, “Gelecek dönemde TROY kart ihraç edecek bir banka istediği uluslararası network ile TROY kartın arkasına o networkun adını yazıp uluslararası dolaşıma açabilir” diye konuştu.

TROY’un altyapısı ve oluşumuna ilişkin soru üzerine Canko, TROY’un tüm bankalar adına BKM tarafından gerçekleştirildiğini ifade etti.

Soner Canko, TROY’un kullanımının artmasıyla hem banka hem de tüketici açısından tasarrufu artırıcı etki yapacağını, diğer ödeme yöntemleri ile kıyaslandığında çok daha fazla artı değerinin olacağını vurguladı.

“Yapıcı rekabet yapacağız”

Kartı bankaların basacağını ve kartların sağ alt köşesinde Türkiye’nin markası olan TROY’un yazacağını anımsatan Canko, Türkiye’de hedefine ilişkin, “Büyük hedeflerimiz var Türkiye’nin en büyük üç ödeme yönteminden birisi olmak istiyoruz ve bir numara olma hedefimiz var” dedi.

Türkiye’de faaliyette bulunan uluslararası ödeme yöntemi markaları ile rekabet konusundaki soruya Canko, “Bu konu üzerinde hassasiyetle durduk. İlk yaptığımız işlem Rekebet Kurumu’na başvurmak oldu. Yıkıcı değil yapıcı bir rekabet yapmak istiyoruz” şeklinde cevap verdi.

Canko, BKM’nın felsefesine yönelik ise şunları kaydetti:

“BKM’de kar oluşturup bunu ortaklarımıza dağıtmak gibi bir felsefemiz 25 yıldır olmadı. BKM’de kar oluşturmak yerine verimlilik ve tasarruf oluşturalım. Bunu bankalar kendi çabaları ve pazar payları nispetince kullansınlar istedik. TROY ile de aynısı olacaktır. Biz ne yüzde 100 globalizayon taraftarıyız ne herhangi bir şekilde milliyetçi bir taraftayız. Biz serbest piyasa şartlarında yerli ve yabancı oyuncuların rekabet hukukuna uygun, hizmetin ve verimliliğin arttığı, özetle tasarrufun sağlandığı bir altyapıyla hareketle çalışmalarımızı yaptık.”