Orman ve Su İşleri Bakanlığı, NASA’nın Doğu Akdeniz Levant Bölgesi’ne ilişkin araştırmasının, Türkiye’nin güneydoğusu ile sınırlı olduğunu, son 9 asrın en kötü kuraklığının Türkiye için geçerli olmadığını bildirdi. 

 

Bakanlıktan yapılan açıklamada, Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) araştırmacılarının, Akdeniz havzasında 900 yıllık kuraklık değişkenliği üzerine yaptıkları çalışmanın Türk basınında, “Kıbrıs, İsrail, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suriye ve Türkiye’yi kapsayan Doğu Akdeniz Levant Bölgesi’nde 1998 yılında başlayan kuraklığın son 9 asrın en kötüsü olduğu” yönünde yansıtıldığı belirtildi.

 

Bu çalışmada bölgenin iklimini, suyun nasıl geldiğini veya çıktığını anlamak için ağaç halkaları incelenerek Akdeniz’in kuraklık tarihinin canlandırıldığı vurgulanan açıklamada, ağaç halkaları ile tarihleme metodu (dendrokronoloji) şöyle aktarıldı:

 

“Çeşitli devirlere ait ağaçlardan alınan kesitlerde görülen yaşlarını ortaya çıkaran halkaların çakıştırılması ile eskiye doğru giden bir halkalar çizelgesi yapılması ilkelerine dayanır. Örneğin, 1960 yılında kesilen bir ağaçta 200 adet yaş halkası bulunduğu varsayılırsa bu bize, ağacın 1760 yılında büyümeye başladığını gösterir. Levant Bölgesi, tarihsel ve kullanım olarak Doğu Akdeniz’e kıyısı olan bölgeyi kapsamaktadır ve Türkiye’nin güneydoğu bölgesiyle sınırdır. Diğer yandan web sitesinde yayınlanan haritada, 2012 yılının Akdeniz Bölgesi 2002-2015 ortalamasından farkını, yani su depolamasındaki azalmayı göstermektedir ve görüldüğü üzere Levant Bölgesi ve Mısır’da ciddi azalmalar söz konusu iken Türkiye için bu geçerli değildir.”

 

Meteoroloji Genel Müdürlüğü bünyesindeki Kuraklık İzleme Sistemi’nde SPI yöntemi kullanılarak Hatay ve Adana için çalışma yapıldığı, bunun sonuçlarına göre son dönemdeki kuraklığın olağanüstü bir durum olarak değerlendirilemeyeceğinin belirlendiği ifade edildi. Açıklamada şu değerlendirmede bulunuldu:

 

“Doğu Akdeniz’de 2007 ve 2009 yıllarında meydana gelen kuraklıklar sonrasında yazılan makaleler ve NASA’nın haberlerinde de benzeri durumlar yaşanmış ve ülke basını ile bazı sivil toplum kuruluşları tarafından bunlar kaynak kullanılarak duyurulmuştu. Bu tür haberler içerisinde özellikle ülkemizi gösterme çabalarının, ülkemizin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden Levant Bölgesi’ne doğru akan sınırı aşan nehirlerimizden kaynaklandığı düşünülmektedir.”