Başbakan Binali Yıldırım, Muğla’nın Seydikemer ilçesinin Boğalar Mahallesi’nde düzenlenen 19’uncu Yörük Türkmen Kültür Şöleni’ne katıldı.
Buradaki konuşmasında Yörükler’in Toroslar’ın tepesinde ay yıldızları bayraklar ve tüten ocaklarıyla ülkenin geleceğinin teminatı olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, Yörük Türkmenlerin yaylaların rengi ve neşesi, Anadolu’nun can damarı olduğunu söyledi.
Bu yıl 19’uncusu yapılan Yörük Türkmen Kültür Şöleni’ne daha önce de katıldığını hatırlatan Yıldırım, şölene ilk olarak 2010 yılında eski AK Parti Muğla Milletvekili Ali Boğa’nın daveti üzerine katıldığını aktardı.
Şölenin kendisinde alışkanlık yaptığını dile getiren Binali Yıldırım, şöyle konuştu:
“Bir Yörük Türkmen olarak, Kayı Boyu’nun torunu olarak sizlerle gurur duyuyoruz. Kınık’ın, Dodurga’nın, Kayı’nın, Bayat’ın, bütün Oğuzların yiğitleriyle gurur duyuyoruz. Bugün onların torunlarıyla kucaklaşıyoruz. Buraya kardeşlik bağlarımızı güçlendirmek, kültürümüzü, hatıralarımızı yaşamak ve yaşatmak için geldik. Bugün 24 Oğuz Boyu’na ait bayraklar ile Türk bayrağının gölgesi altında toplandık. İstiklal Marşımız ile bayrağımızı yükseklere çektik. O ay yıldızlı bayrağımızın nazlı nazlı dalgalanışına hep birlikte şahit olduk. Siz Yörükler, 15 Temmuz’da Muğla’da, Marmaris’te alçaklara geçit vermediniz. Milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan’a sahip çıktınız. Cumhurbaşkanımızı şehit etmeye gelenlere en güzel dersi sizler verdiniz. Sizlere milletim adına teşekkür ediyorum. Türk demokrasisini zaferle sonlandırdınız. Darbecilere darbeyi vurdunuz. Onun için sizler bu dağların, civan mert, cömert, dost insanlarısınız.”
Şölene katılan tüm Yörükler nezdinde milletin tüm fertlerine Beşkaza Yaylaları’ndan selam ve sevgilerini gönderen Yıldırım, şölenin hayırlı olması temennisinde bulundu.
“Allah’a şükür hiçbir can kaybı yok”
Başbakan Yıldırım, Ege Denizi’nde önceki gece meydana gelen depreme de değinerek, şunları kaydetti:
“Şiddetli bir deprem oldu. Allah’a şükür hiçbir can kaybı bizim topraklarımızda yok. Ancak İstanköy Adası’nda bir vatandaşımız hayatını kaybetti. Bir İzmirli, hemşehrim. Ona, Allah’tan rahmet diliyorum. Yine depremde bir İsveç vatandaşı hayatını kaybetti. Ona da rahmet diliyorum. Evet, depremden hemen sonra valimizle görüştük. Tedbirler alındı, bütün bölge kısa sürede gözden geçirildi, kontrol edildi. Hiçbir can kaybının olmadığı, büyük bir yıkımın olmadığı tespit edildi. Hemen AFAD, Kızılay ve ilgili bakanlıklarımız tekrar herhangi bir deprem olur düşüncesiyle gerekli tedbirleri aldılar. Eğer dertli değilseniz, milletin derdiyle dertlenmezseniz deprem olur, afat olur, yerlerde sürünürsünüz ama milletinizin, vatandaşınızın derdini dert edinirseniz, milletin adamı olursanız, ne olursa olsun hiçbir şey olmaz. Kararlılıkla geleceğe yürümeye devam edersiniz.”