Eski bakan, CHP’li Fikri Sağlar, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bilgisi dahilinde Muharrem İnce ile görüştüğünü ve İnce’nin “adaylıktan çekilmesinin mümkün olmadığını” aktardı. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da, “Memleket Partisi genel merkezine yapılan ziyaretin ardından aynı gün ve ertesi gün (29-30 Mart), Sayın İnce ile iki kez görüşme gerçekleştirilmiştir. Maalesef önerilerimize uygun bir yanıt alınamamıştır” paylaşımında bulundu.
Bu açıklamaların ardında İnce’den yeni bir paylaşım geldi. Sosyal medya hesabından, “Her platformda siyasette ittifakların olabileceğini ama bu ittifakların menfaatler etrafında değil ilkeler etrafında olabileceğini söyledim” diyen İnce şunları kaydetti:
“İlke ittifakı kurabileceğimiz partiler arasında da CHP ve İyi Parti olabileceğini ifade ettim.
Katıldığım bir TV programında dostlar aracılığı ile bir görüşme yapıldığını ilk kez ben açıkladım. Bu dolaylı görüşmelerde ilkesel bir ittifak yapılabileceği muhataplara iletilmişse de partimizi ziyaretleri öncesinde bir geri dönüş olmamıştır.
Bütün kamuoyu gibi bizde de (her ne kadar ziyaret adayların kesinleşmesine 24 saat öncesine bırakılmışsa da) partimizi ziyaretlerinde birinci ağızdan bir görüşme olur beklentisi oluşmuşken meselenin yakınından bile geçilmemiştir.
Daha sonra kamuoyunda bu konu ile ilgili tepkileri bastırmak için olsa gerek adayların kesinleşmesinden sonra hatırlı dostları araya sokarak bazı teklifler yapılıyormuş gibi yapılmıştır.
Benim ilk günden beri duruşum net ve açıktır: kişisel ikbal, makam, koltuk derdinde değilim. Öyle olsaydı zaten CHP’deki konforumdan vazgeçmezdim. Benim derdim memlekettir. Bu memleketi düze çıkarmak için yola çıktığımız bana inanmış, bu yola gönül vermiş insanları yolda bırakacak herhangi bir adım atmam. Gerçekten istenilseydi ilkeler üzerinden bir ittifak kurulabilirdi. Gerçekten istenilseydi bu girişimler adayların kesinleşmesinden sonra değil, çok öncesinde yapılabilirdi.
Kemal Bey’e yeterli ve doğru bilgiler verilmemiş de olabilir. Memleket Partisi’nin oy oranları ile ilgili belki kamuoyu gibi onu da yanıltmış olabilirler. O yüzden ben de onu suçlamak istemem.
Bu meselenin uzatılmasını da doğru bulmuyorum. Bizi itham eden bir açıklama yapılmadığı sürece, bu konu ile ilgili son açıklamamdır. Ortak hedefimiz olan bu iktidarın gönderilmesi konusuna odaklanalım.”