Mudanya Belediyesi’nin 1-31 Ekim Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı kapsamında Pembe Ekim sloganıyla düzenlediği etkinler, “Erken Teşhis Hayat Kurtarır” başlıklı söyleşi ile başladı. MUDAŞ Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen ve Op.Dr. Erol Aksaz, Müge Dalgıç ve Aysel Okumuş’un konuşmacı olarak katıldığı etkinlikte, erken teşhisin hayat kurtarıcı rolüne dikkat çekildi. Söyleşiye, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, kadın belediye meclis üyeleri ile çok sayıda Mudanyalı kadın katılım sağladı.
Hastalığın erken tanı, teşhis ve tedavisinin önemine dikkat çeken Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı’na bağlı Sağlıklı Hayat Merkezi KETEM (Kanser Erken Teşhis Merkezi) birimi işbirliği ile Mudanyalı kadınlara ücretsiz ve randevusuz olarak kanser taramalarına başlayacaklarını açıkladı. Dalgıç, şöyle konuştu:
“Herkesin DNA’sı kendisine ait ve dünyada tekse, herkesin hastalığı da kendisine aittir. Bu hastalığın ana konusu, takip etmek, kontrolleri aksatmamak ve erken teşhistir. Meme kanserinin tedavi başarısı çok yüksek. Tek istinası geç kalmaktır. Lütfen kontrollerinizi aksatmayın. Erken teşhis çok önemli” dedi.
Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı’na bağlı Sağlıklı Hayat Merkezi KETEM (Kanser Erken Teşhis Merkezi) birimi işbirliği ile Mudanyalı kadınlara ücretsiz ve randevusuz olarak kanser taramalarına başlayacaklarını açıkladı.
HER YIL DÜZENLİ KONTROL YAPILMALI
Op. Dr. Erol Aksaz ise, meme hastalıklarının ve kanserinin belirtilerini örneklerle anlattı. Her 8 kadından 1’inin meme kanserine yakalandığının altını çizen Aksaz, kanserin erken evrede fark edilmesinin önemini vurgulayarak, “Erken teşhis edilirse hayatta kalma şansı artıyor, meme kaybı riski azalıyor” dedi. Her ağrının bir kanser bulgusu olmadığını da belirten Aksaz, “Mamografi çektirmek acısız bir işlemdir ve zararlı değildir. Ailede kanser geçirmiş bir kişi var ise, gen testinin yapılması gerekmektedir. En iyisi de her yıl düzenli kontrollerinizi yaptırın” diye konuştu.
“STRESİ YENMEK ÇOK ÖNEMLİ”
Kansere yakalanma ve tedavi sürecini anlatan emekli öğretmen Aysel Okumuş, “Ben ‘kanserim, yarın ölüyorum’ demedim. Koşturdum. Öylesine koşturdum ki, koştururken bu hastalığı unuttum. Yılda dört kere kontrole gidiyorum. Yani yılda dört kere doğum günümü kutluyorum. Bu hafta yine kontrole gideceğim ve doğum günümü kutlayacağım” dedi. Hastalık döneminde yaşananların çok zor olduğunu da söyleyen Okumuş, “Yaşama sarılın. Güçlü olun. Her yıl kontrole gidin. Geç kalmak insanın hayatına sebep oluyor” diye konuştu.
Annesinin ve anneannesinin kendisi gibi kanser hastalığına yakalandığını anlatan Müge Dalgıç ise, kanser süreci sırasında yaşadıklarını paylaştı. Eşi Deniz Dalgıç’ın kendisine bu süreçte çok destek olduğunu söyleyen Dalgıç, şunları söyledi:
“Hastalık teşhisi konulduğu zaman stresi yenmeniz çok önemlidir. Çünkü vücudunuzun kendini tamir etmesi için iyi hissetmesi gerekiyor. Stresli ve gergin olursanız hastalığı yenemiyorsunuz. 12 hafta boyunca kemoterapi gördüm. Hastalık geliyor ama kendimize iyi bakarak, düzenli uyku ile hastalığın geçmesi elimizde. Eğer ki iyi niyet ile iyileşeceğinizi düşünürseniz bir karşılığı mutlaka olacaktır”
Söyleşi bitiminde kadınlar, protez model üzerinde kendi kendine teşhis ile ilgili bilgi aldı.