TBMM Genel Kurulu’nda İç Güvenlik Paketi’nin görüşmeleri öncesinde kavga çıktı. Bazı milletvekilleri yaralandı. Paketin görüşmelerine 19 Şubat perşembe günü başlanacağı bildirildi.
HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan kavgayla ilgili, “Hakikaten çok ağır bir saldırı oldu, demir iskemleleri fırlattılar, Aykut Erdoğdu’nun göğsüne Meclis Başkanı’nın tokmağıyla vurdular, çanı bir milletvekilinin kafasına indirdiler” dedi.
Kürkçü, TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan kavgayla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, kapalı oturum sırasında usul tartışması açılmasının talep edildiğini ancak TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı’nın usul tartışması isteklerine yanıt vermediğini, bunun üzerine uzun süren tartışma olduğunu kaydetti.
Bu tartışma sonuçlanmadan Bahçekapılı’nın, AK Parti’li vekillere kürsüyü açmaya teşebbüs ettiğini belirten Kürkçü, şunları kaydetti:
“Bizim grup başkanvekilimiz Pervin Buldan ve milletvekilimiz Sebahat Tuncel, kürsünün önünde durdular. Bunun üzerine bir anda AKP’li erkek vekiller kürsüye saldırdılar. Arkadaşlarımızı itip kakmaya başlayınca ister istemez arkadaşlarımızı korumak için müdahale ettik ve bunun üzerine arbede başladı.
Sadece kendimizi mazur göstermek için konuşmuyorum, hakikaten çok ağır bir saldırı oldu. Hem çok sayıda insan saldırdı, bayağı can almaya gelir gibi… Demir iskemleleri fırlattılar, Aykut Erdoğdu’nun göğsüne Meclis Başkanı’nın tokmağıyla vurdular, çanı bir milletvekilinin kafasına indirdiler. Ben de Sebahat Tuncel’i vekilimizi kenara çekmeye çalışırken ona saldırmak isteyenler bana saldırdı ve yere yuvarlandık. Ondan sonra başım kanayınca arkadaşlar revire getirdi. Başımda bir darbe var. Kanama durdu. Vahim olduğunu sanmıyorum ama sabaha kadar bakacağız.
AKP grubu, bu iç güvenlik yasasını yıldırım hızıyla, tartışma olmadan Meclis’ten geçirmek istiyor. Kapalı olduğu için oturum daha fütursuz hareket edildi. İç güvenlik paketinin bir fiili uygulamasını Meclis’te yaşamış bulunuyoruz. Bu gece tasarının görüşmelerine başlama hırsıyla bu sonuç doğdu. AKP’li vekiller kendilerinin vehmettikleri yetkiyi polise verdikleri takdirde olacaklara dair bir demo sayabiliriz olanları.”
“Arka kapıdan revire götürdüler”
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal da AA muhabirine olayı şöyle anlattı:
“Kapalı oturumda Hasip Kaplan söz istedi ve kürsüye gitti. O sırada Kaplan kürsüdeyken Grup Başkanvekilimiz Levent Gök de söz istedi. Başkanvekili Bahçekapılı söz vermeyince Hasip Kaplan kürsüden ayrılmadı. Bunun üzerine Sebahat Tuncel kürsüye gitti. Ardından AK Parti’li milletvekilleri kürsünün etrafını sararak saldırdı ve olaylar başladı. Kavga başlayınca ben de cep telefonumla çekim yapmaya başladım. Bunu gören AK Parti’li milletvekilleri bu sefer bana saldırdılar. Kavga sırasında milletvekili arkadaşlarım Aykut Erdoğdu, Refik Eryılmaz, Musa Çam ile HDP Milletvekili Ertuğrul Kürkçü yaralandı. Daha sonra beni arka kapıdan çıkararak revire götürdüler. Musa Çam’ın Atatürk çiçeğinin üzerine düştüğünü gördüm, umarım omuriliğinde bir zedelenme olmamıştır. Bana, Aykut Erdoğdu’ya ve Ertuğrul Kürkçü’ye Meclis revirinde müdahale yapıldı. Refik Eryılmaz ve Musa Çam Başkent Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırıldı.”
“Konuşmamı engellemeye çalıştılar”
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan kavga konusunda, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AK Parti ve HDP’nin, AK Parti’nin grup önerisinin kapalı oturumda görüşülmesi için önerge verdiğini söyledi.
TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı’nın, HDP önergesi üzerindeki konuşması için HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan’ı kürsüye çağırdığını belirten Elitaş, şöyle konuştu:
“Pervin Buldan, sabote etmek için konuşmadı. Sayın TBMM Başkanvekili, ‘biriniz imza atın, konuşun’ deyince, Hasip Kaplan gidip önergeye imza attı. Fakat Kaplan kürsüye gelip 10 saniye konuştuktan sonra, Pervin Buldan, Kaplan’ı kürsüden aldı, çekti. Bunun üzerine Başkanvekili, ‘görüşmeniz bitmiştir, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ı çağırıyorum’ dedi. Ben kürsüye gittiğimde hem Pervin Buldan hem de Sebahat Tuncel, kürsüden beni atmak için uğraştılar. Ben konuşmaya başlarken onlar yanıma gelerek beni fiili olarak kürsüden iteklemeye uğraştılar, konuşmamı engellemeye çalıştılar. Ben de kürsüden ayrılmamak için uğraştım. O çerçevede, HDP’den Grup Başkanvekili ve diğer milletvekilleri gelerek, ‘kadına şiddet uyguluyorsun’ dediler. Orada bir grup başkanvekilinin kürsüde yaptığı konuşmayı engellemeyi şiddet olarak kabul etmiyorlar, onların beni kürsüden uzaklaştırma eylemlerini İçtüzük’e aykırı olarak görmüyorlar ama ‘vay efendim siz kadınları oradan neden uzaklaştırıyorsunuz’ diyerek, kadınları kullanarak Genel Kurul’da şiddet ve terör estirdiler.”
Elitaş, bundan sonra farklı arbedeler olduğunu, kendisine saldırmaya çalıştıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:
“HDP milletvekilleri bana yumruk atmaya çalıştılar. Bunun üzerine bizim gruptan arkadaşlar o tahrik üzerine onları benden uzaklaştırmaya çalıştılar. Orada bir arbede yaşandı. O arbedede HDP Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu, stenografların oturduğu sandalyeyi kaldırıp grubumuzun üzerine fırlatmaya çalıştı. O arada Meclis Başkanlık Divanı’ndaki zili CHP’li bir milletvekili söküp AK Parti Grubu’na fırlatmaya kalktı ve o çerçevede olaylar gelişti. Bir milletvekili de geriye çekilirken çiçeklerin bulunduğu yere düştü, inşallah bir şeyi yoktur. Maalesef şu anda TBMM’de terör estirebilmek için her türlü işlem ve eylemi yaptılar, her türlü tahriki ve şiddeti uyguladılar.”
İç güvenlik paketi perşembe günü görüşülecek
Elitaş, TBMM Genel Kurulu’nun bugün grup önerilerinin bitimine kadar çalışacağını belirterek, “Biz grup önerimizde 684 sıra sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu, Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın görüşme takvimini ve çalışma saatlerini değerlendireceğiz. Tasarının görüşmelerine 19 Şubat Perşembe günü başlanacak” dedi.
“Muhalefetimiz sürecek”
CHP Grup Başkanvekilleri Akif Hamzaçebi, Levent Gök ve Engin Altay da, TBMM Genel Kurulu’nun çalışmalarını tamamlamasının ardından, 02.00’de Meclis’te basın toplantısı düzenledi.
Hamzaçebi, AK Parti Grubu’nun getirdiği “iç güvenlik paketi”nin görüşmelerine geçilemediğini kaydetti.
AK Parti’nin, grup önerilerinin tamamlanması ve tasarının görüşmelerine başlanmasını amaçladığını ifade eden Hamzaçebi, “Ancak başta CHP olmak üzere yoğun bir dirençle karşılaşınca yarına kaldı. Yarından sonra da şüphesiz ki muhalefetin, CHP’nin, özgürlükleri baskı altına alan bu yasaya karşı anlamlı muhalefeti devam edecektir. Bu paketin iç güvenlikle, özgürlüklerle hiçbir ilgisi yoktur. Bu paketin adı polis devleti paketidir” değerlendirmesinde bulundu.
Hamzaçebi, bu tasarının, büyük bir toplumsal tepkiyi tetiklemek suretiyle Türkiye’yi yönetilemez hale getireceğini öne sürerek, “Sayın Davutoğlu, bu yasayı çekin, bonzai maddesini getirin hemen yasalaştıralım” çağrısında bulundu.
CHP Grup Başkanvekili Altay da görüşmelerde TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı’nın İçtüzüğü adeta ayaklar altına aldığını savundu.
Bahçekapılı’nın, muhalefet partisinin grup başkanvekillerinin söz haklarını gasbettiğini, kullandırmadığını, uygulamalarının çok üzücü olayların yaşanmasına neden olduğunu anlatan Altay, şunları söyledi:
“Bir milletvekilinin kaburgalarının kırılmasına, birkaç milletvekilinin başından darbedilmesine yol açmıştır. İç güvenlik paketi daha yasalaşmadan TBMM Genel Kurulu’nun güvenliğini ortadan kaldırmıştır. Bu tasarı, diktatörlüğü kanuni zırha büründürme yasasıdır. Temsil ettiğimiz 77 milyonun temel hak ve özgürlüklerinin parlamento marifetiyle ortadan kaldırılmasına göz yummayacağız.
AKP Trabzon Milletvekili Oktay Saral ve İstanbul Milletvekili Metin Külünk’ün vahşi, fiziki şiddet içeren saldırılarını, Meclis Başkanlık Divanı’ndaki kürsüde duran tokmağı alarak milletvekillerinin kafasına gözüne savurmasını da esefle kınıyorum.”
CHP Grup Başkanvekili Gök de CHP’nin bütün milletvekillerinin, İçtüzük’ten kaynaklanan yetkiyle “faşist yasaya karşı göğüslerini siper ederek önemli bir savunma gerçekleştirdiğini” kaydetti.
Bu mücadelenin bundan sonra da devam edeceğini kaydeden Gök, “Bu demokrasiden çıkış yasasıdır, polis devletine geçiş yasasıdır. Bundan sonra da direneceğiz” ifadesini kullandı.
“En kritik oturum”
CHP Grup Başkanvekili Gök, yaralanan milletvekillerini ziyaret ettiği hastane girişinde gazetecilere yaptığı açıklamada da, Türkiye parlamento tarihinin en tarihi ve en kritik oturumlarından birini gerçekleştirdiklerini belirterek, “Ülkemiz ya demokrasiye son verecek polis devletine geçecek ya da insan haklarına dayalı, hukukun üstünlüğüne saygılı ve demokrasinin tüm kurallarıyla işlediği dünyanın saygın ülkelerinden biri olacak” dedi.
AK Parti’nin CHP’nin günlerdir süren itirazlarına karşın İç Güvenlik Yasası’nı bugün Meclis gündemine taşımasının, TBMM’de zaten günlerdir süren gerginliği daha da artırdığına işaret eden Gök, “AKP saldırgan yüzünü bir kere daha oraya çıkarttı. Bu konuda CHP milletvekilleri, milletten aldıkları yetkiyi sonuna kadar kullanarak, göğüslerini demokrasi düşmanlarına, faşist anlayışlara, diktatörlük özentisi ve hevesi içinde olanlara karşı siper eden bir anlayışla gerçekten yüz akı bir mücadele vermişlerdir” yorumunu yaptı.
Gök, sözlerini şöyle sürdürdü:
“AKP’nin önergesi bugün görüşülmemiştir. Yasanın görüşmelerine başlanmamıştır. Bu yasayı her türlü yetkimizi kullanarak engelleyeceğiz. Bunu Türkiye demokrasisi adına yapıyoruz, insan hakları adına yapıyoruz, ülkemizin esenliği adına ve polis devleti olmamak için yapıyoruz. Bu mücadeleler sırasında AKP’li saldırganların arkadaşlarımıza yönelik şiddetine karşı da elbetteki gereğini yapacağız, haklarında suç duyurusunda bulunacağız ve yasal haklarımızı sonuna kadar kullanacağız. Onları Meclis’te, yargı önünde mahkum ettireceğiz. Demokrasinin bir bedeli var. CHP bu bedeli bütün milletvekilleriyle ödemeye hazırdır, dost düşman bunu böyle bilsin.”
Bu arada, Refik Eryılmaz’ın elinden yaralandığı, Musa Çam’ın ise kaburgalarında ezik olduğu öğrenildi.