Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmet Arslan’ı makamında ziyaret etti. Bakan Çavuşloğlu ziyaret sonrasında gazetecilerin sorularına cevap verdi.

Çavuşoğlu bir gazetecinin “Avrupa Birliği Komisyonu bugün önemli bir rapor bekleniyor vize muafiyetine ilişkin sizin beklentiniz nedir? Diğer yandan son güne gelindi ama kriter tartışması hala devam ediyor, Ankara tamamladı mı kriterleri?” sorusu üzerine, “Türkiye Avrupa Birliği ile 2013 yılında Geri Kabul Anlaşması imzaladı. Geri Kabul Anlaşması ile birlikte de Vize Serbestisi Anlaşması’nı imzaladı. Bu yılın sonu itibariyle de bu anlaşmalar uygulanacaktı. Biz yaptığımız önerilerle bunu daha öne çıkardık. Avrupa Birliği ile özellikle kaçak göçün önlenmesi, yasal göçün teşvikiyle ilgili bir de yol haritamız var ve 18 Mart’ta da yeni bir anlaşmaya imza attık. Bu anlaşma çerçevesinde vize serbestisi Haziran ayının sonunda gerçekleşecek. Geri Kabul Anlaşması ile birlikte uygulanacak. Tabii Türkiye’nin gerçekleştirmesi gereken kriterler vardı. Bu kriterleri yerine getirmek için Türkiye gerekli çabaları sarf etti, Meclis’ten yasalarımız geçti ve atması gereken teknik adımları da attı. Tabii 72 kriterin biz hepsini gerçekleştirmek için çaba sarf ettik” dedi.

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARI, AVRUPA ÜLKELERİNE, SCHENGEN BÖLGESİNE VİZESİZ SEYAHATİ HAK EDİYOR”

“Bazı konularda Avrupa Birliği’nin farklı görüşleri olabilir, bazı kriterleri gerçekleştirme konusunda” diyen Bakan Çavuşoğlu, “O konuda da bizim samimiyetimiz konusunda kimsenin şüphesi olmaması lazım. Biz inandığımız bir şeyi yaparız, zorla, baskıyla da hiçbir şey yapmayız. Anlaşma yaptığımız zamanda yükümlülükleri yerine getiririz. Şu anda geldiğimiz noktada Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, Avrupa ülkelerine, Schengen Bölgesine vizesiz seyahati hak ediyor. Biz de pasaport dahil gerekli teknik çalışmaları da zaten tamamlamak üzereyiz. Avrupa Birliği Komisyonu raporunda bunları görmek isteriz bu öneriyi. Öyle de olması gerekiyor. Eksik varsa zaten bu bir süreçtir AB üyeliği de bir süreçtir. Önümüzdeki süreçte Türkiye’nin kararlılığıyla bu eksiklikler de giderilebilir. Yani ufak tefek eksikliklerden bahsediyorum öyle ciddi eksiklikten değil” ifadelerini kullandı.

“AVRUPA BİRLİĞİ SÖZÜNDE DURMALI”

2004 yılında Türkiye, Avrupa Konseyi parlamenter sisteminde denetim sürecinden çıkarken Türkiye’nin yaptığı reformların baz alındığını ve Türkiye’nin atması gereken adımların da olduğunu söyleyen Çavuşoğlu şöyle devam etti: “O kararlar alınırken bundan sonraki süreçte de şu şu konularda 12 madde vardı adımlar atmalıdır dedik. Geldiğimiz noktada 12 maddeye baktığımız zaman Türkiye hepsini gerçekleştirdik bunların. Türkiye sözünde duran bir ülkedir Avrupa Birliği’nin de sözünde durması lazım. Ahde vefa çok önemli. Bizim vatandaşlarımıza sorduğumuz zaman maalesef 60 yıllık bir süre. Son 15 yıllık süreçte de siyasi engellerden dolayı AB Komisyonu’nun Kıbrıs konusunda aldığı kararların uygulanmaması dahil bazı sebeplerden dolayı şüpheci bir yaklaşım var. Ama son yaptığımız anlaşmalar son derece nettir AB sözünde durarak Türkiye’deki vatandaşlarımızın şüpheyle yaklaşımını da ortadan kaldırabilir, o güveni tekrar tazelenebilir. Umarım tüm kararlar ve süreç olumlu yönde devam eder.”

“AMERİKA’NIN HIMARS SİSTEMİ SINIRIMIZA GELECEK”

Bir muhabirin Suriye’deki gerginliğin Kilis’e yansımasına yönelik Türkiye’nin yeni adımı olup olmayacağı ile ilgili soru üzerine ise Çavuşoğlu şunları kaydetti: “Maalesef DAEŞ’in elinde 30 km’lik mesafeden Türkiye’ye ulaşabilecek havanlar var. Bunları kim vermiş? Kim üretmiş? Bakıyorsunuz Rusya üretimi silahlar da var, Amerika üretimi silahlar da var. DAEŞ’in eline bunlar nasıl geçti? Bunlar ayrı bir soru. Ayrıca 65 ülkeyiz Suriye’den ve Irak’tan DAEŞ’i temizlemek için bir araya geldik. Yaklaşık 2 yıldır toplanıyoruz, koalisyonun içinde aktif ülkeler var. İncirlik üssümüzü açtık. Ama hala hem Irak’ta hem de Suriye’de DAEŞ güçlü bunu kendi kendimize sormamız lazım. Biz koalisyon içindeki müttefiklerimize de soruyoruz. DAEŞ’in bir an evvel bu bölgeden temizlenmesi lazım en köklü çözüm bu. Yani Mümbiç Bölgesi’nden temizleyerek güneye doğru gitmek lazım. Güven oluşturmak istediğimiz güvenli bölgeler de aslında esasen buna bağlı. Ilımlı muhalefete hava desteğini de ciddi bir şekilde vermek lazım. Mayıs ayı içinde Amerika’nın 90 km menzilli HIMARS dediğimiz top füze karışımı bir sistemi var bunlar da bizim sınırımıza gelecek Amerika ile yaptığımız anlaşma çerçevesinde. Tüm bu yöntemlerle DAEŞ’in Türkiye sınırından yani kuzeyden güneye doğru bir an evvel temizlenmesi ve bu bölgelerin ılımlı muhalefetin eline geçmesi için gerekli çalışmaları yapıyoruz.”

“ABD İLE İŞBİRLİĞİMİZİ ŞÜPHEYE DÜŞÜRECEK BİR ADIM GÖRMEDİK”

Çavuşoğlu bir gazetecinin “TSK’nın DAEŞ hedeflerine ait koordinatları ABD’ye İncirlik’e bildirdiği ancak hava muhalefeti gibi bazı nedenler gösterilerek bu hedeflerin vurulmadığı söyleniyor” sözleri üzerine ise, “ABD ile ve diğer koalisyon ülkeleriyle işbirliğimiz var DAEŞ’e yönelik işbirliğimiz var. Bu haberler neye göre çıktı, neye göre yazıldı bilmiyorum ama bizim özellikle ABD ile koalisyon içinde DAEŞ’e yönelik çok ciddi bir işbirliğimiz var. Bugüne kadar bu işbirliğimizi şüpheye düşürecek herhangi bir adımda görmedik” şeklinde konuştu.