Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünce 2013’te “Sıra dışı okur” seçilen 55 yaşındaki Engin’in kitaplardan okuyarak öğrendiği ekoturizm projesini köyünde hayata geçirdi.
Proje kapsamında kent yaşamının gürültüsünden, keşmekeşinden uzaklaşarak köye gelen çok sayıda aile, sobalı odalarda konaklıyor, ormanda yürüyor, kerpiç evlerde ekmek pişirip, kümesten topladıkları yumurta ile yer sofrasında kahvaltı yapıyor.
Bedriye Engin, kitap okumanın kendisine bambaşka bir keyif verdiğini, tezgahın altında, üstünde nerede yer bulursa kitabını okuduğunu anlattı. Bir süre önce okuduğu kitaplardan öğrendiği ekolojik turizme, ekolojik tarıma merak saldığına değinen Engin, “Turizmi ekolojik bir kampla hem ev hem de çadır kampıyla başlattık. Ama yeterli olmadı, çünkü bir avuç bana güvenen kadınla başladık, yani erkek yoktu. Ama profesyonel olarak para kazanmaya başlayınca, erkekler daha istekli bu işe sarıldı.” dedi.
Ekoturizmde inanamayacağı kadar taleple karşılaştığını vurgulayan Bedriye Engin, şunlar aktardı:
“İlk etapta bu kadar çok kalabalık grupların geleceğini tahmin etmiyordum. İnsanların sessizliğe, doğaya çok hasret olduğunu fark ettim. Çok güzel gidiyor. Mutlu oluyorlar. Kadınlar da para kazanmaktan mutlu oluyor, ürünlerini pazarlamaktan da mutlu oluyorlar. Herkes satış yaparak ürününü değerlendiriyor. Çünkü gelen insanlar köy pazarı istiyor, elinde kalanları bile satabiliyor. Evinde konaklayan insanlara erişte yapıyor, fazlasını satıyor, salçasının fazlasını satıyor. Ayrıca pazar kuruyoruz, orada da satış oluyor.”
Engin, her işte olduğu gibi ekoturizmde de ekibin çok önemli olduğuna dikkati çekerek, Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansının (BEBKA) desteğiyle düzenledikleri tanıtım gezisinin kendilerine büyük katkı sunduğunu ifade etti.
Güzel sanatlar akademisi öğrencileriyle köydeki evlerin kapı ve duvarlarını çiçek resimleriyle süslediklerini bildiren Bedriye Engin, “Faaliyetlerimiz ve köyümüz duyulmaya başlayınca Amerika’dan, İngiltere’den, Hindistan’dan geliyorlar burada kalıyorlar. 1,5 ay kalıyorlar, tohumu, toprağı ekiyorlar, ekmek yapımına kadar her şeyi öğreniyorlar. Biz buraya gelen gruplara ekmek, peynir, tereyağı ve hasır yapımı konusunda eğitim veriyoruz.” ifadelerini kullandı.