Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ”Temkinli olmayı anlarım ama kötümser olmayın. Neden? Çünkü bu ülkenin temelleri halen sağlam” dedi.

Şimşek, Uluslararası Finans Kurumunun (IFC – International Finance Corporation) Türkiye ofisinin açılışının 30’uncu yıl dönümü vesilesiyle düzenlenen ‘Türkiye’de Özel Sektör: 

Sürdürülebilir Kalkınma’ başlıklı panelin açılışında konuştu. ”Bu Anayasa değişikliği inşallah Türkiye için bir dönüm noktası olur. Hızlı bir şekilde normal gündeme, rutine, reforma döneriz ve bu zor dönemi büyük bir fırsata dönüştürürüz” diyen Şimşek şöyle devam etti: 

”Türkiye’yi Türkiye yapan çekici faktörlerin hiçbirinde bir azalma olmadığını aktaran Şimşek, bir çok krizi yaşayarak gördüğüne işaret ederek, ‘Temkinli olmayı anlarım, ama kötümser olmayın. Neden? Çünkü bu ülkenin temelleri halen sağlam. Belki siyasi belirsizlik var diye düşünenler var. Ama bu ülkede güçlü bir hükümet var. Milletimiz geleceğine sahip çıktı ve darbe girişimini bertaraf etti. Bu Türkiye’nin önemli bir kazanımıdır.”

HER ŞEYE RAĞMEN BÜYÜDÜK

Türkiye’nin bütün şokları yaşadığının altını çizen Başbakan Yardımcısı Şimşek, ”Ben artık yaşamadığımız bir şok bilmiyorum” ifadesini kullandı. Bütün yaşananlara rağmen Türkiye’nin bu sene yüzde 2’nin üzerinde büyüdüğünü dile getiren Şimşek, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) revizyon uygulaması ile ilgili de açıklamalarda bulundu. 

Revize edilen rakamların AB normlarında olduğuna dikkati çeken Şimşek, ”Eurostat’ın bütün normlarını, standartlarını uyguladık. O konuda en ufak bir tereddüt olmasın, kafalarda bir şüphe olmasın. Aslında bütün AB üyeleri bunu yaptılar, biz 2 yıl gecikmeli yapıyoruz. O normlara göre baksanız, küresel kriz sonrası dönemde Türkiye yüzde 6 civarında büyümüş. Çok güçlü büyümüş” değerlendirmesinde bulundu.

Özel sektöre daha çok sahip çıkacakları bilgisini veren Şimşek, IFC’nin özel sektörün gelişmesinde en büyük partnerleri olduğunu söyledi. Şimşek şöyle devam etti: ”Biliyorum; açık pozisyon, kur, şirketlerin zora girmesi… Adım attık. Hazine garantileriyle 250 milyar liralık kredi açtık. Bu aslında hem bankacılık sektörüne hem reel sektöre destektir. İnşallah bunu bütçeyi bozmadan, bütçenin kendi içinde yapacağımız aktarımlarla bu riski iyi yöneteceğiz. Dediğim gibi şu anda çalışıyoruz, sonraki aşama bu kur riskinin daha iyi yönetilmesi, açık pozisyonların daha iyi yönetilmesi.”

ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMASINA DÜZENLEME YOLDA

Başbakan Yardımcısı Şimşek, ‘hedge konusunda ne yapabilirizin’ çalışmasını başlattıklarını dile getirerek, ”Belki önümüzdeki dönemde tüketicilerde olduğu gibi makro ihtiyati bir çerçeveyi burada oturtmamız gerekecek. Çünkü, ‘Bu özel sektör bizi ilgilendirmez’ diyemeyiz. Bu özel sektör Türkiye’yi bu noktaya getirmiştir, bu özel sektörle biz güçlüyüz, özel sektörün sorunları bir anlamda devletin sorunlarıdır. Bunları birlikte yapacağız. Ama aşırı risk almayı da bir takım kurallara bağlamamız gerekebilir önümüzdeki dönemde” ifadesini kullandı. 

Şimşek, konuşmasından sonra gazetecilerin sorularını yanıtlarken de, ”Özel sektörün borçlanması konusunda ‘Belki bir kontrol mekanizması getirilir’ dediniz” sözlerine üzerine şunları kaydetti: 

”Bu konuları çalışmamız gerekir. Önümüzdeki dönemin gündeminden bahsediyordum. Bu konuda bir çalışma başlatabiliriz. Makro ihtiyati bir çerçevede bir taraftan bu finansal hedge’ing yapılmasının önünü nasıl açarız, nasıl teşvik ederiz ona bakacağız. Bir taraftan da tabii ki özellikle hiç döviz geliri olmayanların döviz cinsinden borçlanması hususunu tekrar birtakım kurallara bağlama gibi çalışmalar yapabiliriz.”

BES’TE BİRİKEN PARA NEREDE TUTULACAK?

Başbakan Yardımcısı Şimşek, otomatik BES’te birikecek paranın yüzde 60’tan fazlasının bankalara mevduat olarak yatırılacağını belirterek, ”Paranın küçük bir kısmı ters repo, bir kısmı da Hazine’nin kısa vadeli enstrümanlarına aktarılacak” dedi.