Milliyet’in haberine göre, İstanbul’da yaşayan M.Ö, 21 Şubat Cumartesi’ni Pazar’a bağlayan gece yaşadığı korkunç taciziFacebook sayfasında anlatınca sosyal medya ayağa kalktı.
Sabah saatlerinde iş seyahatine çıkacak olan M.Ö, eksiklerini tamamlamak için saat 23.57’de internet sitesi üzerinden sipariş verdi.
Genç kız, POS cihazında sorun olması sebebiyle gece boyunca servis elemanlarıyla birkaç kez yüz yüze geldi.
İddiaya göre, son gelen firma elemanı önce ters tavırlar sergileyerek genç kızı tehdit etmeye başladı.
M.Ö’nün ifadeleri şöyle; “Daha kapıdan görünüşüme bakar bakmaz ters bir tavır sergileyen bu kişiye, “yorucu oldu” dememle birlikte tedirgin anlar yaşamaya başladık. “Yorucu oldu, sana mı?” “Yoruldun mu yoksa sen?” gibi cümleleri tehditkar ve inanın korku salmak ister bakışlar, tavırlarla pekiştiren bu kişinin bu davranışlarına hiç korkmadan, direkt gözlerinin içine bakarak yanıtlar verdim”
‘NE KADAR MUTLU OLDUN?’
‘Kadınlar ne demek istediğimi daha iyi anlar, korkmamamla daha da nefret dolu gözler ve sözlerle bakan bu şahıs, pos cihazının parayı çekmesiyle bir zafere ulaşmışcasına bana hesap sorunca, “ben de çekmesine mutlu oldum” dedim ve istediğini alamayarak huzursuzluk içinde gitti. Hatta evde beni ziyarete gelmiş 2 arkadaşıma, yaşadığım olayın detaylarını anlatarak bu işin burada bitmeyeceğini hissettiğimi söyledim.
Saat 03:48’de, cep telefonuma gelen “ne kadar mutlu oldun?” mesajıyla başlayan taciz, çok kısa sürede ısrarcı aramalara, tehditlere, burnumdaki “pirsing”e, tipimle ilgili sarkıntı ve eleştirilere dönüştü’
KÜFÜRLER VE ARAMALAR DEVAM ETTİ
Genç kızın telefonuna kolayca ulaşan servis elemanı küfürle mesajlarla gece boyunca tacizini sürdürdü
‘Savcılığa ve polise giderim’ yanıtı da tacizciyi korkutmadı… Genç kızı son olarak ‘Ölünü s…..’ gibi ağza alınmayacak küfürlerle tehdit eden servis elemanı, sabah da telefonla aradı.
Polise gideceğini söyleyen M.Ö, “ben polisim zaten, ne olacak ki bana” yanıtını aldığını öne sürüyor.
KORKU SALDI
Genç kızın anlattıkları sosyal medyada infial yarattı. M.Ö’nün çağrısı şöyleydi…
“Bu kişi B. Kuruyemiş adına bana siparişi getiren kişidir. Telefon numarası gayet açıktır, başkasınınkini kullanmış olsa dahi, yaptığımız konuşma üzerinden mesajla açıkça referans vermekten, korku salmaktan, ölüm dahil olmak üzere türlü şekillerde “s……” tehdit etmekten ve bunu yaparken adres, isim, mahalle, telefon bilgilerimi kullanmaktan çekinmemiştir. Bu şerefsiz nasıl ki bunları yaparken korkmadı, utanmadıysa, ben de mesajlarının bir kısmını paylaşmaktan ne korkuyorum ne de utanıyorum; çünkü bu ülkede her geçen gün yaratılmak ve yaşatılmak istenilen korkunun, biz kadınların yaşama şeklinden, kişisel tercihlerinden ve en çok da korkusuzluğundan kaynaklandığını biliyorum. Ben bu şahıs cezasını çekene kadar uğraşacağım; firmanın durumu itiraf etmesi için boykot etmenizi veya afişe etmek amaçlı, en azından bu statusü paylaşmanızı rica ediyorum. Hepimizin güvenliğini tehdit eden bu canavarların, sırtımızdan milyarlar kazanmasını ve her şeyin bu kadar rahatça yapılabilmesini artık kabul edemiyorum. Tüm bilgilerime sahip, hiçbir çekincesi olmayan bu sapığın bana zarar vermeyeceğinin garantisini kim verecek?”