Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
‘Bir ülkenin cumhurbaşkanı topluma örnek olur. Hukuka örnek olur. Hukuka saygı duyar. Yargıya saygı duyar. Kanunlara saygı duyar. Ama bir kişinin narsist özelliği öne çıkmışsa o hiçbir kuralı tanımaz. Çünkü onun söyledikleri kuraldır ona göre. Ne yasayı ne Anayasa’yı ne de diğer kuralların hiçbirine uymaz. Uymamayı da görev sayar. Dolayısıyla bu kişiyle sorumluluk hisseden bir siyasal partinin genel başkanının muhatap olmasını gerçekten üzüntüyle karşılıyorum. Onu bırakmamız lazım, kendisi ne söylerse söylesin. Hukuku, adaleti kim dağıtır? Mahkemeler dağıtır. ‘Ben mahkeme kararına saygı duymayacağım’, ‘Mahkeme kararına uymayacağım’ demek narsist kişiliğin çok öne çıktığı bir olay demektir ve bunu kabul etmiyoruz.
“ELEŞTİRİRSİN AMA…”
Hiçbir şey eleştirinin dışında tutulamaz. Yargı da eleştirilebilir parlamento da eleştirilebilir siyasi partiler de iktidar da sivil toplum kuruluşları da eleştirilebilir. Ama siz eleştirmenin ötesine geçiyorsunuz. ‘Saygı duymuyorum ve uygulamayacağım’ diyorsunuz. Kimsin sen?’
Öte yandan Eski Meclis Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’ne yönelik “Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum” sözlerine değindi.
CHP, HDP ve Vatan Partisi’nin Erdoğan hakkındaki “anayasayı ihlal” başvurusunu hatırlatan Cindoruk, “Erdoğan, ‘ben sizin kararınıza rağmen taraflı olacağım’ diyor. Kendine göre bir öz savunma organı kuruyor” diye konuştu.