Her kente nasip olmayacak bir şekilde şehrin logosuna giren ve ünü ülke sınırlarını aşan bu folklor oyununun, farklı kostümlerin yanı sıra kep ve keyfiyetinin başa bağlanmadan oynanmasının affedilemeyeceğinin altını çizen Dikerel, bu oyunun orijinal kıyafetleri bozulmadan gereği gibi oynanması gerektiğini kaydetti.
Bu konudaki mücedelelerinin süreceğini vurgulayan Dikerel, şöyle konuştu:
“Son zamanlarda Bursa milli kıyafeti ile hiç ilgisi olmayan bir reklamcı zihniyeti ve bir animatör düşüncesi ile göze hoş geleceği zannedilerek uzun poturlu, bornoz görünümlü, ayaklarında modern botlar, pelerinli, Karaoğlan ve Malkoçoğlu özentisi bilekli, tabiri caizse baldırı çıplak kılıç-kalkan halk oyunu oynanmaya başlanmıştır. Hiçbir geçmişe dayanmayan sadece şova ve ranta dayalı bu uydurma kıyafetler ile resmi kutlamalarda, yurt içi ve yurtdışı etkinliklerinde oynanır olması, bu konuya emek ve gönül vermiş bizleri fazlasıyla üzmekte ve tedirgin etmektedir.
Bu sorumsuz davranıştan dolayı pek çok insan gerek derneğimize gerekse müzemize gelerek üzüntülerini dile getirmektedirler. Böyle yakışıksız ve asılsız kıyafetler ile yakınlarının özel günlerinde belki oynamak isteyebilirler ancak fetih, kurtuluş günleride, yurtiçi ve yurtdışı etkinliklerinde oynanması uygun değildir. Bu şehre sembol olmuş, Kılıç-Kalkan Halk Oyunu kıyafetlerinin özel arzularla dejenere edilmesi, inanıyoruz ki bütün mercileri ve şehir halkını yakından ilgilendirmektedir. 700 yıllık geçmişi olan, bir asırdır koreografisi bulunan kılıç-kalkan kostümlerini de değiştiremeyiz.”