DİLEK ATLI

Bursalı yazar Saadet Aydınoğlu, Ulak Yayınevi’nden çıkan son romanı “Sevginin Pusulası” hakkında sorularımızı yanıtladı. 15. Bursa Tüyap Kitap Fuarı’nda okurlarıyla buluşmaya hazırlandığı söyleyen Aydınoğlu, “Sevginin Pusulası, kalpleri ısıtacak bir kitap. Okurlara sevginin gücünü hatırlatacak” dedi.

Bu romanı yazma fikri nasıl doğdu? Yazm​a süreciniz nasıl geçti?

İlk kitabım Espresso Biraz Acı’yı yazdıktan sonra artık duramayacağımı biliyordum. İçimdeki yazma ateşi sönmüyordu. Bir yıl sonra Sevginin Pusulası’nı yazdım. Yazım sürecim dört ay sürdü.

Sevginin Pusulası, okurlarını nasıl bir hikâyeyle karşılıyor? 

Roman, yalın bir dille, hayata dair mesajları olan, sevgi içerikli bir hikayeyle karşılıyor okurlarını. Yirmi sekiz yaşındaki Seda, kırk yaşında dul, bir erkek çocuğu sahibi Serdar’a aşık olur. Bu ilişkiyi onaylamayan babası Seda’yı evlatlıktan reddeder. Bunun üzerine Seda, Eskişehir’den İzmir’e taşınır ve hayata tek başına tutunmaya çalışır. İki yıl Serdar’ı göremez. Oturduğu apartmanda komşusu Zeliha Hanım’la çok iyi dost olurlar ve Zeliha Hanım’ın yeğeni Ali’yle tanışırlar. Ancak Ali’nin Seda’ya karşı saplantılı halleri bir süre sonra Seda’yı çok yorar. Ali yüzünden epey sıkıntılı anlar yaşar. Bu süreçte Zeliha Hanım, Çocuk Esirgeme Kurumu’nda tanıdığı on iki yaşındaki Zeynep’i evlat edinir. Seda da Zeynep’i çok sever. Aralarında güçlü bir bağ oluşur. Seda bir iki defa Eskisehir’e gidip babasıyla barışmayı dener. Ama bu o kadar kolay olmayacaktır. Bu geçen zaman zarfında tüm kalbiyle Serdar’ı sevmeye devam eder Seda.

Kitapta karakterler hangi özellikleriyle öne çıkıyor? Kişilerinden de söz edelim isterseniz…

Kitabın ana karakteri Seda, güçlü ve sevgi dolu kişiliğiyle birçok hayata dokunuyor. Zeliha Hanım ise çok iyi bir insan. Ancak bazı zayıf yönleri de var. Zeliha Hanım’ın yeğeni Ali psikopat ruhlu ve etrafındakilere zarar vermekte. Sevginin Pusulası’nda hayata karşı duruşuyla örnek teşkil edebilecek ana karakter Seda, özellikle baba-evlat ilişkisindeki olumsuzluklara yaklaşımıyla okuyuculara faydalı mesajlar gönderiyor. Bu, öne çıkan özellik.

SEVGİ DEMEK, NEFES DEMEK

Günümüzdeki sevgi arayışını ya da boşluğunu ve fedakarlık olgusunu kitap üzerinden nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bana göre sevgi demek, nefes demek. Ben sevgi insanıyım. Onun için Sevginin Pusulası’nı yazdığımı düşünüyorum. Kitabımda da zaten sevgi boşluğundan kaynaklanan iletişim bozukluklarına dikkat çekiyorum. Sevginin iyileştirici gücünü vurgulamak istiyorum.

Bursalılarla 15. Kitap Fuarı’nda bir araya gelecek misiniz? Sevginin Pusulası okurlara ne katacak?

15. Bursa Tüyap Kitap Fuarı’nda olacağım. 19 Mart pazar günü Ulak Yayınevi standında okurlara kitabımı imzalayacağım. Sevginin Pusulası, kalpleri ısıtacak bir kitap. Okurlara sevginin gücünü hatırlatacak.