Şahin, yaptığı açıklamada, özellikle kongre turizmi hizmetini Ankara’da daha çok kamu kurumlarının satın aldığını söyledi. Bazı idarelerin seyahat acentesi belgesi şartı aramadan ihaleyi verdiklerini belirten Şahin, ”Bu, yasaya uygun değil. 1618 sayılı yasaya göre bir işin içinde konaklama, transfer, yeme-içme ve rehberlik gibi hizmetlerden iki tanesi varsa o, bir seyahat acenteciliği münhasır faaliyetidir ve sadece seyahat acentesi belgesi olan firmalar yapabilir” dedi.
Anılan idareleri bu konuda uyardıklarını ifade eden Şahin, bu anlamda TÜRSAB’a bağlı acentelerle iş yapmanın önemini vurguladı.
Kaçak acentelerin sektörün önemli sorunlarından olduğuna dikkat çeken Şahin, özellikle Ankara’dan günübirlik turlar için mevsimine göre günde 20-40 arasında otobüsün hareket ettiğini söyledi. Söz konusu turların seyahat acentesi yetkinliği olmayan kişiler tarafından gerçekleştirildiğini kaydeden Şahin, kaçak turlarla seyahat edenlerin zorunlu seyahat sigortası gibi güvencelerden yararlanamadıklarına işaret etti.
RİSKİ GÖZARDI EDİLEMEZ
Sigortanın, transfer ya da konaklama ücretlerinin ödenememesi durumunda ilgili taraflara paranın ödenebilmesine imkan tanıdığını ifade eden Şahin, kaçak turlarda araç ve otellerle ilgili belge de aranmadığını dile getirdi. Engin Şahin, ”Taşınan insanların hepsi birer can. Ayrıca kaçak turlar devlet açısından da vergi ve iş hacmi kaybına neden oluyor. Güvenlik noktasında kaçak turun riski göz ardı edilemeyecek kadar büyük” diye konuştu.