Baro’nun açıklaması özetle şöyle: ‘Demokratik ve Laik Cumhuriyete bağlı kalacağına namusu ve şerefi üzerine ant içen Balıkesir Mebusu Tülay Babuşçu; Türkiye Cumhuriyetini, 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğunun 90 yıllık “reklam arası” olarak nitelendirmiş…
ANNELİK KARİYERİ YAP
Cumhuriyet görünümlü saltanat saplantılı kadın için, Sağlık Bakanı tarafından önerilen “annelik kariyeri” ideal sayılabilir. Kadını evde oturtmayı savunan zihniyete yıllardır karşı çıkarken, bu beyanlar karşısında bazı istisnaların bulunabileceği noktasına geldiğimizi itiraf ediyoruz. Bir yasama döneminde kürsüye sadece 3 kez çıkabilmiş olanların, kendi yüksekliklerini Cumhuriyete saldırarak sağlayabileceklerini düşünmeleri acı bir gerçeklik olsa da, Osmanlıcı kafaların bu ülkede edindikleri yerin bile Cumhuriyet sayesinde olduğunu söylemeye devam edeceğiz.
REKLAMLAR BİTMEYECEK!
Babuşçu ve O’nun gibiler bilmeli ki, bizim bu kararlılığımız sürdükçe de reklamlar bitmeyecektir. Cumhuriyeti “reklam” sananlar, kendilerinin bir “kamera şakası” olduğunu çok geçmeden anlayacaklardır. Türkiye Cumhuriyeti bir Osmanlı bakiyesi değildir. Tarihsel köklerinin yarattığı değerlere saygısını esirgemeyen bu Cumhuriyet, onurla taşıdığı Osmanlı geleneğinden övünç ve kıvanç duyan bir bilinç olarak, “yetersiz bakiyeleri” eliyle yıkılamayacak kadar güçlüdür. Tülay Babuşçu gibilerinin anlayamadığı, Osmanlının tarihsel misyonunu tamamlayarak kapanmış bir parantez; Cumhuriyet’in ise sonsuzluğu hedefleyen bir uygarlık açılımı olduğu gerçeğidir.’