İran’da son yıllarda ciddi boyutlara ulaşan su sorununun “siyasi malzeme” olarak kullanılması nedeniyle çözüm için gerekli adımların atılamadığı belirtiliyor.

İranlı uzmanlar, ülkede son dönemde artan su kesintileri, çölleşme, kuraklık ve barajların yetersizliği gibi başlıklarla kamuoyunu gittikçe daha çok meşgul eden su sorununu AA muhabirine değerlendirdi.

Çevre uzmanı Ali Halit Berin, İran’daki su sorununun “endişe verici” boyutlara ulaşmasına rağmen çözüme yönelik icraatın, siyasi söylemlerin ötesine geçmediğini belirtti.

“İran’daki su sorunu, siyasi malzeme olarak kullanılıyor.” diyen Berin, su güvenliği ve su kaynaklarının yönetimi konusunda kapsamlı bir program hazırlanması gerektiğini söyledi.

Berin, “Duygusal söylemler yerine, su güvenliği konusuna mantıklı ve kapsayıcı bir bakış açısıyla eğilerek doğru kararlar almalıyız. Aksi takdirde sorun daha da ciddi hale gelecek. Bugün, dünyadaki birçok ülke, su ticareti konusuna yoğunlaşmış durumda. Ancak, bu konuda bir programa sahip olmamamız ileride bizi zor durumlara düşürecektir.” dedi.

“Su sorunu İran’daki yaşam alanlarını kısıtlıyor”

Çevre uzmanı Nasır Kerimi de su sorununun İran’ın karşı karşıya olduğu en ciddi krizlerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Bu sorun, İran’daki yaşam alanlarını kısıtlayarak daha ciddi bir kriz haline dönüşüyor.” uyarısında bulundu.

Su sorunun tetiklediği, toprak erozyonu, bitki örtüsünün değişimi, çölleşme ve su havzalarının kurumasının toplu göçlere yol açtığını belirten Kerimi, “Su sorunu, İran’ın tarım sektörünü iflasa uğratmış durumda. Bu şekilde devam edilmesi halinde insanların yaşam şartları daha da zorlaşacak.” diye konuştu.

İran Meclisi Milli Güvenlik ve Dış Siyaset Komisyonu Başkanı Alaattin Burucerdi de geçen ay yaptığı açıklamada giderek büyüyen su krizine dikkati çekmişti. Krizin ülkede milli güvenliği tehdit edecek boyutlarda olduğu uyarısında bulunan Burucerdi, komisyon bünyesinde, “su güvenliği komitesi” oluşturma yoluna gidildiğini açıklamıştı.