Her uzun soluklu ilişkide bazı iniş çıkışlar yaşanıyor. Bu dalgalanmaların sebeplerinin başında da para yönetimi geliyor. Para ilişkili sorunlar açık açık konuşulmadığında zamanla ilişkide çatırdamalar oluşurken, çiftler de birbirinden kopmaya başlıyor. Bu gibi sorunların önüne geçebilmenin çözümü ise çiftlerin çok para sahibi olmalarından değil, paralarını beraber doğru yönetebilmelerinden geçiyor. Central Hospital’dan Uzman Psikolog Aycan Bulut, ilişkideki para yönetiminin ipuçlarını paylaştı.
Para konusu yeni evli çiftleri ilk başta çok zorluyor. Evlenene kadar kendi kazandığını harcayan kadın ve erkek için birlikte biriktirmeye/harcamaya başlamak zaman alıyor. Bireyler birbirlerine nasıl uyum sağlayabilir?
İlişkilerdeki en önemli tartışma sebeplerinin başında paranın geldiği bir gerçek! Fakat bu ilişki sorunu anlamında tam bir gösterge değil çünkü para tartışmalarının altında çoğu zaman başka problemler yatabiliyor. Bu nedenle işe öncelikle tartışmaların alt sebeplerine bakmakla başlanmalı. Bireylerin para konusunda birbirlerine uyum sağlamaları için de evlilik öncesinde mutlaka finansal bir değerlendirme yapılmalı. Çiftler karşılıklı olarak ne kadar para kazandıklarını birbirleriyle paylaşmalı, kimin nereye para harcayacağını belirlemeli. Ayrıca gelecek süreçte ne kadar para kazanılacak, ortak bir hesaba aktarılacak mı, çocuk sahibi olunacak mı gibi sorulara da yanıt aranmalı. Bu konuşma tartışma odaklı değil, daha çok anlaşma odaklı olmalı.
Türkiye’de hangisi daha büyük stres kaynağı; Mali işler mi yoksa cinsellik hakkında konuşmak mı?
Ülkemiz ilişkilerinde para meselelerini konuşmak en az cinsellik konuşmak kadar zor. Bilinmeli ki; bir ilişkiyi sağlam temeller üzerine oturtabilmenin tek yolu çiftlerin birbirlerine karşı açık olması. Bu gibi hassas konular üzerinde ne kadar sık ve kapsamlı konuşmalar yapılıyorsa, çiftlerin mutluluk düzeyi de o kadar yüksek oluyor. Kişilerin birbirlerinin taleplerini ve düşüncelerini önemsemesi, ilişkiden ya da evlilikten duyulan memnuniyetin artmasını sağlıyor.
Kim daha çok kazanıyor? Kim daha çok harcıyor? Bu sorunlar günümüzde çiftler için ne derece önem taşıyor? Nasıl sorunlara sebep oluyor? Çözümü nedir?
Özellikle sevgilisinden ya da eşinden daha az kazanan erkekler aylık gelir sorunu yaşayabiliyor. Bu durumdan her ne kadar mutlu olduklarını ve hayatındaki kadınla ne kadar gurur duyduklarını dile getirseler de zaman içinde aslında içten içe bir kıskançlık yaşadıklarını fark edebiliyorlar. Öyle ki; birçok erkek dönem dönem kendisini yetersiz hissettiğini, eşlerinin kendisine muhtaç olmamasından dolayı endişe duyduklarını gizlemiyor. Tam da bu noktada kadınların eşlerine olan yaklaşımı büyük önem taşıyor. Kadınlar eşlerinin işlerini maddi açıdan küçümsememeli, birbirlerine iş hayatında destek olmalı, takdir etmeli, gerektiğinde yardımcı olup karşı tarafı yönlendirmeli.
Tek bir kişinin para kazandığı aile yapısında kadın-erkek iletişimi nasıl sağlıklı ilerler? Kazanan ve kazanmayan bireyler, mali işleri konuşurken birbirine nasıl yaklaşmalı?
Yalnızca erkeklerin çalıştığı hanelerde de birtakım sorunlar yaşanabiliyor. Erkek gün boyu çalıştığı için daha yoğun ve yorgun olduğunu düşünerek çoğunlukla ev ekonomisinde kendisini hak sahibi olarak görebiliyor. Hatta ev hanımı kadınların evi ayakta tutmaya çalıştığı unutulabiliyor. Fakat çalışmayan kadınların en az çalışan kadınlar kadar evin mali işleri hakkında söz sahibi olduğu akıllardan çıkarılmamalı. Erkekler, evin giderleri ve eksikleri konusunda eşlerinden bilgi almalı. Daha sonra eşler bir araya gelip aile bütçesini çıkartmalı.
Çocukların yanında para meselelerini konuşmanın çocuklar yönünden olumsuz/olumlu etkileri nelerdir?
Çocukların yanında para ilişkili tartışmalar yapmak, çocuğun suçluluk duygusu yaşamasına neden oluyor. Çocuklar iç dünyasında “Benim ihtiyaçlarım, harcamalarım olmasa çok para harcamazdık, annemle babam da para için kavga etmezdi” diye düşünebiliyor. Bu da zamanla çocuğun güvensizlik, başarısızlık, kaygı sorunu ile karşı karşıya kalmasına yol açabiliyor. Ebeveynler aile bütçe planlamasına çocuğu dahil etmemeli. Bu sorunları mümkün olduğunca kendi içlerinde çözmeli.
Ailede aşırı harcama yapan bir taraf varsa, bundan duyduğu sıkıntıyı karşı tarafa nasıl aksettirmeli?
Aile içinde eşlerden biri fazla harcama yapıyorsa, diğeri eşini mutlu edebilmek için bu sorunu görmezden gelebilir. Aşırı harcamaların diğer eş tarafından desteklenmesi evlilik ilişkilerini güçlendiriyor gibi görünse de aslında bu durum sorunun daha da derinleşmesine neden olabiliyor. Eş, çoğu zaman aşırı harcama yapan eşi ile iletişimden kaçınabiliyor, yetersizlik hissine kapılabilir, zamanla öfkeli ve agresif davranışlar peşinde koşabiliyor. Bu gibi sorunların önüne geçebilmek için eşler rahatsızlık duyduğu aşırı harcama problemlerini dile getirmeli, karşılıklı suçlamalar yerine harcamaları kontrol altına almak için bir ekip olmalı.
Basit bir mali plan nasıl hazırlanır?
Aile bütçesini düzenlemek, eşlerin geliri ister az ister çok olsun mutlaka bir plan ve düzen istiyor. Plansız ve programsız yapılan her harcama, gelir-gider dengesini şaşırtabiliyor. Bu nedenle her ay kira, mutfak harcamaları, ulaşım, sağlık, fatura, eğitim, giyim, kişisel harcama ve eğlence-tatil gibi giderlerin bulunduğu bir harcama listesi oluşturulmalı. Harcama tutarı, eve giren aylık gelirden düşülmeli. Eğer bütçe artıyorsa birikim planlanabiliyor.