Yusuf, Esad rejiminin önceki gün yaptığı kimyasal silah katliamında 9 aylık Aya ve Ahmed isimli ikiz bebeklerini, eşini ve ailesinden 13 üyeyi kaybetti.
Genç babanın, hastanede tedavi edildikten sonra getirildiği evinde, güçlükle ayakta durmaya çalıştığı görüldü.
“Suriye’de ölen ilk çocuklar değil”
Yusuf, AA muhabirine, “Benim çocuklarım çok güzel ama Suriye’de ölen ilk çocuklar değil.” diyerek kendini teselli etmeye çalıştı.
Ailesinin yasını tutan baba, evde vakit geçirmekte güçlük çektiğini, sürekli ağladığını ifade etti.
Daha sonra yakınları tarafından ailesinin mezarlarına götürülen Yusuf, çocuklarının mezar taşlarına sarılarak gözyaşları içinde acısını dindirmeye çalıştı.
Mezar taşlarını bırakmak istemediği görülen baba burada bir süre ağlamaya devam etti.
Ardından eve götürülen Yusuf, bir sandalyeye oturtuldu. Acılı baba, duygularını şöyle tarif etti:
“Ahmet ve Aya’yı çok rahmetli bir Allah’ın yanına gönderdik. Bu yüzden ben onlara üzülmüyorum. Sözüm özellikle Körfez ülkelerine, uluslararası toplumun sadece lafını duyuyoruz. Bir rahat yok. Her şeye rağmen biz buradayız. Sonuna kadar sabredeceğiz. İlla ki bir gün zaferi elde edeceğiz. Tüm dünyaya ne kadar sabırlı olduğumuzu göstereceğiz. Biz ilk ve son değiliz, bu daha da sürecek. 6 yıldır çocuklar kollarımızda ölüyorlar. Bir şey yapılmıyor.”
Esad rejimi, önceki gün İdlib’e bağlı Han Şeyhun’u kimyasal silahla vurmuş, saldırıda çoğu kadın ve çocuk 100’den fazla sivil hayatını kaybetmiş, 500’den fazlası da gazdan etkilenmişti.