Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:

1992 yılıydı… Demiryolları’nın Bandırma-Bursa-Ayazma Demiryolu Projesi’ni ilk yazdığımızda heyecan büyüktü.

Bursa…

1875’te çalışmaya başlayan Bursa-Mudanya trenini Bozüyük’e uzatmayı hayal ederken, 1948’de kâr etmediği gerekçesiyle kapatılmasının ve raylarının sökülmesinin acısını hep hissetti.

O bakımdan…

Bandırma-Bursa-Ayazma demiryolu hattı kente eski bir ulaşım aracına yeniden sahip olma duygusu yaşattı.

Gelin görün ki, güzergah tartışmalarını aşamayan proje olarak kaldı.

2012’de…

Balat’ta bu kez Yüksek Hızlı Tren olarak temeli atıldığında hepimiz büyük hayaller içindeydik. Zaman içinde trenin hızlı unvanı gitti, yerine yüksek standartlı geldi ama kimse üzerinde durmadı.

Fakat…

İlk aşamada ödenek tünellerde bitince proje yürümedi. Herkesin “yine gelmeyecek” düşüncesiyle umudunu yitirmeye başlandığı zamanda, 2 yıl önce dış kredili proje haline gelince bir anda hızlandı.

Gerçi…

Hedef bu yılın sonu inşaatı bitirmek, 2026’da test sürüşlerini yapmak, ama aksama olsa bile Bursalılar trenin bu defa geleceğine inanıyorlar.

Güzergah boyunca…

Yapılan tünelleri, köprüleri, serilen rayları, hat kenarına dikilen elektrik taşıma direklerini, tesislerini ilgiyle izliyorlar.

Abartılı gelecek, ama bildiğimiz için söylüyoruz, Mudanya Yolu’nda hızlı tren viyadüğü altında durup hattı gözlemleyen ve içeri doğru yürüyüp Bursa Garı inşaatını görmek isteyenler giderek çoğalıyor.

Balat’taki…

Hızlı trenin Bursa Garı binası da farklı bir projeye sahip. Bir kere, Gar binasının yolcu girişi görüntüsü heyecan verici.

Hele…

Yüzeyden bakıldığında ortaya çıkacak sırtına treni almış görüntüsü de mimari farklılığıyla dikkat çekiyor.

Sonuç olarak…

Hızlı trenin artık Bursa’nın kader projesi haline geldiğini ve bitmesini kentin sabırsızlıkla beklediğini söylememiz gerekiyor.

Aynı şekilde, Bursa’da herkes treninin yolunu bekliyor.

Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…