Dünyada sadece Türkiye’de bulunan 4 sedyeli yoğun bakım donanımlı uçak ambulansın sağlık ekibi, AA muhabirine, acil hasta taşırken yaşadıkları duyguları anlattı.
Ekibin sorumlu hekimlerinden Dr. Alim Gasanov, Gürcistan’ın Fahralı köyünden Karapapak Türklerinden olduğunu, ilkokulu tamamlamasının ardından Bakü’ye yerleştiklerini anlattı. Tıp eğitimini burada aldığını ve üniversiteyi bitirdikten sonra Türkiye’ye geldiğini belirten Gasanov, “Türkiye’de üniversite için denkliğimi aldım. Sağlık Bakanlığında sözleşmeli hekim olarak uçak ambulansta sorumlu hekim olmadan önce çeşitli hastanelerde çalıştım.” dedi.
Türkiye’de 6 yıldır hekim olarak görev yaptığını ve bunun son bir yılını da uçak ambulans sorumlu hekimi olarak geçirdiğini aktaran Gasanov, Türkiye’de bulunmaktan ötürü çok mutlu olduğunu vurguladı. Gasanov, “Türkiye’de ve Türklerle bir arada olmak bana gurur veriyor. Dinimiz, törelerimiz aynı. Bizler de tarihi çok eskiye dayanan Türkleriz, Karapapak Türkleriyiz. Burada olmaktan çok mutluyum ve yabancılık hissetmiyorum.” diye konuştu.
“Gösterilen minnettarlıktan ötürü biz de teşekkür ediyoruz”
Hekimliğin zamanla yarıştan ibaret olduğunun altını çizen Gasanov, bebekten travmaya, gebeden silahlı saldırı vakalarına ya da patlamaya maruz kalmış hastalarla karşı karşıya geldiklerini söyledi. Gasanov, “Her türlü zorluğuna rağmen karaya inip hastayı teslim ettiğimizde sevinç yaşıyoruz. Bu sevinci yaşadığımız sürece de mutluyuz.” ifadesini kullandı.
Hastaların iyileştikten sonra bir şekilde kendilerinin iletişim bilgilerini bulup teşekkürlerini ilettiklerini ifade eden Gasanov, şunları kaydetti:
“Biz numaramızı ısrarla vermiyoruz, ama bir şekilde buluyorlar ve bize ulaşıyor, teşekkürlerini bildiriyorlar. Sanırım bu Türk toplumunun bir töresi. Gösterilen minnettarlıktan ötürü biz de teşekkür ediyoruz. Ekibimiz çok deneyimli. Hep birlikte bu işin mutluluğunu yaşıyoruz.”
Görev yaptıkları uçak ambulansın dünyada bir örneğinin daha bulunmadığına dikkati çeken Gasanov, “Dünyada 4 sedyeli yoğun bakım donanımlı tek uçak ambulansı Türkiye’de. Bu gurur verici bir durum.” diyerek duygularını dile getirdi.
“Amerikalı doktorlar ve sağlık personeli hayrete düştü”
Uçak ambulansın anestezi teknikeri Ayhan Ünlü de meslek yaşamı boyunca çok dramatik olaylara şahit olduğunu belirterek, özellikle çocuk hastalar söz konusu olduğunda özellikle baba olarak çok etkilendiğini söyledi.
Başından geçen unutamadığı anları paylaşan Ünlü, sözlerine şöyle devam etti:
“Afganistan’da askeri kuvvetlerde görevli olan bir albayımızı taşımıştık. Albayımız uçağa biner binmez ağlamıştı. Orada hastalandığında Hollanda’ya gönderilmek istenmiş ama kendisi ısrarla Türkiye’den yardım istemiş. Albayımızı almaya gittiğimizde kendisi çok gururlandı. Türkiye’nin ne kadar büyük bir devlet olduğunu sürekli söyledi. Bunun yanı sıra o üste görevli olan Amerikalı doktorlar ve sağlık personeli uçak ambulansımızı gezdiklerinde hayrete düştü.
Meslek hayatımın 27. yılındayım ve beni çok üzen olay, Diyarbakır, Sur, Mardin ve Nusaybin’de terör olayları oldu. Orada görevliydim ve o dönemde sivil vatandaşlarımıza yönelik terör saldırısında yaralanan bir çocuğumuz, dedesinin kucağında getirildi. Annesi ve babası şehit olmuştu. Dedesi terör saldırısı öncesindeki fotoğrafını gösterdiğinde kıvırcık saçlı, yeşil gözlü dünyalar güzeli bir kız çocuğuydu. Saldırı sonrasında saçları tamamen yanmış, yüzü tanınmayacak haldeydi. Benim de 17 yaşında kızım ve 5 yaşında oğlum var. O durumu gördüğümde çok duygulandım ve asla unutamadım.”
Ünlü, uçak ambulansta hastalarla küçük bir mekanın içinde aynı havayı soluduklarının altını çizerek, burada hasta ile empati kurmanın çok daha kolay olduğunu söyledi. Sadece tedavi için belli aralıklarla hastanın yanında olmadıklarını belirten Ünlü, “Uzun mesafelerde saatlerce hasta ile aynı yerde aynı havayı soluyoruz. Adeta kalp atışlarını kendi kalplerimizde hissediyorum. Yan yana nefes nefese yolculuğu tamamlıyoruz.” diye konuştu.
“Dünya standartlarında en üst seviyede medikal teknik donanıma sahibiz”
Uçak ambulans sağlık memuru Sabri Namlı ise meslekte 23. yılını doldurduğunu ve bunun 7 yılını da uçak ambulanslarda görev yaptığını anlattı.
Sağlık Bakanlığının teknik şartnamesine göre uçak ambulanslarda çalışacak personelin belli kriterleri barındırması gerektiğini dile getiren Namlı, bunun için en az 3 yıl acil sağlık hizmetlerinde ya da hastane yoğun bakım servislerinde çalışma şartı bulunduğunu aktardı. Namlı, aynı zamanda acil sağlık hizmetleri bünyesinde bazı eğitimleri de alması gerektiğini ifade etti.
Namlı, şu bilgileri verdi:
“Uçak ambulansımız, dünya standartlarında en üst seviyede medikal teknik donanıma sahip. Aynı zamanda uçak ambulanslarına özel teknik cihazlar yer alıyor ve bu cihazlar uluslararası sertifikaya sahip bulunuyor. Yoğun bakım ünitelerinde ne varsa aynı donanım bu ambulansta var. Aynı zamanda uçak ambulansımızda 4 tane kuvöz ya da 4 sedye bulunuyor. Aynı anda 4 bebek ya da 4 yetişkin hasta taşıyabiliyoruz.”
Uçak ambulansta severek çalıştığını vurgulayan Namlı, “Sağlığın her alanı zor aslında. Biz de bunun bir parçasıyız. Başarının ardında ekip var. Ekip başarılı olunca başarılı sonuçlar alınabiliyor. Sağlık personelinin dışında pilotlar, idare, teknik birim gibi farklı birimler de görev yapıyor. Onların emekleri de çok fazla.” dedi.