Elitaş, ‘Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu Taslağı’na ilişkin açıklamalarda bulunan Elitaş, taslağın bu yıl şubatta yeniden görüş alınmak üzere ilgili kurumlara gönderildiğini, yapılacak nihai değerlendirme sonrası tekrar Başbakanlığa sevk edileceğini kaydetti. Taslağın yasalaşmasıyla ‘üretici’ tanımının genel kavram olmaktan çıkarılarak ‘imalatçı’, ‘yetkili temsilci’, ‘ithalatçı’ ve ‘dağıtıcı’ kavramlarının ayrı ayrı düzenlenerek yükümlülüklerin farklılaştırılacağına dikkati çeken Elitaş, düzenlemeyle ürünü piyasada bulunduran her bir iktisadi işletmeciye, ürünü kimden aldığını ve kime sattığını yetkili kuruluşlara beyan etme zorunluluğu getirileceğini, böylece güvenli olmayan ürünlerin piyasada takibinin sağlanacağını kaydetti.
TÜRK MALINA KORUMA
E-Ticaret platformları gibi elektronik yollarla piyasaya arz edilen ürünlerin takibine ilişkin yükümlülükler getirileceğini dile getiren Elitaş, şöyle konuştu: “Güvenli olmayan bir ürünün sebep olduğu yaralanma ve ölümlerle başka ürünlere verdiği zararlardan dolayı imalatçı veya ithalatçı, zarar görene tazminat ödemekle yükümlü tutulacak. Türk malı imajının dış pazarlarda korunması amacıyla yanıltıcı etiketleme, tağşiş, yanlış içerik beyan etme veya son kullanım tarihinin değiştirilmesi gibi uygunsuzluk hallerinde ihraç edilen veya edilmesi hedeflenen ürünlere ilişkin olarak da yaptırım uygulanabilecek.”
İYİ NİYETLİ İŞLETMEYE TEŞVİK
Mevcut kanunda geri çağırma düzenlenmediği için Türkiye AB’nin riskli ürünlerin bildirim sistemi RAPEX’e üye olamadığını ifade eden Elitaş, “Taslağın yürürlüğe girmesiyle nihai kullanıcının elindeki güvenli olmayan ürünlerin, imalatçı veya ithalatçı tarafından geri çağrılmasına imkan sağlanacak” dedi. Elitaş, iyi niyetli hareket eden iktisadi işletmecilerin teşvik edilmesi amacıyla yetkili kuruluşların müdahalesi olmadan gerekli adımları atanlara cezai müeyyide uygulanmayacağını sözlerine ekledi.