Dilek Atlı

 

Bursa’nın gezginleri kendine hayran bırakan en belirgin özelliklerinden biri, her köşebaşında geçmişten izlere sahip olması kuşkusuz. Hanlar Bölgesi’nin incilerinden olan Geyve Han da, 15. yüzyıldan günümüze taşınan tarihi dokusu ve yenilenen mimarisiyle dikkat çekiyor. İçindeki küçük mescidi, avlusundaki tekstil dükkânları ve çay ocakları, üst kattaki terzihane ve altın atölyeleriyle ziyaretçilerini zamanda yolculuğa çıkarıyor.

 

CANLILIĞINI SÜRDÜRÜYOR…

 

Kapalıçarşı’daki Demirkapı Çarşısı’nın yanında bulunan han, Ahi Beyazıt’ın oğlu Hacı İvaz Paşa tarafından yaptırılarak Çelebi Mehmet’e armağan edilince, bir dönem Payigâh Hanı olarak da adlandırılmış. Lonca ve Ütücüler Han’ı olarak da tarihte yerini alan Geyve Han, iki katlı ve moloz taş örgülü bir yapıya sahip.

 

Avlusundaki sekizgen şeklindeki mermer şadırvanıyla Osmanlı kültürünü gözler önüne seren han, kubbeli küçük mescidiyle turistlerin ilgisini çekmeyi sürdürüyor.

 

1647, 1699, 1742, 1775 yıllarında onarım gören ve en büyük tehlikeyi de 1958 yılındaki çarşı yangınında atlatan han, günümüze kadar ulaşmayı başarmış bir tarihi miras.

 

Bakımsızlık nedeniyle uzun bir süre kullanılmaz halde kent yaşamından uzak kalan Geyve Han, Osmangazi Belediyesi tarafından restore edildi. Bursa Kültür ve Tabiat Varlıkları Bölge Kurulu onaylı projeyle han, kent yaşamına kazandırıldı. Han bugün, Cumhuriyet Caddesi’ne açılan kapısıyla ve dükkânlarıyla Bursalıların uğrak noktalarından biri olarak zamana meydan okumaya devam ediyor.