Koç, dünya ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
2016’nın 2009’dan bu yana büyümenin en yavaş gerçekleştiği yıl olduğunu hatırlatarak, neredeyse bütün ülkelerin sorunu haline gelen yaşlanan nüfus ile verimlilik ve üretkenlik artışlarındaki zayıflığın, dünya büyümesini baskı altında tuttuğunu kaydetti.
Koç, çok uzun süredir, çok düşük ve çok az kişinin faydalanabildiği bir büyüme sorunu ile karşı karşıya olunduğunun altını çizdi.
ABD’de kriz sonrasında uygulanan cesur ve kararlı politikalar sayesinde ekonomik görünümün diğer gelişmiş ülkelere kıyasla daha olumlu olduğunu anlatan Koç, bundan cesaret alan Fed’in faizleri artırmaya başlamasının Amerikan ekonomisinin doğru yolda olduğunu göstermesi açısından olumlu olsa da gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımları açısından önemli bir tehdit oluşturduğunu ifade etti.