Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Açık açık söyleyelim… Faruk Çelik’i lise yıllarından beri tanırız. Tüm siyasi yaşamına da tanıklık ettik. 1984’te Refah Partisi Merkez İlçe ile adım attığı siyasi yaşamının her aşamasını izledik.
Dahası…
1989’daki ilk adaylığı sonrası 1994’te Refah Yıldırım Belediye Başkanı Adayı olarak gece sayım sürerken seçildiğini düşünenlerin kutlamalarını İlçe Seçim Kurulu önünde kabul ederken de oradaydık.
Önce Refah, ve Fazilet Partisi İl Başkanı olarak Bursa siyasetinde etkinliğini arttırdı, 1999’da Fazilet Partisi Bursa Milletvekili seçildi.
2002’de…
AK Parti Genel Merkezi kurucuları arasındaydı. O seçimi AK Parti karargahında yönettiği gibi, Siirt seçiminin iptalini sağlayan başvuruyu yaptı ve yasaklı konumundaki Recep Tayyip Erdoğan’a Başbakanlık yolunu açtı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Devlet Bakanlığı, Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığı yaptığı 11 yıl Bursa için nasıl çalıştığını yakından gözlemledik.
Gördüğümüz şu
Son 2 dönem Şanlıurfa Milletvekili seçilse de, 3 dönem Bursa Milletvekili olarak Faruk Çelik bu kente eserler kazandırdı, Seçim çalışmasında ev ziyareti ve bire bir teması öğretti.
İşte…
50 yıldır tanıdığımız, 40 yıla yakın süredir siyasetçi kimliğiyle izlediğimiz Faruk Çelik kendisine yönelik yıpratma girişimleri üzerine İTÜ Evi’ndeki basın toplantısında içini döktü.
Aslında…
Geçmişte, her soruya cevap verdiği “atış serbest” toplantılarındaki gibi yaptı, siyasetin neresinde olduğuna ve adaylık konusuna da değindi:
“AK Parti’nin başarılı olması noktasındayım. Bana düşen görev neyse onu yapmak zorundayım. Nereye adayım? 2023 ve sonrasında belediye seçimini şimdiden düşünenler bu işi bilmiyorlar.”
Şunu da anlattı:
“Son yerel seçime 15 gün kala Cumhurbaşkanı arayıp ‘Bursa’da 2 puan gerideyiz’ dedi. Kapı kapı gezdim. Ben yaptım demiyorum ama verilen görevi yerine getiririm. Cumhurbaşkanımız için 2023 seçiminin mükemmel olması gerekiyor, çalışmaya hazırım.”
Mesajı şu oldu:
“Artık sesimi yükselteceğim, konuşan Faruk Çelik göreceksiniz.”
Çevre Yolu öyküsü ve hızlı tren
Toplantıda… 40 yıldır Bursa’nın siyasetçisi olarak toplum önünde bulunan Faruk Çelik’i dinlerken anılara daldık.
Örneğin…
AK Parti Grup Başkanvekili’yken başlamasını sağladığı Çevre Yolu’nda, bizim aracımızla güzergahı dolaştığımızı anımsadık.
Yine…
Hızlı tren mücadelesini, hatta Osmangazi Köprüsü’yle İstanbul’a ulaşması çabalarını anımsadık. İnşaatının 10 yıldır sürmesinin de üzüntüsünü hissettik.
Siyasetçinin hesap vermesini savunan Çelik’in bağ evi ruhsatsız mı?
Yıllardır savunduğunu… Faruk Çelik basın toplantısında açık ve net olarak tekrarladı:
“Siyasetçi hesap vermeli. Hesap veremiyorsa da siyasetten elini çekmeli.”
Ardından…
Alaçam’daki evinin ruhsatsız olduğu iddialarına cevap verdi:
“Mutfak ve 12 metrekare odayla 70 metrekarelik tahta baraka” dedi
Bu noktada…
2017’de yapılan ev için Kestel Belediyesi’ne beyanname verip vergi ödendiğini söyledi. Başlangıçta ruhsatlıyken de ruhsatsız duruma düşürüldüğünü öne sürdü.
Hatta…
22 kurumdan 3. Ordu dahil 20’sinin olumlu görüş verdiğini, Büyükşehir ve Kestel belediyelerinden cevap gelmediğini aktardı, Tarım Bakanlığı’nın ruhsat verdiğini ekledi.
İçten çabası için AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan’a, alet olmadıkları için de muhalefet partilerine teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı’yla tokalaşma, Soylu’ya mesajlaşma
Kulislerde… İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile tartıştıkları iddialarına, mesajlaşmalarını telefonundan okuyarak cevap veren Faruk Çelik şuna da değindi:
“Yusufeli Barajı için Artvin’e Cumhurbaşkanı, 4 Bakan ve ben aynı uçakla gittik. Cumhurbaşkanı’na sarılarak fotoğraf mı çektireyim, ne yapayım? İznik’te tokalaşmamışız… 40 yıldır tokalaşıyoruz, bir kere tokalaşmasak ne olur, ama tokalaştık.
Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…