Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mermerciliğe ilgisinin yıllar önce çalıştığı mozaik atölyesinde başladığını, daha sonra eşi Bünyamin Kara ile mermer atölyesi açtıklarını belirtti. Kara, “Mezar taşı, cam altları, tezgah, merdiven gibi mermerle ilgili aklınıza gelebilecek her şeyi üretiyoruz. Önce ölçülerini alıyoruz, atölyemizde kesim ve yapıştırma işlemlerini yapıyoruz. Gün içerisinde de yerine gidip monte ediyoruz” dedi.
Kara, mermerciliğin kadınlar için çok ağır bir sektör olduğunu, mermerle uğraşırken kendisini ilk kez görenlerin çok şaşırdığını dile getirerek, şunları söyledi:
“Mermerin ağır olması sebebiyle ‘Nasıl dayanıyorsun?’ diye soruyorlar. Ben 50 kiloyum. 150-200 kilogramlık tezgahlarımız oluyor. Yeri geliyor, o tezgahları tek başıma kaldırıyorum. Mermer işinde ağır taşımalardan dolayı bel ağrısı çektiğim zamanlar oluyor.”
Atölyelerini büyütmeyi hedeflediklerini ifade eden Kara, ilçedeki bahçelerde yevmiye usulü güvencesiz çalışan birçok kadın bulunduğunu ve onlardan bir bölümüne istihdam sağlamak istediğini aktardı.
Hazel Kara, sabah erken saatlerde kalkıp ev işlerini bitirdikten sonra atölyeye gittiğini anlatan Kara, gün boyu süren koşturmaca sonrası eve döndüğünde yine çocukları, akşam yemeği ve ev işleriyle ilgilendiğini belirtti.
“Eşimle gurur duyuyorum”
Bünyamin Kara da mermer ustası eşiyle gurur duyduğunu belirtti. Eşinin matkap ve kesim makinelerini rahatlıkla kullanabildiğine işaret eden Kara, “Eşim, burada bir erkeğin yapabildiği her şeyi yapıyor. İnsanlar başta garipsiyordu ancak artık alıştılar. Öyle ki esnaf kahvehanesine bile gidip esnafla çayını içiyor” diye konuştu.