Earnest, günlük basın brifinginde, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin Esed’le müzakere etmek zorunda oldukları şeklinde yorumlanan, ancak daha sonra ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü’nün açıklık getirdiği sözleriyle ilgili bir soru üzerine, “Bakan Kerry’nin, Esed’in masada yer alacağı bir senaryo öngörmediği noktasında çok spesifik olmaya çalıştığımızı düşünüyorum, çünkü samimi olmak gerekirse, Esed bu tür müzakerelere katılmak için meşruiyetini kaybetti” diye konuştu.

Sözcü Earnest, “Doğru olan şu ki, Suriye’deki istikrarsız duruma siyasi değişim yoluyla çözüm bulmak ılımlı Suriyeli muhalifler ile rejimin bazı unsurları arasında içerikli ve anlamlı müzakereleri gerektirecek, ancak ne bu görüşmelerde ne de Suriye’nin geleceğinde (Suriye Devlet Başkanı Beşşar) Esed için bir rol öngörüyoruz” dedi.

Esed rejiminin Suriye’nin kuzeyinde klor gazlı saldırıda bulunduğu yönündeki haberlerin sorulması üzerine de Earnest, konuyla ilgili sosyal medyada dolaşan videolar ve haberlerin farkında olduklarını, bu aşamada ilave bilgi edinmeye çalıştıklarını ve henüz detayları doğrulayabilecek bir pozisyonda olmadıklarını belirtti.

Ancak iddiaların doğrulanması halinde, bunun, Esed rejiminin Suriye halkına karşı zulmünün trajik biçimde yeni bir örneği olacağını kaydeden Earnest, “Rejim, hava saldırıları, varil bombaları, keyfi tutuklamalar, işkence, cinsel şiddet, cinayet, açlığa mahkum etme ve kimyasal silah kullanımı yoluyla günlük bazda terör uygulamaya devam ediyor. Kimyasal silah kullanımına dair iddiaları son derece ciddiye alıyoruz. Kimyasal silah kullanımına dair kredibilitesi olan her türlü iddianın incelenmesi gerektiğini uzun süredir savunuyoruz ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün bu kapsamdaki misyonunu destekliyoruz” ifadelerini kullandı.